Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/36 E. 2018/159 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/36
KARAR NO : 2018/159
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :29/11/2017 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2017/1024 Esas
DAVA :Şirketin feshi-Şirket Müdürünün Azli
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 01/03/2018
29/11/2017 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinafı üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davacı vekili müvekkilinin diğer davalı gerçek kişilerle birlikte şirketin 1/3 oranında ortağı ve yetkili müdürü olduklarını, diğer ortakların 12.10.2017 tarihinde müvekkilini müdürlükten çıkardıklarını aynı zamanda ortak …i’nin şirketteki hissesini değerinden çok az bir fiyata muvazaalı olarak diğer ortak …’ya satmış gibi gösterdiklerini, davalı ….Yapı Şirketi ne usulsüz para aktarımı yapıldığı, şirketin hisse sahibi olduğu … şirketi hissesinin ortak …’ya satılıp parasının alınmadığı gibi şirketin alacağının tahsil edilmemesi sureti ile zarara uğratıldığını,şirketin zararının 310.000-TL olup bu miktarın ortak davalılardan ,10.000-TL sinin diğer davalılardan tahsiline karar verilmesi;sembolik rakamlarla şirketin malvarlığının satılığa çıkarıldığı duyumu aldığını, şirket yönetiminin tedbiren kayyıma devredilmesini, talep kabul edilmezse denetim kayyımı tayinini ,şirket hesaplarına tedbir koyulmasını,şirketin yönetim ve temsili, malvarlığı ile defter ve belgelerin korunması için gerekli her türlü tedbirin alınmasını, şirketin araç ve taşınmazları ,temlik alacakları ve kiymetli evrakları ile …. Şti’nde olan payların devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece;henüz ön inceleme aşamasının tamamlanmamış olması, dava konusu uyuşmazlık ile ilgili bilirkişi raporu da alınmadığı, tarafların tüm delillerini sunmadığı, tahkikat aşamasına geçilmediğinden dosya kapsamına göre davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve kayyım atama talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile ; ortaklar kurulu kararının genel kurul çağrısı yapılmadan tek taraflı alındığı, kararın yok hükmünde olduğunu bu nedenle İst. 15. ATMnin 2017/1057esas ve İst. 4. ATMnin2017/968 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, tahkikat öncesinde tedbirlerin alınmasında diğer ortaklarında bilakis yararı olduğunu yok hükmündeki ortaklar kurulu kararı şirketin içinin boşaltılıyor olması sebebi ile ihtiyati tedbir red kararının kaldırılması ve tedbir koyulmasını talep etmiş,ilerleyen aşamada ek dilekçe ile müvekkilinin fetö ile ilişkisi bulunmadığını, davalılar hakkında sahte fatura kesmekten vergi kaçakçılığı ve benzeri bir çok eylem ile ilgili soruşturma yapıldığını, davalı tarafın istinaf dilekçesi ile birlikte verdikleri faturaların sahte olduğunu, dava konusu şirketin üç adet değerli gayrimenkulunun davalı … adına geçirildiğini, davalı ..’nın şirketin 1.700.000-usd’sini Umman’a kaçırdığını, şirketin …Ş. ‘deki % 50 hissesini satmak istediğini duyduğunu, şirketin mal varlıklarını ve değerinin korunması için tedbir alınması gerektiğini bildirmiştir.
GEREKÇE :Davacının 1/3 oranında ortak olduğu , müdürlük yetkisinin ortadan kaldırıldığı ,davacı şirket müdürlük yetkisinin yasaya aykırı biçimde ortadan kaldırıldığını ve şirketin zarara uğratılacağı iddiası ile tedbir ve zarara ilişkin tazminat talep etmektedir.Davacının şirket müdürlüğünden alınmasına yönelik karara ilişkin olarak açmış olduğu davalar devam etmektedir.Elde açılan davanın konusunun ise şirketin uğradığı zararın tazminine ilişkin olduğu ,açılan tazminat davasında da davanın tarafı dahi olmayan şirkete yönetim veya denetim kayyımı atanması mümkün bulunmamaktadır.
İstinafa konu ara kararı davacı tarafından açılan tazminat davasında alınmıştır.Şirket feshi davası arakararından sonra bu dava ile birleştirildiğinden inceleme kapsamı dışında tutulmuştur.Davacı tarafın taleplerinin dayanağı yok hükmünde bulunan bir kararla davacının şirket yönetiminden uzaklaştırıldığı ,diğer davalı ortakların bu kararı şirketin malvarlığına el koymak amacı ile aldığı iddiasında temellendirilmektedir. HMK 390/3 maddesi gereğince tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat zorundadır.İlk derece mahkemesi Eldeki dosyada da henüz ön inceleme aşamasının tamamlanmamış olması, dava konusu uyuşmazlık ile ilgili bilirkişi raporu da alınmadığı, tarafların tüm delillerini sunmadığı, tahkikat aşamasına da geçilmediğinden mevcut dosya durum ve kapsamına göre davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi ve kayyım atama talebinin bu aşamada reddine karar vermiştir. Şirket ortakları ve para aktarıldığı iddia olunan şirketler aleyhinde açılan tazminat tazminat davasında; davadışı zarara uğrayan şirketin tüm mal varlığına ve başka şirketlerde ki hisselerine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine yönelik talepte HMK 389/1 madde koşullarının bulunmadığına yönelik arakararına karşı ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde görülmemiş ,davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90- TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 31,40- TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50- TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/03/2018