Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2524 E. 2020/1317 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2524
KARAR NO : 2020/1317
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/07/2018
NUMARASI : 2014/1110 Esas 2018/850 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/12/2020
Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili; davacı ile davalı arasında 04.07.2012 tarihli teklife binaen taşıma sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme uyarınca İstanbul’dan yüklendiği belirtilen kasa içi malzemelerin müvekkili tarafından Tiktrit/Irak’a taşınmasının kararlaştırıldığını, emtianın taşındığı 7 tırdan iki tanesinin tesliminin 16.07.2012 tarihinde yapıldığını, davalı şirketin, davacı ile aralarındaki sözleşme kapsamındaki yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacının teslimatını gerçekleştirdiği iki tıra ait ödemelerin yapılmadığını, davalının taşıma sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüğünün yerine getirmemesi sebebiyle davacının teslime rağmen navlun borcunu ifa edilmemesi sebebiyle geri kalan 5 adet tırı Tiktrit yakınlarında muhafaza ettiğini, iki tırın tesliminin gerçekleşmiş olmasına rağmen davalının söz konusu iki tırın taşımış olduğu mallara ilişkin navlun bedellerini teslim tarihinde ifa etmemesi neticesinde, davacının muhafaza ettiği beş adet tırın davacının rızası dışında bulundukları depodan hiçbir ödeme yapılmaksızın teslim alındığını, teslimi gerçekleşen iki adet tıra ilişkin taşıma ücretleri ödenmemiş olmakla birlikte, sebebi bildirilmeksizin ve hiçbir ödeme yapılmaksızın kanuna aykırı olarak götürüldüğü belirtilen beş adet tıra ilişkin toplamda 22.100-USD’nin ödenmesi gerektiğini, bu amaçla Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, ancak bu takibe davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; taraflar arasında akdedilen herhangi bir taşıma sözleşmesinin dosyaya ibraz olunmadığı, icra takibine konu taşıma işleminde fiili taşıyıcının dava dışı … şirketi olduğu, her ne kadar davacı tarafça emsal olarak bildirilen İstanbul 12. ATM sinin 2013/207 esas 2018/296 karar sayılı ilamında, işbu taşıma sözleşmesine bağlı olarak navlun ücretinin ödenmesiyle ilgili itirazın iptali davasında davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, anılan ilamın incelenmesinde tarafların … şirketi ile … A.Ş olduğu ve mahkeme ilamında düzenlenen CMR belgesine göre gönderenin …, alıcının … ve taşıyıcının da … olduğunun belirtildiği, davacı .. taşıyıcı sıfatının mevcut bulunmadığı, ancak taşıma işi organizasyoncusu sıfatının olduğu belirtilerek, bu taşımadan dolayı kazanılan navlun bedeline ilişkin olarak davalı tarafça yapılan itirazın kısmen kabulüne karar verildiği, davaya konu taşıma ilişkisinde İstanbul’dan yüklenen kasa içi malzemelerin taşınması işleminin dava dışı … tarafından gerçekleştirildiği ve taşıma sözleşmesinden kaynaklı navlun yükümlülüğünün yerine getirilmemesi iddiaların bu işlemin tarafı olan kişilerce ileri sürülebileceği gerekçesiyle, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf yoluna başvuran davacı vekili; müvekkilinin taşıma işleri komisyoncusu olarak davalı tarafla akdettiği sözleşme doğrultusunda gönderici … adına emtianın Türkiye’den Irak’a taşınması hususunda … fiili taşıma işini organize ettiğini, gönderilen emtianın teslimi sonucunda müvekkilinin ücrete hak kazandığını, taşıma komisyonculuğu sözleşmesinin şekil şartına tabi olmadığını, ayrıca sundukları faturalar ve taraflar arasındaki yazışmaların da iddialarını doğruladığını, bu nedenle sözleşme bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddinin hukuka aykırı olduğunu, alacağın müvekkilinin ticari defterleri ile de sabit olduğunu, taşıma yapılan 7 tırdan ikisinin teslimi yapılmış olmasına rağmen davalı tarafından ödeme yapılmadığını, CMR senedinde müvekkilinin adının geçmemesinin alacağa halel getirmeyeceğini, aynı taşımaya ilişkin müvekkili tarafından fiili taşıyıcıya ödeme yapılmasına rağmen müvekkilinin göndericiden taşıma ücreti talep edemeyeceğinin düşünülemeyeceğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağa yönelik takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmasa da, davacının 04.07.2012 tarihli teklif yazısı doğrultusunda taraflar arasında, davalıya ait emtianın Türkiye’den Irak’a taşınması konusunda taşıma sözleşmesi akdedildiği, sözleşmenin varlığının davalı tarafından düzenlenen 20.07.2012 tarihli yazı ile de açıkça kabul edildiği, sözleşme doğrultusunda taşıma işinin fiilen dava dışı … tarafından üstlenildiği, İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/207 esas sayılı dosyasında fiili taşıyıcı tarafından aynı taşımaya ilişkin olarak dosyamız davacısına karşı açılan davada da davacının taşıma komisyoncusu olduğu tespit edilerek, emtianın komisyoncunun talimatına aykırı olarak teslim edildiğinin kabul edildiği, yargılama sonucunda taşıyıcının navlun ücretine hak kazandığının kabulü ile fiili taşıyıcı lehine navlun ücretine hükmedildiği, kararın kesinleşmiş olduğu da gözetildiğinde, akdi taşıyıcı olduğu açık olan davacının, aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Taşıma konusu emtianın alıcısına teslim edildiği de dikkate alındığında, davacının akdi taşıyıcı sıfatıyla, ücrete hak kazandığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki mail yazışmalarından anlaşılacağı üzere taşıma ücreti araç başına 4.420-USD olarak kararlaştırılmış olup, davacının takip konusu ettiği 5 adet araca ilişkin taşıma ücreti ise toplam 22.100-USD’dir. Davalı tarafından dava dışı fiili taşıyıcıya ödeme yapıldığına dair iddia ve delil de ileri sürülmediğine göre, davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir. Ancak belirtilen hususlar yeniden yargılama gerektirmediğinden; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne; alacak likit olup davalının itirazında haksız bulunması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmek suretiyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/07/2018 Tarih 2014/1110 Esas 2018/850 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın KABULÜNE, Davalının Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE, 22.100-USD asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4.a maddesi uyarınca USD döviz faizi işletilerek takibin talepnamedeki koşullarla devamına, %20 oranında hesaplanan 7.983,85-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, “İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 3.318,51-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 829,65-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.488,86-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yatırılan icra ve mahkeme veznesine yatırılan 1.029,15-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,Davacı tarafça yapılan 1.400,-TL bilirkişi ücreti, 215,55-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.615,55-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davacı lehine takdir olunan 7.115,43-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 73,50-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/12/2020