Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/281 E. 2018/362 K. 06.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/281
KARAR NO : 2018/362
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
: (DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TARİH : 16/11/2017
NUMARASI : 2017/176 Değişik İş Esas-2017180 Karar
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 05/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ :20/04/2018
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkilinin uzun zamandır maaşlarını alamayan davalı tarafın donatanı olduğu… gemisinin 18 personeline, 118.923,99 USD ödeme yaptığını, gemi personelinin de alacaklarını ihtiyati haciz talep eden firmaya temlik ettiğini, personelin hizmet sözleşmesi, hizmet belgesi, ödeme belgeleri ve temliknamelerin Türkçe tercümeleri ile birlikte mahkemeye ibraz edildiğini, alacaklının borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebileceğini, borçlunun, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanınmasına güvenerek alacağı devralmış olan 3.kişiye karşı alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırıldığını ileri süremeyeceğini,borçlu donatanın personel maaşlarının ödenmesi hususunda müvekkiline karşı sorumlu olduğunu, bu bağlamda T.T.K.’nun 1352/1 maddesi uyarınca borçlu … Ltd’ye ait … IMO numaralı … isimli gemi üzerinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: İtiraz eden … Ltd vekili,murafaa öncesinde verdiği cevap-itiraz dilekçesinde; müvekkiline ait…gemisinin personeline borcu bulunmadığını, müvekkili şirkete ait geminin yurtdışında mukim 3.kişiler, geminin eski donatanı ve acentesi tarafından kötü niyetli olarak Türkiye’de seferden men edilmek ve … Ltd den haksız bir bedeli talep etmek ve şirketin yetkilisi… üzerinde bu suretle baskı oluşturmak niyetinde olduğunu, müvekkili şirketin alacaklı görünen off-shore firmalara herhangi bir borcunun olmaması, takip dayanağı belgelerin sahte olması ve alacaklı olduğu iddia edilen şirket yetkilileri ve birlikte hareket eden kaptan ve gemi personeli hakkında yaptıkları şikayet neticesinde ; soruşturmanın, İst.Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/172378 soruşturma nolu dosyada devam ettiğini, soruşturma dosyası içeriğindeki bilgi ve belgelere göre talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, talep murafaalı olarak değerlendirilmiş olup, ihtiyati haciz talebinin dayanağını oluşturan gemi adamı alacağının varlığı ve miktarı konusunda karar verilmesini gerektirir bir kanaat oluşmaması, temliknamenin kaptan huzurunda düzenlendiği, davalı yanca kaptanın o tarihte yurt dışında olduğunun ileri sürülmesi yine davalının sahtecilik olayına karıştıkları iddiası ile mürettabat hakkında savcılığa şikayet başvurusunda bulunulması dikkate alınarak alacağın temlikinin yaklaşık ispat kuralları ölçüsünde ispatlanamadığı gerekçesiyle , ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran alacaklı vekili, müvekkilinin bahsedilen icra takipleri ile ilişiğinin bulunmadığını, itirazın mahkemenin yetkisine, teminata veya dayanılan sebeplere yönelik somut bir itiraz olarak kabulünün mümkün bulunmadığı,alacaklı belgelerinin açıkça deniz alacağı olduğunun tespit edildiği, itirazın yerinde bulunmadığı, karşı tarafın evrakın sahte olduğu yönündeki iddiasının dayanaksız bir isnat olduğu gerek sözleşmelerde, gerekse hizmet belgelerinde şirketin kaşesi ve geminin mührü bulunmadığı, ilaveten sözleşmeleri imzalayan tarafın da ikinci bir şirket değil, bizzat borçlu yetkillileri olduğu, dolayısıyla herhangi bir ödeme def’inin barındırmayan, alacakları temlik alınan personelin hizmetine yönelik bir itiraz içermeyen ve mahkemenin yetkisine yönelik bir hususun da ileri sürülmediği itiraz dilekçesindeki diğer hususların yargılamayı gerektirdiği belirtilerek borçlunun itirazlarının reddine karar verilmesi ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulü amacıyla İlk Derece Mahkemesi’nin kararının kaldırılması gerektiği istinafen öne sürülmüştür.
GEREKÇE: Talepte bulunan, ihtiyati haciz talebine dayanak olarak gemi personelinin işçilik alacaklarını kendisine temlik ettiğini öne sürmüş ve buna ilişkin belgeler sunmuştur. Karşı taraf kendisine karşı sistematik bir dolandırıcılık sürecinin işletildiğini ve gemi kaptanı dahil savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını savunmaktadır. Talebe konu alacağın var olup olmadığı, varsa miktarı bu itibarla ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı yargılamayı gerektirmektedir. Talep gemi alacağına ilişkin olsa da ihtiyati haciz kararı verilmesi için yaklaşık ispat kuralı bu talep kapsamında da karşılanmak durumundadır. Yani talep gemi alacağına ilişkin olunca HMK’nın 390/3. maddesi göz ardı edilemez. Bu maddeye göre: tedbir talep eden taraf davanın (talebin) esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. İhtiyati haciz talepleri, geniş anlamda geçici hukuki koruma taleplerinin bir alt şubesi olup, ihtiyati tedbir kararlarının verilmesinde geçerli olan hususlar burada da aynen geçerlidir. Bu kapsamda 6102 sayılı TTK’nın 1352 v.d maddeleri kapsamında gemi üzerinde ihtiyati haciz isteme koşulları düzenlenmiş olup, istinafa konu dosya içeriğinden, gemi üzerinde ihtiyati haciz kararı verme talebinin olumlu karara bağlanması gerektiği yönünde yeterli bir ispat vasıtası bulunduğunu kabul etmek mümkün görünmemektedir. Zira deniz alacağı olarak var olduğu öne sürülen alacağa karşı tarafın sunduğu savunma ve belgeler kapsamında yargılamayı gerektirir bir nitelik arzetmektedir. Sunulan belgelerden duraksamaksızın deniz alacağına ilişkin yaklaşık haklılık ve ispat koşullarının karşılandığı ve gemi üzerinde ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluştuğunun kabul edilmesi mümkün görünmemektedir. Bu durumda ilk derece mahkemesi kararı, dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olup, istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden alacaklı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna ,başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere, H.M.K.’nun 362.f maddesi uyarınca oy birliği ile karar verildi. 05/04/2018