Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/4 E. 2018/168 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/4
KARAR NO: 2018/168
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/05/2017
NUMARASI: 2014/830 Esas 2017/338 Karar
DAVA: Alacak (bayilik sözleşmesinden kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/03/2018
Taraflar arasında görülen dava neticesinde davanın kısmen kabulune ilişkin hükmün davalı … A.Ş. vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkil şirket ile … A.Ş. şirketi arasında 7.4.2004 tarihinde 10 yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığı Rekabet Kurulunun 5.3.2009 tarihli kararı ile 5 yılı aşan sözleşmelerin 18/9/2010 tarihine kadar muafiyetten yararlanabileceği bu tarihten sonra yararlanamıyacağı kararı nedeni ile sona erdiği ,17.9.2010 tarihinde yapılan protokol ile 18/9/2010 tarihi itibari ile 2014 tarihine kadar geçerli yeni bir sözleşme akdedilmesi hususunda mutabakata varıldığı, daha sonra organik bağ bulunan …A.Ş. ile 5 yıl süre ile geçerli 19/12/2010 tarihli istasyonlu bayilik sözleşmesi imzalandığı , davalı … şirketinin davalı … şirketi ile davacı arasında yapılmış sözleşme ve protokollerden doğmuş ve doğacak tüm borçlarına müşterek ve müteselsil kefil olduğu,aynı şekilde … ve … ‘ın da … şirketinin tüm borçlarına 10.000-usd kadar kısmına müteselsil kefil olduklarına dair sözleşme imzaladıkları,davacının protokolün 6.maddesi gereği 18/9/2010 ile 7/4/2014 tarihleri arasında destek satış primi olarak 15.000-usd yi davalı … şirketine ödediği, Protokolün 5. maddesi gereği bayilik için ariyeten verilecek malzemelerin …’e teslim edildiği, sözleşmenin 14/12/2011 fesih protokolü ile haklar saklı kalmak kaydı ile bayilik sözleşmesinin sonlandırıldığı , ,bakiye peşin satış destek primi ile ilgili 19.152,23-TL fatura düzenleyerek davalının cari hesabından 5.659,96-TL yi mahsup ederek bakiye 13.492,27- TLnin ödenmesinin talep edildiği , fakat ödenmediği ariyet konusu malzeme ve sabit yatırım bedelinin talep edildiği , peşin satış destek primi 9.813,95 usd+ kdv nin 25.11.2010 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek, sabit kıymet satış alacağı 26.844,80- TL nin değişen oranlarda avans faizi işletilerek tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP : 1-Davalı …ltd.şti vekili; davacı şirket ile müvekkil şirket arasında 19.12.2010 tarihli protokol ve bayilik sözleşmesi imzalandığını ,bu sözleşme ile … şirketi ile davacı şirket arasında akdedilen 18.9.2010 tarihli bayilik sözleşmesinin devrinin karşılaştırıldığını, müvekkili ile davacı arasında aktedilen bayilik sözleşmesinin 14.12.2011 tarihli fesih protokolü ile sonlandırıldığını , davacının talep ettiği peşin satış destek priminin diğer davalı … şirketine ödendiğini, müvekkiline ödenmediğini kaldı ki ödendi kabul edilse dahi müvekkilinin ticari faaliyet dönemi dikkate alındığında talep edilmesi gereken primin 9.767,43-usd olabileceği,oysa davacı tarafın 9.813,95-usd talep ettiğini, davacı şirketin müvekkile teslim ettiği ariyet mal bulunmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir. 2-Davalı …AŞ vekili;Rekabet Kurulu Kararı nedeniyle 18.9.2010 tarihinde sona eren bayilik sözleşmesinden sonra yeniden sözleşme imzalanması 7.4.2014 tarihine kadar süreceği konusunda protokol yapıldığı ,bayilikle ilgili işlemler yapılarak müvekkil tarafından verilen teminatların iadesi için davacı şirkete 10.12.2010 tarihinde yazı yazıldığını, bundan sonra davacı şirketin müvekkili şirketin teminatlarını iade ettiğini,müvekkil şirketin de Enerji Piyasası Kurumu, Maliye Bakanlığı gibi resmi kurumlara yazı yazarak faaliyetini sonlandırdığını bildirdiğini,istasyonun faaliyet gösterdiği alanda bayilik lisansını Petrol Ofisi ile bayilik sözleşmesi imzalayan … şirketine devir ettiğini, davalı … ile davacı şirket arasında 19.12.2010 tarihinde yeni bir bayilik sözleşmesi imzalandığı ,müvekkilinin aldığı peşin satış destek primi parasını (18.9.2010- 7.4.2014 tarihleri arasındaki dönemle ilgili olarak ) 31.12.2010 tarih 221401 sayılı fatura ile davalı … şirketine gönderdiğini, müvekkili ile davacı arasında karşılıklı mutakabat ile ticari ilişkinin sona erdiğini , davacı ve diğer davalı arasında imzalanan sözleşmeler ile Ariyet olarak verildiği iddia edilen malların bedelinin ancak diğer