Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/447 E. 2018/1392 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/447
KARAR NO : 2018/1392
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/12/2017
NUMARASI : 2016/1059 Esas 2017/944 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/11/2018
Davanın kısmen kabulune ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili; müvekkili tarafından davalıya çeşitli zamanlarda inşaat demiri satışı yapıldığını, davalıya 15/04/2016 tarihli fiyat farkı faturası düzenlendiğini, davalının borcu ödememesi üzerine Kocaeli …İcra Dairesinin… esas sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini, davalının 101.240,57-TL borcu kabul ederek kalan borca itiraz ettiğini itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; alım bedelinin ilk taksiti 100.000-TL’nin 27/04/2016 tarihinde banka kanalıyla ödendiğini, yapılan bu ödemeyi davacının iade ettiğini, daha önceki yüklü miktarda mal alımlarında bedelin taksitler halinde ödendiği, 1 aylık sürenin olağan dışı bir süre olmadığını, iade edilen miktar göz önüne alınmadan toplam üzerinden takip yapılmasının kötü niyetli olduğunu, fiyat farkı uygulamasının hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, haksız ve kötü niyetli alacak talebinde bulunulan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,kabul edilen borç dışında davalı tarafça takipden evvel 100.000- TL ödeme yapıldığı,davacının bu ödemeyi iade ettiği ancak; icra takip tarihinde davalı defterlerine göre kabul ettiği 101.240,57 TL dışında 100.000- TL daha borcu bulunduğu,vade farkı ödeneceğine ilişkin bir anlaşma bulunmadığı,fatura konusu malların fiyatında artış olmasının vade farkı faturası tanzimi hakkını da vermeyeceği, takip öncesi temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi için faiz istenemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın 100.000-TL için iptaline ve likit alacağa haksız itiraz nedeniyle davalının icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine,koşulları olmadığından davanın reddedilen bu kısmı yönünden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili;takibin devamına karar verilen 100.000-TLnin davacıya 27/04/2016 tarihinde banka kanalıyla ödendiği,fakat davacının iade ettiğini, davacının temerrüde düştüğünü, söz konusu bedelin hiç ifa edilmemiş gibi cari hesap alacağı içerisine dahil edilip takibe konulmasının mümkün olmadığını, icra inkar tazminatının da haksız olduğunu, davacı tarafın hem 48.412,70- TL’ye hem de müvekkilinin daha evvel ödediği ancak davacı tarafça iade edilen 100.000-TL’ye davaya konu faturaların tanzim tarihinden itibaren haksız şekilde faiz işletildiğini,davacının kötü niyeti ispatlanmışken davacı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin davaya konu bedeli 27/04/2016 tarihinde ödediğinden müvekkilinin davaya konu takibin açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemeyeceğini,vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinini belirterek,hükmün kaldırılmasına , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davacı tarafından Kocaeli …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında 24.3.2016 tarihli 157.098,90-TL,25.3.2016 tarihli 152.321,40-TL den önceden kalan 8.818,56-TL nin mahsubu ile 15.4.2016 tarihli 48.412,70-TL vade farkı faturasından bakiye kalan 249.652,32-TL si asıl alacak olmak üzere toplam 252.716-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatılmış ,borçlu tarafından takipten dolayı 101.240,57-TL borç bulunduğu kabul edilerek bu miktar ödenmiş ve itirazın iptali davasına konu edilmemiştir.
Davacının düzenlediği 24.3.2016 tarihli 157.098,90-TL,25.3.2016 tarihli 152.321,40-TL fatura miktarı borç konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur.Davalının 27.4.2016 tarihinde havale ile gönderdiği 100.000-TL nin davacı tarafından aynı gün davalıya iade edildiği ,ancak icra takibi başlamadan evvel davalı tarafından 13.5.2016 tarihinde 100.000-TL daha ödeme yapıldığı ve cari hesap nedeniyle takip tarihi itibariyle 201.240,57-TL borç bulunduğu hususu sabittir.Davalı taraf icra takibine 101.240,57-TL yi kabul ederek faturalar bakiyesi 100.000-TL ile vade farkı faturası bedeli kadar borca itiraz etmiştir.Mahkemece vade farkı faturası bedeli 48.412,70-TL ye ilişkin dava reddedilmiş,hüküm davacı tarafça istinaf edilmediğinden bu yönüyle kesinleşmiştir.
Davalının 27.4.2016 tarihli 100.000-TL ödemesi davacı tarafça aynı gün davalıya iade edilmiş ancak 13.5.2016 tarihli ödeme ile icra takip tarihi itibariyle 201.240,57-TL borçlu bulunan davalı borcunun 100.000-TLsi daha evvel gönderilmesine rağmen davacı tarafından iade edildiğinden icra takibine konu edilemeyeceğini ileri sürmekte ise de iadeden sonra davalı daha sonra 100.000-TL göndererek kendisine iade edilen ödemeyi davacı alacaklıya yapmış bulunmaktadır.Yeniden gönderilen havale sonrasında kalan borç olan 201.240,57-TL borçtan 101.240,57-TL borç kabul edilmiş,kalanına itiraz edilmiş ise de bakiye 100.000-TL borçtan davalının sorumluluğu devam etmektedir. Takipten evvel yapılan iadenin icra takibi sırasında borcun mevcut olduğu ve haksız olarak takibe itiraz edildiği sonucunu değiştirmediği bu sebeble likit alacağa haksız itiraz nedeniyle itirazın kısmen iptali ile davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik yoktur. Davacı alacaklının ise koşulları oluşmadığı halde vade farkı faturası tanzim ederek icra takibi ile istemesi haksız ise de kötüniyetli sayılamayacak olduğundan davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından davalı vekilinin hükme yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmemiş,davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 6.831- TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 1.707,75- TL harcın mahsubu ile bakiye 5.123,25-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Hükümden sonra davacı avansından karşılanan 83,50 -TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 08/11/2018