Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2540 E. 2021/503 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2540
KARAR NO: 2021/503
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/01/2018
NUMARASI: 2014/335 2018/69
BİRLEŞEN İSTANBUL 50. ATM’NİN 2011/421 ESAS SAYILI DOSYASI
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/04/2021
Asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü-reddine ilişkin hükmün asıl ve birleşen dava davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL DAVA :Davacı vekili ,davacının … Tic.A.Ş nin ortağı olduğunu,söz konusu şirketin distrübütörlüğünü yaptığı birçok ünlü markalar taşıyan değerli saat ve diğer aksesuarların ithal edilmesi ve bu ürünlerin sahip olduğu mağazalar aracılığı ile toptan ve perakende satışı işi ile iştigal ettiğini, davacının şirketin kuruluşundan bu yana eşi … ile birlikte ortak ve yöneticisi olduğunu,ortaklarının 2007 de vefatından sonra şirketin fiili hakimiyetinin vefat eden ortağın çocukları … ve … adlı kişilere geçtiğini,bu kişilerin şirketteki kontrolu ele geçirmeleri ile ve ayrıca şirketin yüksek miktarda kar etmeye başlamasıyla birlikte davacı, eşini ve çocuklarını şirketten uzaklaştırmak , hisseleri ele geçirmek için hukuk dışı yollara başvurduğunu , davalının müvekkilinin çocukları … ve …’in sahip olduğu hisselerin beheri için davalı tarafından saptandığı bildirilen ve ödenen 13.8753 TL lik fiyati kabul ettiğini, davacıya ait 112.500 adet pay için toplam 1.560.917,25- TL ödenmesi gerektiğini,davalı tarafından gönderilen Beyoğlu …Noterliğinin 17.03.2009 tarihli ihtarla payların 124.878,34- TL olduğunu ileri sürdüğünü, çocuklarının payları için 31.219,58 şer TL ödendiğini, davacının sahip olduğu ve davacı tarafından temlikine icazet verilen 112.500 adet payın her biri 13.8753 TL hesabı ile toplam 1.560.971,25-TL olduğunun kabulü ile ödenen 124.878,34-TL nin mahsubu ile bakiye 1.436.092,91- TL hisse bedelinden şimdilik 10.000-TLnin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen dosyada davacı vekili , fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davacı … tarafından devrine icazet verilen hisselerin 6.181.446-TL den ödeme yerine yatırılan 375.047,14 TL nin mahsubu ile bakiye 5.806.398,86 TL hisse bedelinden şimdilik 10.000-TL nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davalı müvekkili tarafından davacı ve diğer aile üyelerine zorla bir takım evrakların imzalatılarak şirket hisselerinin devralındığına ilişkin iddiaların kötüniyetli ve mesnetsiz olduğunu,davalı tarafından Beyoğlu …Noterliğinden 17.03.2009 tarihinde gönderilen ihtarname ile davacının çocukları … ve … hisseleri için hisselerin beherinin 13.8753 olarak saptandığı iddiasının da yersiz olduğunu,2009 yılı için şirket aktif ve pasifleri gözönüne alınarak oluşturulan bilanço ve gelir tablosu ile … A.Ş nin hisse değerlerinin 10.03.2009 tarihli YMM raporu ile , davacının çocukları … ve …’in % 1 er olarak alınan hisselerine 31.219.58- TL isabet ettiğinin tespiti ve davacının çocuklarının bu bedeli kabul etmesi ile banka hesap numaralarına bu bedellerin yatırıldığını,akabinde 10.03.2009 tarihli YMM bürosuna müracaat edilerek hisse oranlarının ve buna bağlı hisse bedellerindeki hatanın düzeltilerek yeni bir rapor tanziminin istendiğini,bu durumun 20.05.2009 tarihli raporla düzeltildiğini,, esasen %0,1 er olan hisselerine 31.219,58 er TL değil,3.121,95- er TL isabet ettiğinin tespit edildiğini ,YMM raporu gereğince davacılara ödeme yapıldığını ileri sürerek asıl ve birleşen davanın reddine istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; pay devri tarihi itibariyle davacıların borç ve alacakları da birlikte değerlendirilerek yapılan hesap ile davacı … ‘ in %19,8 payının 635.234,81-TL, davacı …’ in %5 payının156.097,93-TL olduğu,şirketin satışlarının yurt içinde olduğu ve ithal edilen ürünlerden , %5 ile %30 arasında değişen oranda kar marjı bulunduğu,şirketin kendi adına ürettiği ve markalaştırdığı herhangi bir ürün olmadığından marka değerlemesi yapılamadığı, devir tarihinde şirketin raiç öz varlık tutarının 3.662.135,66-TL olduğu,2.250.000 adet paya bölündüğünde pay değerinin 1,62761584-TL hesaplandığı,davacı …’ in 445.500 adet payın 725.102,86-TL, …’in devrettiği 112.500 adet payın 183.106,78-TL olduğu,davacı …’ in davalıdan 68.755,05-TL, davacı …’ in ise 27.008,85-TL bakiye alacağının bulunduğu 10.000-TL nin dava, kalanına ıslah tarihinden itibaren faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili;ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporlarının eksik ve yetersiz olduğunu, devre konu dava dışı şirketin marka değeri tespit edilmeksizin belirlendiğini, alınan raporlara göre hisse değerlerinin tesipitinin hatalı olduğunu hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılmasını, ayrıca mahkemece belirlenen bedelin tamamına davalılara gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 13.05.2009 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava şirket pay devir sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin olup, uyuşmazlık davalıya devredilen hisselerin gerçek değerinin ne olduğu, daha önce yapılan ödeme ile davalının borcunun sona erip ermediği hususlarındadır.Taraflar arasında imzalanan “Hisse Satış ve Devir ve Hissedarlar Sözleşmesi ” ile davacı … 445.500- adet, davacı … 112.500 adet payını davalıya devir etmiştir.Sözleşmenin 4. maddesinde davacı …’ in diğer diğer ortak ve yöneticilerin haberi olmaksızın aldığı 250.000 TL ödendikten ve şirket hesaplarında yapılacak diğer araştırmalar sonucunda başka usulsüzlük saptanmadığı takdirde şirket aktif ve pasifleri gözönüne alınarak çıkarılacak bilançoya göre ortaya çıkacak bedele göre ödeme yapılacağının kararlaştırılmıştır. Dava dışı şirket tarafından davacı … hakkında dava dışı şirketi tek başına temsil yetkisi olmadığı halde çek bedellerini şirket kasasından yetkili olmadığı halde şirkete ait çek bedellerini şirket kasasına aktarmadığından yapılan şikayet Şişli Cumhuryet Başsavcılığının 2008/50832 Sor.2009/6987 sayılı takipsizlik kararı ile sonuçlandırılmış,dava dışı şirket tarafından davacı … hakkında 250.000- TL için İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile yapılan takip ödeme ile sonlandırılmıştır.Davacı vekili istinaf dilekçesinde alınan bilirkişi raporlarının eksik ve yetersiz olduğu ve şirketin marka değeri belirlenmeksizin hesap yapıldığını ileri sürmüştür.Mahkemece 14.01.2013 tarihinde alınan ilk bilirkişi raporunda şirkette ait taşınmazların,şirketin devir ve stoklarının şirket aktifinde kayıtlı elektrik ve elektronik cihazların amortisman değerleri düşüldükten sonraki değeri ile ofis ekipmanlarının net defter değerleri devir tarihi itibarı ile belirlenmiş, bu miktardan davacı ve davalının alacakları düşülmek sureti ile hisse değerinin 1.56675763 TL olduğu, buna göre davacı …’ in 445.500 payının 715.047,52 -TL,davacı …’ in 112.500 adet payının değerinin 176.260,23- TL olduğu hesaplanmıştır.Taraf vekillerinin itirazları üzerine şirkete ait taşınmazların rayiç değerine ilişkin ek rapor alınmış,itiraz üzerine heyete Mali Müşavir,Elektrik Mühendisi,Sektör bilirkişisi,Hukukçu ve Marka Değerleme Uzmanı da katılmak sureti ile ek rapor alınmıştır. Pay devri tarihi itibarı ile şirketin mal varlığının tespitinin yapıldığı, davacıların alacak ve borçları dikkate alınarak ve gayrımenkullerin de güncel ve rayiç değerleri incelenerek şirket rayiç özvarlık tutarı hesaplanmış ,itirazlar üzerine itirazlar giderilmek gerektiğine heyete uzma bilirkişi ilave edilmek suretiyle itirazlar karşılanmıştır. Raporda dava dışı şirketin mali kayıtları incelenmiş, şirket üzerine kayıtlı olan taşınmazların devir tarihi itibarı ile değerleri uzman bilirkişiler marifeti ile tespit ettirilmiş,şirketin ofis ve demirbaş kayıtları amortisman bedeli düşülmek sureti ile devir tarihi itibarı ile belirlenmiş ve defter kayıtları ile teyit edilmiş, davacıların dava dışı şirketin marka değeri bulunduğuna ilişkin talebinin uzman bilirkişi tarafından değerlendirilmiş , dava dışı şirketin kendi adına ürettiği ve markalaştırdığı bir mal bulunmadığı,şirketin dava dışı şirketlerin satışını yaptığı markaların sahipleri ile bir distrübütörlük sözleşmesi bulunmadığı anlaşıldığından marka değerinin de bulunmadığı anlaşılmakla alınan kök ve ek raporların bütünüyle yeterli ve hükme esas alınacak nitelikte bulunduğu, davacıların bu konudaki istinaf sebebleri yerinde görülmemiştir.Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili ,fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak her bir davacı için pay bedelinden şimdilik 10.000 -TL talep edilmiştir. Davaların açılış tarihi HMK dan önceki tarihler olduğu ve kısmi dava niteliğinde olduğu ,13.05.2009 tarihinden itibaren tüm alacağa faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürmekte ise de davadan evvel temerrüt sözkonusu olmadığından kısmi davaya dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesinde de hukuka aykırılık olmadığından istinaf sebebleri yerinde görülmeyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Asıl ve birleşen dava davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Asıl ve birleşen davaların istinafı için ayrı ayrı alınması gereken 59,30’er-TL istinaf karar harcından davacı taraflarca peşin yatırılan 35,90-’er TL’ nin mahsubu ile bakiye 23,40’er-TL harcın asıl ve birleşen dava davacılarından ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,Gerekçeli kararın birer örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.05/04/2021