Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2120 E. 2018/1701 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2120
KARAR NO : 2018/1701
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/04/2018
NUMARASI: 2017/779 Esas 2018/408 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:27/12/2018
İlk derece mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin… A.Ş’den olan 5.280 -usd alacağı bulunduğunu, İ… A.Ş.’den olan alacağını bu miktar üzerinden 10.02.2010 tarihinde alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi ile davalı .. . Org. ve Paz. Tic. AŞ’ye devir ve temlik ettiğini, davalı şirketin ödemelerini yapmaması üzerine İstanbul …icra dairesinin … esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını , davalının itirazı üzerine takibin durduğunu bildirerek , itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili; alacağın temliki değil, borcun naklinin ( yüklenilmesi ) söz konusu olduğunu,davacının temlik ettiği tutarı taksitler halinde yine davacıya ödeyeceğinin yazılı olduğunu, devreden borçlunun yani…A.Ş.’nin borçlu sıfatının ortadan kalktığını,dava dışı borçlunun tasfiye sürecinin devam ettiğini, tasfiye süreci devam ederken davacının tasfiye sonucunu beklemeden icra takibi başlatmasının, dava açmasının mümkün olmadığını, alacağın muaccel olmadığını, tasfiye işlemlerinin BDDK’nun aldığı karar uyarınca gerçekleştiğini bildirerek zamansız açılan davanın reddine, davacı aleyhine % 20 ’den aşağı olamamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI.:.Mahkemece,…Kurumu A.Ş’nin tasfiyeye girmesinden sonra davalı ile aralarında sözleşme düzenleyerek finans kurumundaki hak ve alacakların davalı şirkete devrine karar verildiği, her ne kadar sözleşme başlığı “Alacağın Temliki” ise de,borçlunun değişmesi nedeniyle borcun naklinin söz konusu olduğu, bu şekilde taraflar arasında kâr ve zarara katılma ortaklığı ilişkisi bulunduğu, hesabın niteliği gereği tasfiye işlemleri sonucunda bir alacak kalırsa hak talebinde bulunulabileceği, tasfiye sonuçlanıp kar ve zarar durumu belirlenmeden alacak talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine, kötü niyet tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir..
.İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili ;davalının sözleşme gereğince 16 ay düzenli ödeme yaptığını, 30 Aralık 2011 tarihinden sonra taahhüt ettiği aylık 210-USD yerine 110-usd ödediği, sözleşme ile yükümlendiği edimlerini yerine getirmemesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığı,iş bu takibe itiraz üzerine de itirazı iptali davası açıldığını, sözleşmenin uygulanmasının …..A.Ş.’nin tasfiye şartlarına bağlanmadığını,sözleşmenin borcun nakli sözleşmesi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, sözleşme ile …’ın borcunu davalıya nakletmediği,tam tersine, davacının …’dan olan alacağını davalıya temlik ettiğini, alacağın temliki sözleşmesinin ivazlı/ivazsız yapılabilecek ve kanunda sıralanan bütün şartlara da haiz olduğunu, davalının …’ın tasfiye sürecinde olduğunu bildiğini belirterek, kararın kaldırılarak davalı borçlunun icra takibine yönelik itirazlarının iptali ile takibin devamına,icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Davacı sözleşmeye dayalı alacağının tahsili için daha evvel İstanbul 22.Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı davasında ; aralık 2011 taksidinin eksik olarak yatırdıktan sonra ödeme yapmadığı ,İst. …icra dairesinin … esas sayılı dosyasında başlattıkları takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğu ancak yapılan takipten sonra bir kısım ödeme yapıldığı, ödemeler protokole uygun olmadığından protokolün 4.6 maddesi uyarınca temlik alanın 6 taksiti ödeyememesi halinde temlik edenin kullanabileceği hakları arasında kalan alacağın tamamının muaccel olacağının kararlaştırıldığını belirterek itirazın iptalini talep ettiği yapılan yargılama neticesinde takip tarihi olan 25.5.2012 itibariyle aralık 2011 taksidi 110-usd,ocak,şubat ,mart,nisan 2012 taksitlerinin ödenmemiş ise de 30.5.2012 tarihli taksidin vadesi gelmeden takip başlatılması sebebiyle takip tarihi itibariyle ödenmemiş 6 taksit şartı yerine gelmediğinden bakiye temlik bedelinin tamamının istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ,bu kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.
İlk Derece Mahkemesi tarafından … Kurumunun tasfiyesi sonuçlanmadığından alacağın muaccel hale gelmediğinden bahisle dava reddedilmiş ise de; davacı… Kurumunda ki alacağını değil … Kurumunda ki alacağının davalıya devrine ilişkin devir bedelini davalıdan talep etmektedir. Davada …Kurumuna yönelik bir talep ve dava mevcut olmayıp ,taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinde davalının satın aldığı alacağının bedelini ödemesine ilişkin takvim mevcut olup ,sözleşmede ödemelerin dava dışı finans kurumunun tasfiyesi sonrası yapılacağına ilişkin bir hüküm yoktur. (Yargıtay 19 HD nin 2016-4537 esas ,2016-7507 karar sayılı ilamı da aynı yöndedir.)Mahkemece davanın reddine ilişkin hüküm yukarıda yazılı gerekçeye göre yerinde olmadığından incelenen dosya kapsamına göre davalı tarafça bir kısım borcun da ödenmiş olduğu anlaşılmakla ;icra dosyası de getirtilip,ödeme belgeleri incelenerek muaccel hale gelen kalan alacak var ise hesaplattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.Davanın reddine ilişkin gerekçe itibariyle hüküm HMK 353(1)-a-6 kapsamında kaldığından hükmün kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE;İstanbul 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/04/2018 Tarih 2017/779 Esas 2018/408 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,”
Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/12/2018