Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/352 E. 2018/458 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/352
KARAR NO : 2018/458
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/12/2017
NUMARASI : 2017/93 E.- 2017/1039 K.
DAVA : Ticari Ünvanın Korunması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/04/2018
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkili şirketin 2004 yılında, … olarak ticari ünvanını tescil ettirdiğini ,2014 yılında ticari unvanının çekirdek unsuru olan “…” ibaresini de içerir şekilde markasını da tescil ettirip ve koruma altına aldığını, müvekkili şirketin son dönemlerde birlikte iş yaptığı firmalardan, kendi bünyesine ait olmayan projeleri, proje tekliflerini sanki kendilerince yapılmış olarak algılanması nedeniyle araştırma yaptıklarında, ortak faaliyet gösterdikleri piyasada … olarak anılan bir firmanın daha varlığını öğrendiklerini, bahsi geçen davalı şirketin resmi ticari unvanı … olup, web siteleri , resmi evrakları , reklamları incelendiğinde “…” ismini ticari hayatta ayırt edici olarak kullandıkları fark ettiklerini, Davalı şirketin müvekkil şirket ile ortak faaliyet alanları bulunduğunu ,müvekkili şirketin 30.09.2004 tescil tarihli ticari unvanı ; … Tic. Ltd. Şti olup Davalı şirketin ise müvekkil şirketten çok sonra olan 09.11.2010 tescil tarihli ticari unvanı;….. Elek. İnş. Müh. Dan. A.Ş tescil ettirdiğini , müvekkili şirketin unvan tescil tarihinin çok daha eskiye dayandığını ,ticari unvanın kullanımı bakımından önceliğin müvekkili şirkete ait olduğunu, davalı şirket piyasada söz konusu şirketler arasında oluşan irtibastan faydalandığını , haksız rekabet oluşturduğunu, müvekkillerinin ticari itibarını ve kredisini sarstığını, iksadi menfaatlerinin zarar gördüğünü belirterek;Davalı şirketin ticari unvanından …. ibaresinin terkini, haksız rekabetin men’ini, haksız rekabet sonucu doğan maddi zararın önlenmesini, masraflar davalıya ait olmak üzere hükmün gazetede yayımlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, Müvekkili şirketin 2010 yılında kurulmuş olduğunu , … İnşaat Mühendislik Danışmanlık A.Ş. olarak ticari unvanını ticaret sicil gazetesinde tescil ettirdiğini, müvekkil şirketin, 2011 yılında Batışehir işini aldığını, elektrik, mekanik projesinin tamamını çizdiğini , Batışehir mekanik projesinin uygulama kısmının bir bölümünü davacı şirketin yaptığını ,Projenin üstünde davalı şirketin logosu, kasesinin mevcut olduğunu,Projeyi görmeden uygulama yapılamayacağını, bu projeyle davacının 2011 yılından itibaren müvekkil şirketin varlığından haberdar olduğunu,davacının uygulamayı yaparken, projeyi çizen müvekkili şirketten sözlü olarak bilgi aldığını, bu nedenle haksız ve hukuka aykırı olarak 6 yıl sonra haksız rekabet ve iltibas iddiasıyla açılan davanın zamanaşımı yönünden reddini, ünvanlarda benzerlik bulunmadığından iltibas oluşması mümkün olmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacının davasının 556 sayılı Kanun hükmünde kararname gereğince marka kullanımının ihlalinden kaynaklandığı anlaşıldığından mahkemenin görevsizliğine,görevli mahkemenin Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğuna, HMK 114, 115 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulen reddi ile karar kesinleştiğinde görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, uyuşmazlık konusunun ticari ünvan ile alakalı olduğunu, marka koruma talebi bulunmadığını, uyuşmazlık kapsamında olmayan, destekleyici beyanlarının mahkemece sehven yanlış değerlendirildiğini, görevsiz olduğu kanaatine buradan varıldığını belirterek, mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılarak, esas hakkında yargılama yapılarak karar verilmesi için dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesi’ne geri gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Elde ki davada ; davacı taraf davalının piyasada söz konusu şirketlerin ünvanı arasında oluşan iltibastan faydalandığını, bu durumun haksız rekabet oluşturduğunu, müvekkillerinin ticari itibarını ve kredisini sarstığını, iksadi menfaatlerinin zarar gördüğünü belirterek; Davalı şirketin ticari unvanından … ibaresinin terkini, haksız rekabetin men’ini, haksız rekabet sonucu doğan maddi zararın önlenmesini talep etmiştir.
TTK nun 50.maddesi başlığı Ticaret Ünvanının Korunmasına ilişkin olup ;”usulen tescil edilmiş ticaret ünvanının kullanma hakkı yalnızca sahibine aittir.” Dava dilekçesinde ticaret unvanına tecavüzün giderilerek davalının ticari ünvanında bulunan Anka ibaresinin terkini ve haksız rekabetin meni isteminde bulunulmuş olup; dava dilekçesinde “…” ibaresinin aynı zamanda tescilli marka olduğundan söz edilmiş ise de, davacının marka hakkına dayalı bir talebi bulunmamaktadır.Uyuşmazlıkta 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu durumda, TTKnun 50,54 vd. hükümlerinin uygulanması suretiyle çözümlenmesi gereken uyuşmazlıkta Ticaret Mahkemesi görevli bulunduğundan mahkemenin görevli olduğu davada görevsizlik kararı verilmesi yerinde olmamıştır. Davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde olduğundan başvurunun kabulü ile HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince görevsizlik kararının kaldırılarak davanın görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/12/2017 Tarih 2017/93 Esas 2017/1039 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine”
Davacı tarafından yatırılan35,90-TL istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 353(1)a maddesi gereği kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/04/2018