Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2107 E. 2018/1569 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2107
KARAR NO : 2018/1569
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2018 (Ek Karar)
NUMARASI : 2012/3 Esas 2013/138 Karar
DAVA : İtirazın İptali -TAVZİH
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/12/2018( 14/12/2018 yazım tarihli )
Tashih talebinin reddine ilişkin ek kararın davalı … vekili’nce istinafı üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davalı … vekili; Müvekkilinin davaya dahil edilmesini gerektirir haklı ve yasal bir sebep bulunmadığı gibi, dosyada taraf sıfatı/pasif husumet ehliyeti dahi olmadığı halde mahkemenin (kapatılan …31 ATM.nin )2012/3 Esas, 2013/138 Karar sayılı gerekçeli kararında davacının, müvekkilin davalı sıfatıyla adının yazılarak vekalet ücreti ile karar ve ilam harcından sorumlu tutulduğu bu kararda yazılı karar ve ilam harcının tahsili için vergi dairesine harç tahsil müzekkeresi yazılmış olmasının usul ve yasaya, kamu düzenine açıkça aykırı olduğunu, müvekkili … adının gerekçeli karardan çıkartılmasını ve hakkında yazılmış olan harç tahsil müzekkeresinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece “ …. tüm yargılama süreci dikkate alındığında mahkeme kararında tashihi gerektirecek maddi bir hatanın bulunmadığı, davalı tashih talep eden kişinin talebinin temyiz yoluyla dile getirmesi gereken bir husus olduğu, davalının talebi için tavzih şartlarının da bulunmadığı, taşınmazı ipotekli devir alanın ipotek borçlusu ile mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan, taşınmazı ipotekle devir aldığından, davaya dahil edildiğinden tavzih talebinin yerinde olmadığı, yine iptalini talep ettiği harç yönünden de limit ipoteği olması hususu dikkate alındığında, bu hususuna da icra takibinde toplam limit ipoteğini geçmeyecek şekilde icra müdürlüğünün dikkatine sunulduğunda, dikkate alınacağından davalının tashih talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili;davacı vekili tarafından dosyaya verilen 15/02/2012 tarihli dilekçede ipotekli taşınmazın devir edildiğinden bahisle müvekkilinin davaya dahil edilmek istediği,devir edildiği belirtilen taşınmazın mülkiyetinin, itirazın iptali davasının konusunu teşkil etmediğini, müvekkilinin davaya dahil edilmesi hususunda mahkeme tarafından verilmiş bir ara kararının da uyap kayıtlarında bulunmadığını,icra dosyasında borçlu sıfatı ile yer almayan ve borca itirazı dahi söz konusu olmayan birisinin sırf ipotekli taşınmazı devir aldı diye itirazın iptali davasına davalı sıfatı ile dahil edilebilmesinin söz konusu olamayacağını belirterek ek kararın kaldırılmasına, mahkemenin kararının tashih edilmesine ve müvekkilinin isminin davalılar/dahili davalı kısmından çıkartılmasına harç tahsil müzekkeresinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:HMK’nın 305. maddesinde hükmün tavzihinin hangi şartlarda ve nasıl yapılacağı açıkça belirlenmiştir. Buna göre, hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Tavzih yolu ile hükmün değiştirilmesi değil yalnızca açıklanması imkanı vardır. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Hakim hükmü verdikten ve davadan elini çektinden sonra temyiz edilerek hüküm bozulmadıkça o davaya yeniden bakamayacak ve verilen hükmü değiştiremeyecektir. Tavzih kural olarak yalnızca hüküm fıkrasında olacak; hükmün gerekçesinin açıklanması için tavzih yoluna başvurulamayacaktır.
Davacının tashih/tavzih talebi ,verilip kesinleşen kapatılan İstanbul 31. ATM nin 06/ 05/2013 tarih,2012/ 3 esas, 2003/138 karar sayılı dosyası ile bir ilgisi bulunmadığı halde adının davalı olarak gösterilip aleyhine hüküm verilmesinin maddi hata olduğunu ileri sürerek davacı … ‘in adının kesinleşmiş gerekçeli karardan çıkartılmasını ve hakkında yazılmış olan harç tahsil müzekkeresinin iptaline karar verilmesini talep etmektedir.İpotekli taşınmazlardaki davalı … hisselerinin … ‘e satılması nedeniyle davacı tarafça taşınmazları devralan … HMK 125 maddesi gereği davaya dahil edilerek seçimlik hak kapsamında bu şahsa karşı davaya devam edilmiştir. Mahkemece de bu şahsa karşı usul işlemleri tamamlanarak gerekçeli kararda davalı olarak gösterilip aleyhine hüküm tesis edilmiştir. Kesinleşen hükümde bir maddi hata olmadığı gibi tavzihe konu olabilecek,hükümde açık olmayan bir durum veya birbirine aykırı fıkralar bulunmamaktadır. Davacının talep ettiği husus, yasal süresi içerisinde başvuru ile olağan veya olağanüstü kanun yolları ile düzeltilecek hususlardandır. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Sonuç olarak, tavzih veya tashih yolu ile kesinleşmiş olan hüküm sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Bu nedenlerle, bu hususlara değinen mahkeme EK kararı usul ve yasaya uygun olup, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Tashih talebinde bulunan davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davalı … tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 06/12/2018