Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2091 E. 2020/1039 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2091
KARAR NO: 2020/1039
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2018
NUMARASI: 2017/1070 Esas-2018/691 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/10/2020
İlk derece mahkemesince verilen davanın reddine yönelik hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı taraftan alacakları nedeniyle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, ancak davalının kötü niyetli olarak takibe, borca ve bütün ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu belirterek, davalının itirazın iptaline, %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; takip alacaklısının alacak talebini müvekkiline yöneltmesinin dayanağının olmadığını, müvekkili şirket ile takip alacaklısı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, takipte alacaklı görünen tarafın alacaklı sıfatının bulunmadığını, kambiyo niteliğine haiz olmayan senetteki hakların devrinin ancak geçerli olarak yapılmış alacağın temliki işlemiyle mümkün olduğunu, davacının alacak iddiasını ispata dair geçerli bir temlik sözleşmesinin mevcut olmadığını belirterek, davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dayanak banka dekontlarının alacağın temliki niteliğinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişitr.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili; müvekkilinin alacağı …’dan devraldığını, dekontlarda bulunan ciroların alacağın devri niteliğinde olduğunu, davalı şirketin takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, çek ödeme dekontlarına dayalı alacağa dair icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, takip dayanağı olan, dava dışı … tarafından davalı şirkete verilen çek bedellerinin ödenmesine ilişkin banka dekontlarına dayanmaktadır. Söz konusu banka dekontlarında sırasıyla …, … ve davacının ciro imzaları bulunmakta olup, davacı ile alacaklı dava dışı … veya … arasında düzenlenmiş yazılı bir alacağın temliki sözleşmesi bulunmamaktadır. Alacağın temliki, TBK’nın 183. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. TBK’nın 183. maddesine göre, kanun, sözleşme ve işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını almaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir. 184. maddesine göre ise, alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır. Bu haliyle alacağın temliki, alacaklı ile onu devralan üçüncü şahıs arasında borçlunun rızasına ihtiyaç olmaksızın yapılabilen ve sadece kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliğini taşıyan şekle bağlı bir sözleşmedir. Banka dekontu kambiyo senedi vasfı taşımadığından, dekonttaki hakların ciro yoluyla temliki mümkün değildir. Dekonttaki hakkın devri, ancak alacağın temliki yoluyla devredilebilir. Ancak yukarıda da belirtildiği üzere, dekontlardaki ciro imzası alacağın temliki olarak kabul edilemeyeceği gibi, alacağın temlikine yönelik şekil şartı niteliğinde bulunan yazılı bir sözleşme de bulunmamaktadır. Bu itibarla davanın reddine yönelik ilk derece mahkemesi usul ve esas yönünden hukuka uygun olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 25.144,53 TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 25.108,63-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Hükümden sonra davalı yan tarafından yatırılan 14,-TL gider avansının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 23/10/2020