Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2064 E. 2020/1403 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2064
KARAR NO : 2020/1403
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2018
NUMARASI : 2015/754 Esas 2018/138 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
BİRLEŞEN İST. 8 ATM 2015/868 ESAS 775 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/12/2020
Asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin, davalılardan … muhtelif zamanlarda battaniye ürünü sattığı, davalının ürünleri teslim aldığı,borcunun bir kısmını ödediği ,kalan bakiyeden mahsup edilmek üzere … şirketi, lehtarı kendisi , keşidecisi diğer davalı borçlu … olan 05/11/2014 tarihli, 550.000-TL bedelli çeki verdiği, çekin bankaya ibraz edilememesi suretiyle daha sonra ödeneceği yönünde müvekkilinin oyalandığını,müvekkilinin bakiye alacak tutarının 534.375,45.-USD olduğunu,müvekkilinin alacağının hiç bir teminata bağlanmadığı ,alacağın tahsil edilememiş olması nedeni ile çek ve tespit raporu dayanak gösterilerek ihtiyati haciz kararı alındığını ve davalılar aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında icra takibine girişildiğini, davalıların borca itiraz ettiklerini belirterek, itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetlerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVAYA CEVAP : Davalılar vekili ; davaya konu çekin süresinde bankaya ibraz edilmediği ve kambiyo vasfını yitirdiğinden ilamsız takibe konu edilemeyeceğini, davacı tarafça tek yanlı olarak yaptırılan inceleme sonucu alınan mali müşavir raporunu kabul etmediklerini, müvekkili ….. A.Ş. ‘nin sözleşmeden kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirdiğini ve ödemelerini yaptığını, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, diğer müvekkili … Ltd. Şti. yönünden husumet itirazında bulunduklarını, davacı ile hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığını, kambiyo vasfını yitiren söz konusu çekten dolayı müvekkili … Ltd. Şti. ‘nin sorumlu tutulamayacağını belirterek, müvekkili şirketler aleyhine açılan davanın reddini ve davacı yan aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin, davalı şirkete muhtelif zamanlarda tekstil ürünleri satışı yaptığını, satılan tüm battaniyelerin kalite kontrolleri yapılarak sevk irsaliyeleri ile davalıya teslim edildiğini, davalının borcunun bir kısmını ödediğini, yeni mal alımı yapıldığını, kalan bakiyeden mahsup edilmek üzere çek verdiğini, ancak bakiye alacak için davalının ödeme yapmaması üzerine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının haksız ve kötüniyetli olarak borca itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin sözleşme gereği üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirdiğini, ödemelerini yaptığını, davalı yana herhangi bir borçları bulunmadığını belirterek, birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; işbu davada davacının temel ilişkiye dayandığı, oysa çek keşidecisi olduğu bildirilen …. Ltd. Şti. ile davacının hiçbir ticari ilişkileri olmadığı, davacının temel ilişkiye dayalı olarak çek keşidecisi … karşı talepte bulunamayacağı, çekin başlı başına borç ikrarını içerdiğinin de söylenemeyeceği, ancak yazılı delil başlangıcı kabul edilen bu çeke dayanan davacının alacağını ispatlamak zorunda olduğu, ancak zaten davacının 18/07/2016 havale tarihli dilekçesinden de anlaşıldığı üzere, asıl davaya dayanak takip konusu çekin hesaplarda yer almadığı, davacının ticari ilişkisine ve faturalara dayalı asıl alacağı için birleşen davada itirazın iptali davası açtığı, asıl davaya dayanak takip konusu çekle takibe girişmesinin sadece çek keşidecisi … Ltd. Şti. ‘ni de borçtan sorumlu tutmak amacıyla olduğunun tespit edildiği, asıl davada takibe dayanak çekten dolayı davacının ayrıca alacaklı olmadığı gibi, açıklanan nedenlerle çeke dayalı talepte de bulunamayacağı anlaşılmakla asıl davanın reddine, davalının kötü niyet tazminatı taleplerinin de reddine, davacı ile davalı … arasında ticari ilişkinin sabit olmasına, her iki tarafın ticari defter ve belgelerinin birbirini doğrulamasına ve davacının takip miktarı kadar alacaklı olmasına göre birleşen davanın asıl alacak yönünden kabulüne, takipte davalı …. A.