Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2299 E. 2018/1562 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2299
KARAR NO : 2018/1562
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/02/2018
NUMARASI : 2017/573 Esas 2018/157 Karar
DAVA : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/12/2018 (16/12/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davalı tasfiye memuru vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davadışı şirketin… sicil sayılı dosyası ile müvekkili kurumda işlem gördüğünü,çalışan sigortalı …nın 15.05.2008 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle Gebze 1.İş Mahkemesi’nin 2012/644 esas sayılı dosyasında rücuan tazminat davası açıldığını, Gebze Ticaret Sicil Memurluğu tarafından dosyaya verilen cevapta davalı şirketin tasfiyesinin sonuçlandırıldığı, sicil kaydının silindiğinin bildirildiğini, Gebze 1. İş Mahkemesinin 2012/644 esas sayılı dosyasında verilen kararın diğer davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay tarafından şirketin ihyası gerektiğinden bozulduğunu, mahkemece şirketin ihyası için süre verildiğini,dava dışı …. San ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.Esas davada tasfiye memuru hasım gösterilmediğinden ;mahkemece verilen süre ile tasfiye memuru hasım olarak davaya katılmış bulunmaktadır.
CEVAP:1- Davalı Gebze Ticaret Sicili vekili;şirketin 26.10.2010 tarihli genel kurulunda tasfiye kararı alınarak 22.11.2010 tarihinde ilan edildiğini ve genel kurulca 29.11.2011 tarihli karar ile tasfiyenin sonlandırıldığını, aynı tarihte tescil edildiğini ve sicilden terkin edildiğini,şirketin tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru tarafından yapıldığı,sicilin yasal esaslara uygun olarak tasfiyenin kapanmasına ilişkin kararı tescil ettiğini, usulüne uygun olarak alınan kararı tescil eden ticaret sicil müdürlüğünün davacının alacağının bulunduğu veya tasfiye memurunun gerekli araştırmayı yapmadığını denetleme yetkisi olmadığından davanın reddine, ihyasına karar verildiği takdirde tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2-Birleşen davada davalı olan … ya usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiş duruşmalara katılarak sözlü beyanda bulunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, … Tic. Ltd. Şti. ‘nin tasfiyesine karar verilerek bu kararın tescili üzerine şirketin ticaret sicil kaydının silindiği ancak bu şirket aleyhine Gebze 1.İş Mahkemesinin 2012/244 Esas sayılı dosyası ile açılan derdest dava olduğu,davada taraf teşkili sağlanması gerektiği, davanın varlığının tasfiye işlemlerinin tam olarak sona ermediğini ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunu gösterdiğini ,TTK’ nun 547/1. maddesindeki yasal koşulların oluştuğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne, dava konusu olan şirketin ihyası ile tasfiye memuru atanmana karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davalı tasfiye memuru vekili; şirketin tasfiye haline girdiğinin ilan edildiği,davacı kurumun bu süreçte alacaklarına ilişkin herhangi bir talepte bulunulmadığını, müvekkilinin tasfiye sürecine ilişkin herhangi bir kusurunun olmadığını, bu sebeple müvekkilinin haksız çıkmadığı dosyayla ilgili yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :TTK nun 547 maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemi yapılması gerektiği anlaşılırsa ,son tasfiye memuru, YK üyelerinin ,pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden ,bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar ,şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri ,mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ,ek tasfiye için yeniden tescil ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.
Somut olayda ; terkin olunan şirketin sigortalısının 2008 yılında geçirdiği iş kazası neticesinde bağlanan aylığın rücusu için İş Mahkemesinde dava açılıp ,davanın sürdürülebilmesi için davacı vekiline davalı şirketin tüzel kişiliğinin ihya davası açmak üzere süre verildiği, açılan bu davanın görülebilmesi için şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına, tasfiye memuru atanarak tescil ve ilanına karar verildiği , tasfiye ve terkinden sonra rücu davası açılsada davacı kurum bakımından tasfiyenin usulune uygun sonlandığının kabul edilemeyeceği ,kurumun rücu için açtığı alacak davasının sürdürülmesi için ihya isteminde davacının hukuki yararının bulunduğu ,tasfiye memurunun tasfiyenin usulüne uygun yapıldığı ve davacı kurumun alacağı için başvurmadığı savunmalarının dinlenebilir olmadığı toanan tüm delillere göre TTK 547 maddede ki ek tasfiye koşullarının gerçekleştiği kanaatına varan mahkemenin takdirinde isabetsizlik olmadığı,ihya ve yeniden tasfiye memuru atanmasına ilişkin hükmün kanuna uygun bulunduğu ,davada haksız çıkan aleyhine yargı giderine hükmolunacağı HMK 326(1) gereği olduğundan davalı tasfiye memurunun istinaf sebebleri yerinde görülmemiş başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı tasfiye memuru …vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davalı … tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 56-TL posta masrafının davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 06/12/2018