Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/270
KARAR NO : 2018/1301
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2017
NUMARASI : 2015/911 E.-2017/887 K.
DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/10/2018
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA
Davacı vekili, keşidecisi dava dışı …. Ltd. Şti olan 31/07/2015 tarihli 40.000,00 TL bedelli çekin lehdar şirket yetkilisi … tarafından müvekkilinin alacağına karşılık ciro edilerek 29/04/2015 tarihinde müvekkiline tutanak karşılığında teslim edildiğini, ancak 02/05/2015 tarihinde çekin müvekkili uhdesinde bulunduğu sırada çalındığını, müvekkilinin şikayeti üzerine ceza soruşturması başlatıldığını, ayrıca çekin zayii nedeniyle iptali talebiyle dava açıldığını, bu dava devam ederken dava konusu çekin davalı şirket tarafından mahkemeye ibraz edildiğini ve mahkemece müvekkiline istirdat davası açması için süre verildiğini, davalının çeki güvenilirliğini araştırmadan aldığını, gerekli özeni göstermediğini ve basiretli davranmadığını, dolayısıyla çeki iktisap ederken kötüniyetli bir şekilde hareket ettiğinin ve ağır kusurlu olduğunun kabulünün gerektiğini ileri sürerek dava konusu çekin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu çekin meşru hamili olduğunu, zira çekin dava dışı …. Ltd. Şti. tarafından müvekkilinin alacağının bir kısmına karşılık verildiğini, müvekkilinin ise çeki kullanmış olduğu kredinin teminatı olarak dava dışı bankaya verdiğini, ancak banka tarafından tahsil için ibraz edildiğinde ödeme yasağı kararının öğrenildiğini, müvekkilinin çekin davacı elinden rızası hilafına çıktığını bilebilecek durumda olmadığını, kaldı ki davacının çekin meşru hamili olduğuna ve çekin çalındığına ilişkin soyut beyanı dışında geçerli bir delil de sunmadığını, ceza soruşturması sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ispat yükü kendisinde olan davacının, davalının dava konusu çekin davacının rızası hilafına elinden çıktığını bilebilecek durumda olduğu ve iktisapta kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğu iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından bu karara karşı süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
1-Bilirkişi raporu ile davalarının sübuta erdiğini, zira davalının… Giyim firmasından aldığı dava konusu çek de dahil tüm çeklerin karşılıksız çıkmış olduğunun tespit edildiğini, dolayısıyla davalının çeki gerekli araştrrmayı yapmadan aldığının ortaya çıktığını, davalının basiretli davranmadığını ve gerekli özeni göstermediğini, dolayısıyla iktisabında kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğunu,
2-Ayrıca müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu teslim tutanağı ile ortaya koyduğunu,
3-Yine raporda lehdar ve yetkilisi ile … Giyim firması arasında ticari ilişki bulunmadığının tespit edildiğini,
4-Ayrıca mahkemenin ceza soruşturma dosyasını incelemeden karar verdiğini, sanık beyanlarını dikkate almadığını ve bekletici mesele talebini kabul etmediğini,
5-Lehdar şirket yetkilisi…’ün tanık olarak dinlenilmesi taleplerinin kabulünün gerektiğini, zira bu şekilde müvekkilinin yetkili hamil olduğunun ve çekin çalıntı olduğunun, ayrıca davalının ağır kusurlu olduğunun ortaya çıkacağını,
6-Sevk irsaliyesinde adresin varlığının araştırılmadığını, zira davalının malları teslim ettiğini belirttiği adreste …Giyim firmasının faaliyet yürütmediğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdadı istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmektedir.
Yapılan bilirkişi incelemesi sonucu, dava dışı lehdarın defterlerinde dava dışı ciranta … Giyim firmasına ilişkin kayda rastlanılmamış ise de, … Giyim firması BA formlarında davalıdan mal alımına dair kayıt bulunduğu, yine davalı defterlerinde dava konusu çekin … Giyim firmasından alınmış olarak kayıtlı olduğu görülmüştür.
Davacı tanık deliline dayanmış ve dava dışı lehdar şirket yetkilisi olduğunu belirttiği şahsın tanık olarak dinlenilmesini talep etmiş ise de gerek replik dilekçesinde gerekse duruşmada alınan beyanında tanığın davacının yetkili hamil olduğunun ispatı için dinletileceğini belirtmiştir. Oysa iş bu davada ancak davalının kötüniyetinin veya ağır kusurunun ispatı için tanık dinletilmesi mümkündür. İstinaf aşamasında tanığın davalının ağır kusuruna yönelik olarak da dinletilmek istendiği belirtilmiş ise de bu aşamadaki iddia ve talep yerinde görülmemiştir.
Öte yandan davacı tarafça sözü edilen tüm ceza soruşturma dosyalarının suretleri veya UYAP dökümanları incelenmiş, ancak davalının kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğu yönünde bir bilgi veya belgeye rastlanılmamış, bu soruşturmaların bekletici mesele yapılması talebi de haklı görülmemiştir.
Kaldı ki çekte açıkça taraf olarak görünmeyen davacı, çekin meşru hamili olduğunu dahi ispat edememiştir.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, HMK 353/(1)b.1.maddesi uyarınca davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 25/10/2018