Ş. itirazının asıl alacak üzerinden iptaline, ancak davacının davalıyı takipten evvel temerrüde düşürmediğinden davacının takipte işlemiş faize ilişkin itirazın iptali taleplerinin reddine, ayrıca alacak likit ve muayyen olmakla davalının alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : 1-Davacı vekili; davalılardan … sebepsiz zenginleşme hükümleri nedeniyle çek tutarından sorumlu olduğunu, TTK. 732 maddesinde belirtildiği üzere davalı borçlu … zenginleşmediğini ispatlamakla yükümlü olduğunu, davalıların müvekkili firmaya karşı kötü niyetli olarak birlikte hareket ettiklerini, zira aralarında organik bağ olduğu ,bilirkişi raporları da iddialarını destekler nitelikte olup, davalılar arasındaki ilişkiyi ortaya koyduğunu, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibi başlatıldığını, … firmasının şirketin içini boşaltmış ve ticareti usulsüz terketmiş olduğunu, mahkemenin birleşen davayı kabul ederek, … firmasının müvekkili firmaya borçlu olduğunu kabul ettiğini, … iş bu borca ilişkin müvekkili davacı firmaya çek verdiğini, bu durumda … sebepsiz zenginleşmeden dolayı müvekkiline karşı sorumlu olduğunu bildirerek, asıl davanın reddine ilişkin kararının kaldırılarak, dava ve taleplerinin kabulüne, kısmen kabul edilen birleşen davanın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … vekili; müvekkili tarafından …. Vakfı’na karşı İstanbul Anadolu 17.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/252E. sayılı dosyası üzerinden açılan davanın halen derdest olduğunu ve bu davanın sonucu beklenilmeden birleşen dosya bakımdan aleyhlerine kısmen kabul kararı verilmiş olmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin davacı …den satın almış olduğu battaniyeler karşılığı hesabına ödenmiş bir bedelin halen bulunmadığını ve bu nedenle davacının müvekkili nezdinde doğmuş ve istenebilir bir hak ve alacağı bulunmadığını bildirerek, usul ve yasaya aykırı olarak; verilen kısmen kabul kararının kaldırılmasına, yeniden yapılacak inceleme ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
EK KARAR : Mahkemece; 14/01/2018 tarihli ilamın davalı …. Tic. A.Ş. vekili tarafından 13/06/2018 tarihinde uyap sisteminden istinaf edildiği, istinaf karar harcı (nispi) eksik yatırılmadığı, davalı vekiline 24.507,02-TL istinaf karar (nispi) harcını tebliğden itibaren bir hafta içinde depo etmeleri aksi takdirde H.M.K.nun 344. maddesi uyarınca istinaf talebinin reddine karar verileceğine dair muhtıra gönderildiği, muhtıranın davalı … Tic. A.Ş. vekiline 22/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf talebinin verilen süreye rağmen harcı yatırılmadığından H.M.K.344 maddesi uyarınca reddine karar verilmiş ,bu karar davalı vekiline tebliğ edilmesine rağmen ek karara karşı istinaf yoluna gidilmemiştir.
GEREKÇE : Asıl davada; davacı tarafından İstanbul …. icra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ibraz edilmeyen bir adet çek için ilamsız icra takibi nde davalıların itirazının iptali talep edilmiştir.Birleşen dava da ise , İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile faturalara dayalı olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Asıl davaya ve icra takibine konu edilen 05/11/2014 tarihli, …1474222 numaralı, 550.000-TL bedelli çekin, keşidecisi … Ltd. Şti. lehtarı ise davalı … A.Ş. ‘dir. … çek alan …. A.Ş. bu çeki davacıya ciro etmiştir.Davalı … çeki ciro alan davacı ile aralarında temel ilişki bulunduğu temel ilişkin in birleşen dosyada faturalı alacak nedeniyle başlatılan takibe itirazın iptali dosyasında kanıtlandığı ,birleşen dosyada tesbit edilen borcun bir kısmına karşılık olmak üzere asıl dosyada takibe konu çekin verildiği anlaşılmaktadır. Çeki ciro eden davalı … hakkında tahsilde tekerrür etmemek suretiyle icra takibi yapılabileceği gibi ,borcun bir kısmı için kıymetli evrak verilmesi borcun yenilenmesi sayılmadığından alacaklının hem senede hemde faturaya dayanarak tahsilde tekerrür olmamak üzere ilamsız takip yapabileceğinden mükerrerlik sözkonusu olmayacaktır.Ayrıca çeki ciro yoluyla devralan hamil ile keşideci arasında temel ilişki bulunmadığından, adı geçenin davalı … bakımından alacak talebinin (TTK. ‘nun 644) TTK 732 maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Somut olayda; davacının ticari ilişkisine ve faturalara dayalı asıl alacağı için birleşen davada … firmasına itirazın iptali davası açtığı, davalı ….A.Ş., davacı …Tekstil’e 534.375,45-usd bakiye borçlu olduğundan birleşen davanın kısmen kabulüne karar verildiği, …ı’nın işbu borca ilişkin çek verdiği dosya kapsamı ile sabit olup, nitekim … çek alan …. A.