Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/416 E. 2018/466 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/380
KARAR NO : 2018/489
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2017
NUMARASI : 2015/616 Esas 2017/835 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/04/2018
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı asil tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı tarafından ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde; kendisinin davalı …t San ve Tic. Ltd. Şti.’den 40.000-TL’lik kıyafet sipariş ettiğini, Eylül ayı içerisinde 4.200-TL elden nakit ve 30/09/2015 tarihinde … Bankası Gebze Şubesine ait 5.000-TL çek verdiğini, kalan borcunu da … Bankası Gebze Şubesine ait toplam 6 adet çek verdiğini, ancak alınan malların ayıplı olduğunu belirterek verilen çeklerin ödenmemesi için tedbir konulmasına ve dava konusu çeklerin ödenmemesine ,çekler nedeniyle borç bulunmadığının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından verilen 04/04/2016 tarihli cevap dilekçesinde; davacı tarafa gönderilen malların sözleşmede belirtildiği şekilde, sayıda sağlam ve defosuz olarak gönderildiğini, karşı tarafın malları teslim aldıktan sonra 8 gün gün içerisinde müvekkil şirkete ihbar etmesi gerektiğini, bu süre içerisinde herhangi bir ihbarda bulunmadığını bu nedenle malların tam ve kusursuz olduğunun anlaşılması gerektiğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi, iddia, savunma alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki satım sözleşmesi gereğince ürünlerin davacı tarafa teslim edildiğini, teslimi gerçekleşen ürünler için davacı taraf bir çekince ileri sürmeksizin kısmi ifayı kabul ettiğini, ürünlerin ayıplı olmadığının bilirkişi raporu ile tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı …, kararı veren mahkemenin görevli olmadığını, işin ticari bir iş olmadığını, Ticaret Kanununda düzenlenmediğini, malların zamanında teslim edilmediğini, okul başlamadan elbiselerin kendilerine teslim edilmesi gerektiğini, 23.01.2015 tarihli “tahsilat makbuzu” başlıklı belgede ürünlerin teslim tarihinin 15.08.2015 olarak öngörüldüğünü, ürünlerin parça parça okulların başlamasından sonra gönderildiğini, ürünleri satma imkanlarının kalmadığını, malların ayıplı olduğunu bilirkişininde kabul ettiğini, alt takımla üstün birbirini tutmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE: Uyuşmazlık, davalı tarafından davacıya satıldığı belirtilen ürünlerin ayıplı olduğu gerekçesi ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesi davacıya satılan ürünlerde ayıba rastlanmadığı,davacının bir çekince ileri sürmeksizin kısmi ifayı kabul ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir.
Sipariş edilen ürünlerin davacı tarafa teslim edildiği ,davacı zamanı geçtikten sonra ürünlerin teslim edildiğini iddia etmiş ise de tislim sırasında gecikmeden kaynaklanan haklarını saklı tututuğuna ilişkin ihtirazi kayıt koymadığı buna göre gecikmeden doğan haklarını davalıya karşı ileri sürme hakkını kaybetmiş bulunmaktadır.
Davacı ürünlerin ayıplı bulunduğu ileri sürmüştür.Ticari satımlarda uygulanması gereken TTK’nın 23. maddesi uyarınca satım sözleşmesinde alıcı “malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesi, açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğu, davacı tarafından son alınan ürünün tarihinin 21/09/2015 iken çekilen ihtarnamenin tarihinin 20/10/2015 olduğu davacının ürünleri teslim aldıktan sonra muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, TBK 223/2 gereği” alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse ,satılanı kabul etmiş sayılı hükmü gereği malların siparişe uygun olduğunun kabulu gerekmektedir.Öte yandan yapılan tahkikat sırasında alınan 08.05.2017 bilirkişi raporuna göre ürünlerde ayıp bulunmadığı ,diğer mallar ile birlikte satışına devam edildiğinin tesbit edildiği anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine karar vermesinde bir isabetsizlik bulunmadığından; ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar veilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacının istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 31,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50- TLharcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine .
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/04/2018