Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/382 E. 2018/1540 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/382
KARAR NO : 2018/1540
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2017
NUMARASI : 2015/57 Esas 2017/1392 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/12/2018 (16/12/2018 yazım tarihli )
Davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili, davacı şirketin davalı şirketin 16.07.2014-13.11.2014 tarihleri arasında birçok uluslararası nakliyat işini gerçekleştirdiğini, ancak davalı borçlu şirketin borcu ödemekten kaçındığını, bunun üzerine borcun ödenmesinin ihtar edildiğini ve 20.01.2015 tarihinde davalıya tebliğine rağmen ödemede bulunulmadığını, davalı adına farklı tarihlerde tanzim edilen 26 adet fatura bakiyesine istinaden icra takibine başlandığını,davalı şirketin borcu 13.11.2014 Tarihi itibarıyla 30.005-euro’ ya ulaştığı,yapılan kısmi ödeme mahsup edilerek kalan borcun 21.238,09-euro olduğunu, faturaların kesim tarihindeki kur esas alındığında 59.891,41- TL’ ye tekabül ettiğini, davalı şirketin takibe yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla davalı şirketin itirazının iptaline takibin 58.891,41 -TL asıl alacak ve 876,22-Tl işlemiş faizi ile devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davalı şirket aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği HMk 127 ve devamı maddeleri gereğince aleyhinde ki davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece;davacının lehe delil vasfı olmayan ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 22.303,36-euro karşılığı 63.853,69 -TL cari hesap alacağı bulunduğu, davalının ticari defterlerini sunmadığı,ancak Kasım 2014 dönemine ilişkin toplam 8.350-euro karşılığı 23.548,77-TL tutarlı 4 adet faturanın ise davalı tarafından BA formlarında beyan edilmediği, davacı tarafça bu faturalara konu taşıma işinin davalı için gerçekleştirildiği yönünde yeterli delil sunulmadığı ve iddianın ispat edilemediği, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 40.132-TL asıl alacak talebinde haklı olduğu, yine takip öncesinde davalı ihtarname ile temerrüde düşürülmüş olduğundan davacının 197,91-TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği itirazının kısmen iptaline, takibin 40.132- TL asıl alacak ve 197,91- TL işlemiş faiz üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 40.329,91-TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; davalının herhangi bir savunma veya delil ibraz etmediğini, mahkemece tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği, kesin süre içerisinde defter ibraz edilmemesinin sonuçlarının ihtar edildiğini, davalı tarafın ticari defterlerini ibrazdan kaçındığını,davacının alacaklı olduğu 8.350-euro karşılığı 23.548,77-TL tutarlı Kasım 2014 dönemine ilişkin 4 adet faturanın davalıya tebliği ispatlanamadığı, Yargıtay’ın ticari defterlerini ibraz etmeyen taraf hakkında ibraz etmemenin aleyhine sonuç doğuracağına ilişkin yerleşik uygulamasının gözardı edildiğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davanın kısmen kabulüne ilişkin kısım davalı tarafından istinaf edilmediğinden istinaf incelemesi ;davacı tarafından davalı adına tanzim edilen kasım 2014 tarihli ve davalının BA formlarında da bildirmediği anlaşılan 4 adet faturadan dolayı davalının sorumlu olup olmadığı ,davacının alacağını ispat yükümlüğünü yerine getirip getirmediği noktasında yapılacaktır. Davalı davaya cevap vermediği gibi ticari defterlerini de yapılan ihtarata rağmen ibraz etmemiştir.Davalı davaya cevap vermediğinden HMK 128(1)maddesi uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılır.
HMK 222 madde gereğince ;mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.Kanuni şartlara uygun olarak tutulan ticari defter ve kayıtların sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabulü gerekmektedir.Zira kanuni şartlara uygun tutulduğu anlaşılan tarafın ticari defter ve kayıtları ancak karşı tarafın kanuna uygun tutulduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarının incelenmek suretiyle hükümden düşürülebilir. Davalı usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış ise de davacı ticari defter ve kayıtlarını tam olarak sunmadığından davacı lehine delil sayılacak nitelikte değildir.Buna göre davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle incelenen davacı ticari defter ve kayıtlarına göre hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Davacının, tanzim ettiği faturalar uluslar arası taşıma işiyle ilgili olup davacı taşımasını yaptığı emtiaya ilişkin belgeleri sunarak alacağını kolaylıkla ispat imkanına sahiptir. Sunulan taşıma evraklarının incelenmesinde (TIR karnesi ve gümrük evrakları )bir kısmının resmi makamlar tarafından onaylanmamış imzalanmamış evraklar olup ; onaylı sunulanların dava dışı … ve … firmaları tarafından davacı şirket adına düzenlenen faturalar olduğu ve davalı şirket ile illiyet bağı kurulamadığı 2014 yılı kasım ve sonrası davalı şirket tarafından alıcı adına fatura düzenlenmediğinin …AŞ tarafından bildirildiği ,davacı tarafından yurtdışında ki firmaya yazı yazılarak fatura düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması istenilmiş ise de davacının taşımayı davalı adına yaptığını ileri sürmesine rağmen davalının taşıma işlerini yalnızca davacı şirket ile yaptığnın bir varsayım olduğu gözetilerek verilecek cevabın da davanın çözümünde etkisi olmayacağı ,usulen delil olarak dayanılmadığından incelenemeyeceği gözetildiğinde ;usulen dayanılmayan davacı iddiasını ispata yeterli olmayacağı düşünülen kaydın celbi talebinin isabetli olarak reddedildiği, ispat yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının hükmün reddedilen kısmına yönelik olarak ileri sürüdğü istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/12/2018