davalı şirketten istenebileceği ,müvekkili şirket tarafından diğer davalının borçlarına kefalet vermediğini bildirerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, peşin satış destek primi yönünden kdv dahil 11.582,26 -usd’nin 25/11/2010 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4-a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte ve ayrıca ariyet mal bedeli yönünden kdv dahil 16.687,12-TL’nin 15/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (davalılar … ve …’in bu miktarlar yönünden 10.000 usd ile sınırlı olarak sorumlu tutulmak kaydıyla) müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve yerinde görülmeyen istemlerin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı … vekilince; istinaf dilekçesi ile; mahkemenin yanlış adrese yapılan tebligatı geçerli kabul edip daha sonradan verilen cevap dilekçesine süresi geçtiği gerekçesi ile itibar etmediğini, müvekkilinin istasyonu …ltd.şti ye devrettiği ,daha evvel taşınmazın mülkiyetinin satıldığı satışı davacıya 10.12.2010 tarihinde bildirildiği karşılıklı alacak ve borç ilişkisinin sonlandırıldığı, davacının akabinde … isimli firma ile 19.12.2010 tarihli yeni bir protokol ve bayilik sözleşmesi yaptığını ,davacının kalan destek prim süresine ilişkin bedelin müvekkili tarafından … şirketine ödendiği, davacının talep edeceği alacağı kalmadığını, davacının keşide ettiği faturadaki ariyetlerin diğer davalı uhdesinde bulunduğu, müvekkiline teslim edilmiş ariyet bulunmadığını,Hükmün kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
GEREKÇE: Davacı şirket ile davalı …AŞ arasında ki bayilik sözleşmesi Rekabet Kurulu kararıyla 18.9.2010 tarihinde sona ermiştir. Davacı şirket ile davalı … ltd.şti arasında imzalanan 17.9.2010 tarihli protokol ile 18.9.2010-7.4.2014 tarihleri arası yürürlükte olacak şekilde bir bayilik sözleşmesi imzalanması ve 15.000-usd peşin satış destek primi ödenmesi ,protokolde aynı zamanda sözleşmenin kullanılmayan süreye ait yapılan masrafların kıstelyevm usulunce iade edileceği kararlaştırılmış ,ancak bayilik sözleşmesinin imzalanmadığı ,ancak aynı istasyonda davalı … şirketi ile aynı koşullarda bayilik sözleşmesi imzalanmıştır. Davacının bayilik sözleşmesi imzalama hususunda … ile anlaşılmış ancak diğer davalı … ile imzası nedeniyle davalı … in yükümlülüklerini devraldığı , davacının da onayı ile davalı … ile ilişkinin sonlandığı , … tarafından protokol ile taahhüt edilen yükümlülüklerin muhatabının … olduğunun kabulü gerekmektedir. Davalı …’ AŞ ye davacı tarafından ibraname verilmemiş ise de ; protokol sonrası yapılan işlemlerden davacının muhatap olarak …’i kabul ettiği davalı … ile ticari ilişkisini sonlandırdığı anlamaktadır.Şöyle ki aynı adreste bayii olarak 7.4.2014 tarihine kadar faaliyet göstermek üzere … ile 19.12.2010 tarihli yeni bir bayilik sözleşmesi imzalanmış olup ,protokolde ki aynı yükümlülükleri yerine getirmeyi …’in üstlendiği ,imzalanan sözleşme yanında … ile bir protokol daha imzalanarak … ile imzalanmış tüm sözleşme ,protokol vesairden doğan tüm yükümlülükleri … ile birlikte müteselsilen veya ayrıca münferiden karşılayacağı ,bayilik sözleşmesi imzalayarak faaliyete başlayacakları istasyona yapılan yatırımla ilgili tüm sorumluluğu üstlendiği,davalı … … şirketinin tüm sorumluluklarını üstlendiği buna ilişkin olarak daha evvel ödenmiş intifa ivazı ,istasyona yapılan fiziki yatırım bedeli tutarının güncellenmiş değerini , …’in aldığı mal bedelinden kaynaklanan borçlarını müteselsilen ödemeyi taahhüt etmiştir. Akabinde … 21.12.2010 tarihinde davacı tarafından 18.9.2010-7.4.2014 dönemi arası ödenen peşin satış destek primini devir aldığına dair 25.000- Tl bedelli faturayı … adına düzenlemiştir. … ile imzalanan 14.12.2011 tarihli fesih protokolünde alacak hakları saklı tutulmuş ve fesih protokolünün ardından davacı 26.844,30-TL lik sabit kıymet satış bedeli faturasını … adına düzenlemiştir.17.9.2010 tarihli protokolün 8.maddesi ile tarafların akdedecekleri ariyet sözleşmesi çerçevesinde verilen ariyetlerin iade edileceği ,ancak dilerse davacının normal kullanımdan doğan yıpranmayı düşmek suretiyle tesbit edeceği bedel üzerinden bayiye fatura etmek hakkna sahip olacaktır”hükmüne istinaden …’e fatura ettiği buna göre tüm davranışlarıyla protokol ile elde ettiği hakları …’e karşı