Ş.’nin davacıya ciro ettiği çekin süresinde bankaya ibraz edilmediğine göre hamilin ciranta ve düzenleyene karşı kambiyo senedinden kaynaklanan başvuru hakkı düşmüş olsa da; TTK’nın 732. maddesi kapsamında keşideciye ,temel ilişkiye dayalı olarakda cirantaya başvuru imkanı bulunmaktadır. TTK’nın 732/1.maddesine göre zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmesi dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa bunlar poliçenin hamiline karşı onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar. Keşideci süresinde ibraz edilmeyen çeki lehdara vererek borçlandığı, borcunu ödememe durumunda hamilin zararına sebepsiz zenginleştiği tespit edilmiştir. Zira çek esasen bir ödeme aracı olarak düzenlenmiştir. Davadaki ispat yükünün kimde olduğu ve yerine getirilip getirilmediğinin değerlendirilmesi açısından yapılan değerlendirme sonucunda; kıymetli evraktan kaynaklanan sebepsiz zenginleşme davalarında yüksek yargı uygulamasıyla belirlendiği gibi, ispat yükü belgeyi düzenleyen keşidecidedir. Somut olayda ispat yükü davalı …. Ltd. Şti.’nde olup, davalının sebepsiz zenginleşmediğini, ispat etmesi gerekir. Davalı taraf davayı inkar etme konumunda olduğundan herhangi bir delil sunmamıştır. Bu durumda davalı keşideci, keşide ettiği çekten dolayı sebebsiz zenginleşmediğini ispat edemediği ,cirantaya da temel ilişki nedeniyle borçlu olduğu halde asıl davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalılar çek bedeli ve ihtiyati haciz masraflarından sorumludur. Davacı asıl davaya konu çeke dayalı icra takibinde 39.818,49-TL işlemiş faiz talep etmekte ise de çekin bankaya ibraz edilmediği ,bu sebeble takipden evvel davalıların temerrüde düşürülmedikleri belirlendiğinden işlemiş faiz isteminin reddi gerekmektedir. Belirtilen eksiklik/hata nedeniyle dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülerek asıl davada verilen hükmün kaldırılarak asıl davanın kısmen kabulüne ilişkin yeniden hüküm verilmesine ,davalıların itirazlarının kısmen iptaline ve likit alacağa haksız itiraz nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine,birleşen davada verilen hüküm kesinleştiğinden aynen tekrarına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/03/2018 Tarih 2015/751 Esas 2018/138 Karar sayılı dosyada ASIL DAVAYA İLİŞKİN hükmün HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; hükmün kesinleşen kısımlarının tekrarı ile;”Asıl davada; davanın kısmen kabulüne ; davalıların İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında davalıların ( İstanbul … İcra Dairesinin… sayılı takip dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak üzere ) itirazlarının 550.000-TL asıl alacak, 378-TL ihtiyati haciz masraf ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 550.378-TL alacak üzerinden iptaline, 550.000-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına ,fazla istemin reddine, İtirazın iptaline karar verilen kısım üzerinden %20 oranında hesaplanan 110.075,60-TL icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen tahsiliyle davacıya ödenmesine, Birleşen Davada; davanın kısmen kabulüne ;İstanbul …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasında davalının itirazının 534.375,45-usd asıl alacak üzerinden İPTALİNE, takibin asıl alacağa 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca 1 yıllık USD mevduatına kamu bankalarınca uygulanan en yüksek faiz oranında faiz yürütülmek suretiyle devamına, fazla talebin reddine, Alacağın takip talebinde bildirilen kur (1usd=2,6894-TL) üzerinden 1.437.149,33-TL karşılığı üzerinden %20 oranında hesaplanan 287.429,86-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak;”Asıl davada; Davalılardan alınması gereken 37.596,32-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafından mahkeme ve icra veznesine peşin yatırılan toplam 10.080,07-TL harcın mahsubu ile bakiye 27.516,25-TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından peşin yatırılan harçlar toplamı 10.111,87-TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından yapılan 750-TL talimat bilirkişi, 800-TL bilirkişi ücreti, 243,60-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.793,60-TL yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 1.675-TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, Davacı vekili için takdir olunan 44.568,90-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine ,Davanın reddolunan kısmı üzerinden davalılar vekili için takdir olunan 5.972,77-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine Birleşn Davada; Davalıdan alınması gereken 98.171,67-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 17.381,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 80.790,52-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan 27,70-TL başvuru harcı, 17.381,15-TL Peşin harç 4,10-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 17.412,95-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre 17.365,40-TL ‘sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,Davacı vekili için takdir olunan 67.064,48-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalı vekili için takdir olunan 2.180-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, “İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 130,50-TL posta masrafının davanın kabulü oranında hesaplanan 121,70-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 29/12/2020