Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2522 E. 2019/1213 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2522
KARAR NO : 2019/1213
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/2018
NUMARASI : 2017/191 Esas 2018/782 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/10/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı şirketin Bilgi ve Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yetkilendirilmiş hizmet sağlayıcılar arasında yer almasına rağmen, http://www…..com.tr/….html adresinde anılan firmanın müşterilerine sözleşme, taahhütname, başvuru formu ve fatura bilgisi” ulaştırdığının belirtildiğini, bu şekilde belirtilen firmanın şirket tekelinde bulunan açık kapalı mektuplar ile üzerinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunan kartların taşınması konusunda yürütmekte olduğu tanıtım faaliyetleri ile posta sektöründe rekabet kurallarını ve posta tekelini ihlal ettiğini, davalının belirtilen internet sitesinde posta tekeli kapsamı içinde olan ve sadece davalı şirketin taşımasını yapabileceği gönderileri taşıyabileceği yönünde, yanlış, yanıltıcı, haksız rekabet kurallarını ihlal eden yasak içerikler yayınladığını, açıklanan nedenlerle davalı şirketin tekelinde olan işlerin yapılabileceği şeklinde “http://www…..com.tr/….html” adresinde davalı tarafından yayınlanan içeriğin davacının ticari haklarına aykırı olması, yanıltıcı bilgi verilmesi nedeniyle ortaya çıkan haksız rekabete son verilmesine, davalının posta tekeline aykırı faaliyetlerinin men’ine, posta tekeli kapsamındaki taşımaları yapabileceği yönünde yayın yapmasının men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının Posta Hizmetleri Kanunu m.6 hükmüne göre tekel hakkının bulunduğunu, ancak bu kanunun geçici m.8 hükmüne göre Bakanlar Kurulu tarafından … A.Ş.’nin tekel hakkına ilişkin ağırlık ve ücret belirlenmesinin gerektiğini, belirleninceye kadar mülga 5584 s. Posta Kanunu’nun ve buna bağlı Posta Tüzüğü’nün uygulanmaya devam edeceğini, bu zamana kadar Bakanlar Kurulu tarafından bir karar yayınlanmadığı için Mülga Posta Kanunu ve Posta Tüzüğü’nün halen uygulandığını, posta tekelinin sadece mektup ve kartları kapsadığını, bunların postaya verilmeden önce kağıt olarak basılmış olması ve kağıdın taşınmasının gerektiğini, dava konusu yapılan ve davacının hizmet vermiş olduğu “… Sistemi”ne bakıldığında ise, kağıda basılmış mektup ve kartların taşınması işleminin olmadığının görüleceğini, smartpol sisteminde taşınanın mektup veya kart değil, bilgi (data) olduğunu, smartpol sisteminde taşıma işinin dahi söz konusu olmadığını, davalıya teslim edilen şeyin bilgi (data) olduğunu, bu durumun e-posta, kısa mesaj, internet ve faks yoluyla ortaya haber ve bilgi taşımaktan bir farkının bulunmadığını, dava konusu yapılan ve müvekkilinin iş ortaklarına hizmet vermiş olduğu Smartpol sisteminde kağıda basılmış mektup ve kartların taşınması işleminin olmadığı, aksine taşınan şeyin bilgi (data) olduğu için, davacının tekel hakkının söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, şirketin posta tekelinin sadece mektup ve kartları kapsadığı, dava konusu yapılan ve davalının hizmet vermiş olduğu “… Sistemi” nin kağıda basılmış mektup ve kartların taşınması işleminin olmadığı, smartpol sisteminde posta tekeli kapsamından farklı olarak gönderici adresinde değil, alıcı adresinde gönderiye ilişkin içeriğin basılarak, alıcıya teslim edildiği; burada taşınanın mektup veya kart değil, bilgi (data) olduğunun belirtildiği, posta sektöründe serbest piyasa koşullarının kazandığı önem de göz önünde bulundurulduğunda; davalı tarafından gerçekleştirilen fiilin teknik olarak kanunun aradığı posta tekelinden kaynaklanan yükümlülüğe aykırılık ve haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; davanın posta tekelinin ihlali davası değil, davalı şirketin müşterilerine haksız rekabet oluşturacak şekilde posta tekeli kapsamındaki hizmetleri sunduğunu beyan etmesinin men-i davası olduğunu, davalının sunduğunu iddia ettiği “sözleşme, taahhütname, başvuru formu ve fatura bilgisi” gönderilerinin içeriğinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunduğunu, bu yazıların göndericisinden teslim alınması, taşınması ve alıcısına teslim edilmesi işleminin posta tekeli kapsamında olduğunu, haksız rekabet yaratan hususun posta tekeli olduğundan davalı tarafından sunulması mümkün olmayan hizmetlerin sunulabileceği şeklinde müşteriler nezdinde yanıltıcı ve hukuka aykırı içerik yayınlaması olduğunu, mahkemenin dava talebini değerlendirmede hataya düştüğünü belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :TTK’nın 56. maddesi uyarınca, iktisadi rekabetin objektif iyi niyet kurallarına aykırı her türlü suistimali haksız rekabettir. Bu madde ile hakime, çevreye, zamana ve günün ekonomik koşullarına intibak edebilen