Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/367 E. 2018/806 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/367
KARAR NO : 2018/806
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2017
NUMARASI : 2015/294 Esas 2017/1103 Karar
ASIL DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARŞI DAVA : Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/06/2018 (18/07/2018 yazım tarihli )
Asıl davanın kabulune ,karşı davanın reddine ilişkin hükmün davalı-karşı davacı vekilince istinafı üzerine rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Asıl davada davacı vekili;davalının davacı firmanın ürettiği malzemelerden belirli aralıklarla satın aldığını, ancak bedellerinin ödenmediğini, davalının ayıp iddiasında bulunduğunu, oysa söz konusu ürünlerin ayıplı olmadığını, fatura konusu alacağın ödenmemesi üzerine Küçükçekmece … İcra Dairesinin … sayılı dosyası ile başlattıkları takibin davalının itirazı üzerine durduğunu itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP – KARŞI DAVA : Karşı davada davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile takip konusu fatularda belirtilen küvet, küvet kabinleri , duş teknesi vb. mallara ilişkin malzemelerin müvekkili tarafından davacı- karşı davalıdan satın alındığını, ancak söz konusu malların ayıplı çıktığını , bu durumu karşı tarafa bildirdiklerini ancak davacının ayıplı malı iade almaktan kaçındığını, bu konuda Büyükçekmece 3 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/146 D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, söz konusu dosyada ayıbın tespit edildiğini beyanla asıl davanın reddini, karşı davanın kabulü ile 1.000- TL’ zararının davacıdan tahsilini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, gerek asıl davada gerekse karşı davada ayıp iddiasını ispatla yükümlü olduğu, bilirkişi incelemesi sonucu davalının ayıplı olduğu iddia olunan ürünleri bilirkişi incelemesine sunamadığı, sunulan ürünlerin ise dava konusu ürünler haricinde başka bir numune olduğu, Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/146 D. İş sayılı dosyasında alınan rapordaki görüntülerde ise dava konusu ayıplı ürün olarak iddia edilen küvet kenarları ile duvar arasındaki mesafeyi kapatmak için kullanılan kenar çıtası profillerinin net olarak görülemediği, profiller ve contaların TSE belgesine sahip olmaması nedeniyle TSE standartları ile karşılaştırılmasının yapılamadığının belirtildiği, sonuç olarak davalı asıl ve birleşen davada ayıp iddiasını ispatlayamadığı, asıl davada, taleple bağlı kalınarak 5.200,26- TL asıl alacak yönünden itirazın iptaline, takipten evvel faiz isteminin ve ayıp iddiası karşısında alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin de reddine; karşı davacı – asıl davalı ayıp iddiasını ispatlayamadığından karşı davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf yoluna başvuran davalı-karşı davacı vekili; ayıplı mala ilişkin davacı-karşı davalıya yapılan yazılı ve şifahi başvuruların neticesiz kaldığını, müvekkili tarafından usulüne uygun olarak ayıp ihbarının yapıldığını, malın ayıplı olduğuna dair iddiaları destekler nitelikte tespit yapıldığını, teknik inceleme yaparak malın ayıplı olup olmadığını söyleme görevini yerine getirmeyen bilirkişinin raporu esas alınarak hükmün kaldırılarak asıl davanın reddine ve karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davalı davacıdan ilki 26.7.2014 tarihinden başlayan sonuncusu 26.8.2014 tarihlerini taşıyan toplamı hüküm miktarı kadar olan faturalarla küvet çıtası satın almıştır.14.10.2014 tarihinde satın aldığı küvet çıtalarının yeterli evsafta olmadığına ilişkin tesbit başvurusunda bulunmuş ve mahkemece seçilen bilirkişi çıplak gözle tesbit yaptığını ,et kalınlığının ince göründüğünü,yüksek ısıda su kullanıldığında eriyebileceğini ancak ,laboratuvar incelemesi yapılması gerektiği hususunda rapor vermiştir.
Davalı karşı davacı 15.9.2014 tarihli ihtarı ile alınan malzemenin bir süre sonra kıvrıldığı ,şekil değiştirdiği, malların ve iade faturasının tebliğden itibaren 3 gün içerisinde teslim alınması talep edilmiş cevabi ihtar ile davacı tarafından ayıp iddiası reddedilerek sıcak suya sokulmak suretiyle denendiği ,ancak hiçbir bozulma olmadığının tesbit edildiğini ,fatura borçlarının ödenmesi cevaben bildirilmiştir.
Tesbit raporunda kesin kanat bildirilememesi üzerine mahkemece yeniden heyet oluşturularak yapılan bilirkişi incelemesinde ; ürünlerin davalı karşı davacı tarafından muhafaza edilmediği TSE standartlarında üretilen bir ürün sözkonusu olmadığı ve numuneler mevcut olmadığından esasen bir tesbit imkanı da kalmadığı, teknik inceleme yapılmadan dosya mevcudu delillerin ürünlerin ayıplı olduğunu yeterli veri olmadığını mütala etmişlerdir.
TTK nun 23/c)bendi gereği malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde satıcıya durumu ihbar etmelidir.Açıkça belli değilse 8 gün içerisinde incelemek veya incelettirmekle yükümlü olup ayıplı çıkarsa durumu bu süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür. Mal satış faturalarına göre teslim tarihinden itibaren 8 günlük ihbar süresinin geçirildiği ayıbın da mevcut durumda gizil ayıp niteliğinde olmadığı ,çıtanın inceliğinden bahsedildiğine göre açık ayıp olduğu anlaşılmaktadır.Yapılan bilirkişi incelemesinde dosya kapsamı deliller bir bütün olarak değerlendirilerek davalı karşı davacının ayıp iddiasını ispatlayamadığı sonucuna varılmış olup ;hükme yönelik istinaf sebeblerinin yerinde olmadığı, davalı karşı davacının yasal sürelerde ayıp ihbarında bulunmadığı anlaşılmakla ayıp savunmasına dayanma hakkı olmadığı ,ayıbıyla beraber ürünü kabul etmiş sayılacağından asıl davanın kabulune ,karşı davanın reddine ilişkin hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı-karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Asıl dava yönünden; alınması gereken 355,22-TL istinaf karar harcından davalı-karşı davacı tarafından peşin yatırılan 88,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 266,42 -TLharcın davalı-karşı davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Karşı dava yönünden; peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davalı-karşı davacı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/06/2018