Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2192 E. 2020/1405 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/2192
KARAR NO : 2020/1405
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/05/2018
NUMARASI : 2013/202 Esas – 2018/546 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/12/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın Beyazıt Şubesi ile … Tic. Ltd. Şti. arasında diğer davalıların müşterek ve müteselsil kefaletleriyle Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış, bu sözleşmeye istinaden kredi lehdarı borçluya müvekkili banka tarafından İSF ve KMH ve Gayrınakit teminat mektubu kredisi kullandırılmış, kredi lehtarının ödemelerini ifa etmemesi üzerine kredi hesabı 01/03/2013 tarihinde kat edilmiş, işbu husus davalı borçlulara İstanbul … Noterliğinin 01/03/2013 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ve hesap özeti ile bildirilmiş olup, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlular hakkında İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından tüm borca, faize ve sair fer’ilerine itiraz edildiğini belirterek, davalı borçluların itirazlarının iptaline ve takibin takip talebindeki şartlarla devamına, davalı borçluların % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesi ve duruşma günü davalılara tebliğ edilmiş olup, davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; Davacı …lbank alacak hakkını … Şirketi’ne devrettiğinden, … A.Ş.’nin davacı sıfatına hak kazandığı, … A.Ş.’nin bilirkişi marifetiyle yapılan hesaplamalarda tespit edildiği şekilde, 35.562,96-TL alacağına karşın alacağını fazlasıyla dava tarihinden önce tahsil ettiğinden dava tarihi itibariyle davalı borçlu ve kefillerden bakiye alacağı olmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvurusunda; dava dosyası içerisinde aynı bilirkişiden alınmış ve ancak birbiri ile tamamen zıt tespitler içeren üç ayrı rapor ile hüküm kurulduğunu, hüküm kurmaya elverişli rapor alınmadığını, ayrıca Yerel Mahkeme, kararının 7 numaralı bendinde dosyanın bilirkişi kuruluna tevdi edildiğini dahi yazmışsa da dosyanın hiçbir zaman kurula tevdi olmadığını, aksine tek bir bilirkişinin birbirinden tamamen zıt, hüküm kurmaya elverişli olmayan raporları kapsamında karar verildiğini, Yerel Mahkemece yeterli araştırma yapılmadan, aydınlatma yükümlülüğü kapsamında çekler hakkında ne gibi bir işlem uygulandığı bankadan sorulmaksızın farazi bilgi ile davayı aydınlatmaktan yoksun kalan karar oluşturulmasının kabule şayan olmadığından kaldırılmasının zaruri olduğunu, davanın reddine gerekçe olan hususun, dilekçe aşamasında ileri sürülmemiş olması ve bu duruma muvafakatlerinin olmadığının açıkça beyan olması nedeniyle gerekli aşamada ileri sürülmemiş beyanların kabul görmüş olmasının da kararı tek başına hukuka aykırı yapmaya yettiğini, iade edilmemiş çek var ise bu çekler hakkında ne işlem yapıldığının da temlik eden bankadan sorulmasının gerektiğini, Mahkeme, dilekçe aşaması dışında ileri sürülmüş iade edilmemiş çekleri araştırma konusu yaparken bu çekler hakkında takip yapılıp yapılmadığını araştırmadığını, ne bilirkişi ne de Yerel Mahkeme iade edilmemiş çekler hakkında takip yapılmadığına ilişkin bir belgeye dayanmadığı gibi bu yönde bankaya yazılmış bir yazının da mevcut olmadığını bildirerek, Yerel Mahkemenin red kararının kaldırılarak, haklı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Davacı banka vekilinin; “Davalı … Tic. Ltd. Şti.’ne diğer davalıların müşterek ve müteselsil kefaletleriyle kullandırılan kredi borcunun ödenmediği, alacaklarının tahsili için icra takibine girişildiği, davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamı” talebine karşılık,Davalılar vekili; dosyayı temlik eden bankaya kullandırılan krediye karşılık müvekkili tarafından verilen çekler ödeme aracı olup, ilgili banka tarafından bu çekler takibe konu edilmediği gibi müvekkili şirkete de iade edilmediği savunması ile kullandırılan krediye karşılık müvekkilinden alınan tüm çek ve senetlerin borçtan mahsup edilmesini talep etmiştir. İş bu davanın konusu “İtirazın İptali” olup, bu dava, ödemeye ilişkin belgeler ile veya borcun hiç doğmadığına ilişkin belgeler sunulması ile bertaraf edilebilir.Somut olayda; Davalılardan … Tic. Ltd. Şti. davacı bankadan krediler kullanmış, kullanılan kredilere teminat olmak üzere müşterilerine ait çek ve senetleri tahsil amaçlı vermiştir. Davacı banka tarafından bu çekler takibe konu edilmediği gibi İstanbul … Noterliğinin 01/03/2013 … yevmiye numaralı ihtarnamesine rağmen de söz konusu çekler iade edilmemiştir.İhtilaf konusu bu çeklerin davacı bankaya teslimi konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmayıp, davacının kabulünde olduğu dikkate alındığında, davacının teslim aldığı bu çekleri tahsil edememiş ise, davalılara iade edip yerine yeni çekler alması veya bu çekleri takip konusu yaparak tahsiline çalışması gerektiği halde, davacının bu çekleri takip yapmak üzere davalılara iade ettiğini belgeleyemediği görülmektedir. Yargılama aşamasında bu çeklerin müşteriye iade edildiği beyan edilmemeş, iade belgesi sunulmamıştır. İcra takibi yapıldığı da ilk olarak istinaf aşamasında ileri sürülmüştür. İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen hususlarda inceleme yapılamayacağından bu yoldaki talep değerlendirilmemiştir.Çek bir ödeme aracı olup, temlik eden bankaya verilen çek ve senetlerin tümü ödendiğinde kredi borçlarından düşülmek üzere tahsil cirosuyla verilmiştir. Dolayısıyla ödeme aracı olarak kabul edildiğinden, ihtilaf konusu olan iade edildiği belgelendirilemeyen çeklerin (10 adet) borçtan mahsup edilmesi gerekmiş, dosyaya alınan uzman bilirkişi raporuna göre davacı bankanın alacağını 57.175,72-TL fazlasıyla tahsil etmiş olacağı tespit edildiğinden yapılan takip haksızdır. Bu itibarla ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, davacı vekilinin hükme yönelik istinaf sebepleri yerinde olmadığından, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Temlik alan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Temlik alan davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 29/12/2020