geniş ve değişik bir kıstas verilmiş bulunmaktadır. Kanunun gayesi, iktisadi sahada doğruluk ve dürüstlük esaslarının ihlalini önlemk olup, bu husustaki genel kaide TTK’nın 56. maddesinde düzenlenmiştir.Somut olayda elde ki dava ; BTK da kayıtlı bir hizmet sağlayıcısı olan davalının davacı şirketin tekelinde olan işlerin yapıldığına ilişkin http://www. … .com.tr/smartpol.html adresinde davalı tarafından verdiği hizmetler konusunda yayınlanan içeriğin davacı şirketin ticari haklarına aykırı olduğu ,yanıltıcı bilgi verilmesi nedeniyle ortaya çıkan haksız rekabete son verilmesine,posta tekeline aykırı faaliyetlerinin menine ilişkin açılmış davadır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde mahkemenin davayı yanlış nitelediğini istinaf dilekçesinde ileri sürmekte ise yukarıda ki satırda altı çizili ibare dava dilekçesi sonuç talep kısmından aynen alınmıştır.Davacının, davalı faaliyetlerinin haksız rekabet teşkil ettiği yönündeki iddiası esas olarak; davalının www…..com.tr/….html” adresinde müşterilerine sözleşme, taahhütname, başvuru formu ve fatura bilgisi” ulaştırdığının belirtildiği, bu şekilde davalının davacı tekelinde bulunan açık kapalı mektuplar ile üzerinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunan kartların taşınması hizmetini verdiğine ilişkin yanıltıcı yayınlar yapıp yapmadığı ,davalının tanıtımının posta tekelini ihlal edip etmediği noktasındadır.Davalı , davacının posta tekel hakkı ile dava konusu yapılan davalı şirketin verdiği smartpol sistemi arasında hiçbir ilginin olmadığını; davacının posta tekelinin sadece mektup ve kartları kapsadığım; smartpol sisteminde ise, davacının sahip olduğu posta tekeli kapsamından farklı olarak gönderici adresinde değil, alıcı adresinde, gönderiye ilişkin içeriğin basılarak alıcıya teslim edildiğini; burada taşınanın mektup veya kart değil bilgi (data) olduğunu ve davacının bu hususta tekel hakkı bulunmadığını ileri sürmektedir. Taraflar arasında açık ve kapalı mektuplar ile üzerinde üzerlerinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunan kartlar’ın taşınmasında davacının tekel hakkı olduğu hususunda ihtilaf yoktur.İhtilaf davalının verdiği hizmetin tanıtımında posta tekelinde ki işleri yapabildiğine ilişkin yayın yapıp yapmadığı,yayınlarının haksız rekabet teşkil edip etmediği ,davalının faaliyetlerinin posta tekelini ihlal edip etmediği noktasındadır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında toplanan tüm delillere göre davalının hizmet vermiş olduğu “… ” nin işleyişi itibariyle kağıda basılmış mektup ve kartların taşınması işi olmadığı, sanal ortamda taşınan bilginin alıcı adresinde gönderiye ilişkin içeriğin basılarak, imajın alıcıya teslim edildiği; burada taşınanın mektup veya kart değil, bilgi (data) olduğu belirlenmiştir.Davalının verdiği hizmetin tanıtımını yaptığı internet sitesinde sistemin işleyişinin anlatıldığı ihtiyaç duyulan bilgi ve imzaların yer aldığı ve on-line ulaştırılması istenen her türlü evrakın sanal ortamda paylaşılmasını sağlayan adreste akıllı -basım sistemi olarak tanımlandığı ;digital veri transferi ile tüm Türkiyede hızlı sevkiyat yapıldığının anlatıldığı ,tekel konusuna giren mektup,kart taşıması yapıldığı yolunda bir bilgide paylaşılmadığı anlaşılmaktadır.Davalı tarafından gerçekleştirilen tanıtımlarda fiilin teknik olarak kanunun aradığı posta tekelinden kaynaklanan yükümlülüğe aykırılık ve haksız rekabet teşkil etmediği yolundaki ilk derece mahkemesinin kabulünde isabetsizlik bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.Davalı tarafça kullanılan sistemin açıkça posta tekelini ihlal eder yönü bulunmadığı belirlenmiş olmakla,sistemin davalı vekili tarafından dosyaya sunulan internet adresinde yapılan tanıtımlarında davacının tekelinde bulunan mektup ve kart taşıması yapıldığı intibaını verecek ibare bulunmadığından,davalının faaliyet ve tanıtımının posta tekelinden kaynaklanan yükümlülüğe aykırılık ve haksız rekabet teşkil etmediği anlaşılmakla hükmün ,internet sitesine ilişkin kısımlarına ait gerekçesi kısmen düzeltilmesi gerektiğinden HMK 353(1)b-2 kapsamında hükmün kaldırılarak gerekçesi düzeltilerek ve kesinleşen kısımlar tekrar edilerek yeniden hüküm verilmesine ,kanıtlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulune,İstanbul 13 Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/09/2018 tarihli 2017/191 esas 2018/782 karar sayılı hükmün HMK ‘nun 353(1)b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ,”Davanın reddine ,İlk derece yargılamasına ilişkin olarak ;35,90-TL karar harcının peşin alınan 31,40-TL den düşümü ile kalan 4,50-TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, dava değeri dikkate alınarak 1,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Davacıdan alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.. 03/10/2019