kullandığı bayilik sözleşmesi imzalanmasına ilişkin taahhüdün … tarafından yerine getirildiği dikkate alınarak ,davacının bayilik sözleşmesi mzalanacağına ilişkin taahhüdün … tarafından yerine getirilmesine rıza göstererek bayilik ilişkisi nedeniyle artık …’e başvuru hakkı bulunmadığını kabul ettiği sonucuna varılmaktadır. … ile imzalanan sözleşmenin müteselsil kefilleri ise … ve … 10.000 usd ne kadar müteselsil kefalet vermiş ise de ; … bu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzalamamıştır. Bayilik sözleşmesi ile birlikte ariyet sözleşmesi imzalanmış olup istasyonda ki malzeme ve teçhizatın … tarafından teslim alındığı , …AŞ 31.12.2010 tarihli bildirim ile EPDK ya istasyonu …’e devrettiklerinden ya başvurarak bayilik lisansının iptal edilmesini istemiş ve faaliyetine son verdiğini tüm resmi kurumlara bildirmiş ve bu arada davacıya da başvurarak teminat mektuplarının iadesini 10.12.2010 tarihli dilekçe ile istemiştir. Davacı ayrıca istasyon nakdi yatırım bedeli adı altında davalı … adına 31.12.2011 tarihli fatura düzenlemiş ise de davalı ticari ilişkinin 19.12.2010 tarihinde sonlandığı bildirilerek fatura aslının davacıya iade edildiği anlaşılmaktadır. Tüm anlatılanlara göre davacının 18.9.2010 tarihinde sona eren bayilik sözleşmesinin bitiminden 1 gün evvel 2014 tarihinde sonlanacak bir bayilik sözleşmesi imzalanması hususunda bir protokol imzalayarak prensipte anlaşmış iselerde ; akabinde davalı ile bayilik sözleşmesi imzalanmadığı ,ancak aynı koşullarda davalı … ile imzalanarak … AŞ nin teminatlarının da iade edildiğinin anlaşıldığı, protokolde ki hak ve yükümlülüklerin tümüyle …’e devredildiği ,bayilik ilişkisin devam ettiği dönemde davalı …’ten kaynaklanan bir borcun varlığının iddia ve ispat edilmediği , istasyonda … ile imzalanan yeni bayilik sözleşmesinde … in sorumluluğunun ayrıca devam edeceği yolunda bir hüküm bulunmadığı ,istasyonun işletilmesinden ve yatırımlardan sorumluluğuna ilişkin …’ten taahhütname de alındığı gibi …’in doğabilecek borçlarına da kefalet verdiği ,davacı tarafından davalı …’in teminatlarını da iade ettiği anlaşılmakla bayilik ilişkisi kalmadığının ve davacının davalı …’ten talep hakkına sahip olmadığı , … tarafından düzenlenen peşin satış destek primi alacağına ilişkin faturanın davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulmuş olması da bu ödemenin de davacının bilgi ve onayı ile yapıldığının anlaşıdığı , ariyet konusu mallar için bayilik sözleşmesi ile birlikte bir de ariyet senedi düzenlendiği talep konusu her iki kalemin diğer davalı … şirketine devir ve teslim edildiği anlaşılmakla , davalı … yönünden davanın reddi gerektiği kanaaatine varılmıştır. Diğer davalılar istinaf başvurusunda bulunmamıştır. Davalı … yönünden davanın kabulune karar verilmesi “yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber kanunun olaya uygulanmasında hata” olarak kabul edilerek davalı … vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmüş, hükmün HMK 353/1/b-2 maddesi gereğince davalı … yönünden kaldırılmasına ve davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/05/2017 Tarih 2014/830 Esas- 2017/338 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)b-2 gereği davalı … A.Ş. yönünden KALDIRILMASINA; “Davalı … A.Ş. bakımından yerinde olmayan davanın REDDİNE, Diğer davalılar bakımından hüküm kesinleştiğinden bir karar verilmesine yer olmadığına” İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak; Hükmün kesinleşen kısmında yeterli harç alındığı anlaşılmakla harç için yeniden hüküm verilmesine yer olmadığına ,”Davalı … A.Ş.den harç alınmasına yer olmadığına. Hakkında ki dava reddedilen Davalı … A.Ş. Lehine takdir olunan 5.608,34- TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine, Davalı … AŞ yönünden yapılan yargı giderinin davacı üzerinde bırakılmasına. Davalı … AŞ nin yargı gideri bulunmadığı anlaşılmakla bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına. Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine, ” Hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 131,70- TL yargı giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, İstinaf yoluna başvuran davalı … A.Ş. tarafından yatırılan 707,37 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine , Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/03/2018