Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/2026 E. 2020/1404 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2026
KARAR NO: 2020/1404
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 03/05/2018
NUMARASI: 2016/354 Esas 2018/182 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/12/2020
Yetkisizlik nedeniyle davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; … Sigorta A.Ş.’ne Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesiyle sigortalı bulunan satıcı dava dışı … A.Ş.’ne ait emtianın davalı şirket tarafından taşınması sırasında hasarlandığını, mal sigortacısı tarafından ekspertiz raporunda tespit olunan hasar miktarı olan 130.287,71-TL’nin 20/11/2015 tarihinde sigortalıya ödendiğini, … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan ödeme akabinde ödenen sigorta tazminatının rücuen tahsili için sigortalı … A.Ş. ile bu şirketin … Sigorta Poliçesi ile sigortacısı bulunan müvekkili şirkete yaptığı başvuru üzerine … firmasının emtia sigortacısı … Sigorta A.Ş.’ne %10 ilave bedel ve 2000 USD poliçe gereği muafiyet düşülmekle 02/03/2016 tarihinde 114.238,43-TL sigorta tazminatı ödendiğini,davalıya rücü edilmiş ise de ihtarın sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyası ile başlatılan takibin davalının itirazı ile durduğunu, davalının meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu yapılan ödeme kapsamında sigortalının haklarına TTK 1472. madde uyarınca halef olduklarını belirterek,haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davacının sigortalısı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığından,davacının aktif husumetinin bulunmadığını, müvekkili şirketin taşıma sözleşmesi şartlarının yer aldığı konişmentonun 10. maddesi ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanacak uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yetkili mahkemenin Londra Mahkemeleri ve uygulanacak hukukun İngiliz hukuku olarak belirlendiğini, esas yönünden de hasarlanan konteyner ile ilgili müvekkil firmaya atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını,asli kusurlu taraf konteynerin istiflenmesi ve lashingden (sağlamlaştırmadan) sorumlu olan dava dışı … A.Ş ‘ne davanın ihbarını istediklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dava konusu uyuşmazlığın yabancı unsur taşıması, mahkemenin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması, uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması ve konişmentoya yetki ve uygulanacak hukuka ilişkin konulan şartın geçerli ve bağlayıcı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; sigortalı akdi taşıyıcı … A.Ş., konişmentonun tarafı olmadığından 10. Maddede belirtilen yetki klozunun işbu rücuen tazminat davasında uygulanamayacağını, konşimentodaki yetki şartının yalnızca yalnızca konşimentonun tarafları açısından bağlayıcı olduğunu, taşıyanın acentesinin dahi konşimentodaki yetki şartından yararlanamayacağını, işbu 10. Maddede yer alan hüküm, yetki ve uygulanacak hukuku seçme klozu olup, bu kloz kanunen yetkili Türk Mahkemesinin yetkisini ortadan kaldıramayacağından usul ve yasaya aykırı yetkisizlik kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; “… Sigorta Poliçesi”ne dayalı rücuen tazminat alacağına ilişkin itirazın iptali davasıdır. Somut olayda, takip dayanağı olarak alacaklı tarafından … Sigorta A.Ş.’ne Emtia Sigorta Poliçesiyle sigortalı bulunan … A.Ş.’ne ait emtiaların davacı sigorta şirketine taşıma sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … A.Ş.’nin sorumluluğunda İstanbul’dan Danimarka’ya yapılan nakliyesi sırasında oluşan hasar nedeniyle ödenen 114.238,43-TL sigorta tazminatının borçlu fiili taşıyıcıdan rücuen talep edildiği anlaşılmaktadır. Sigortalı … A.Ş. ile fiili taşıyan … S.A. arasında bir fiili taşıma sözleşmesi olduğu nazara alındığında taşıma (navlun) sözleşmesine istinaden düzenlenen konişmento tarafların hak ve borçlarını gösterir bir belgedir ve bu belgede İngiliz Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair açık bir düzenleme bulunmaktadır. T.T.K. 1237 (1) maddesi uyarınca taşıyan ile konişmento hamili arasında ki hukuki ilişkide konişmento esas alınır. Davacı davalının da Türkiye de yerleşik bir şirket olduğunu ileri sürmekte ise de davalı taşıyıcı yabancı olup yurt içinde acentesi bulunması nedeniyle davalı yabancı taşıyıcıyı Türkiye ‘de yerleşik saymak mümkün bulunmamaktadır. MÖHUK 47.maddesinde yer itibari ile yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşma yapılması mümkündür. Yetki şartı taraflar arasındaki ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye ayrı bir madde olarak konulabileceği gibi ayrı bir sözleşme olarak da düzenlenebilecektir. Anılan hükme göre yetki şartının geçerli olması için uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması ile uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması gerekmektedir. Davacı,akdi taşıyanın halefi sıfatıyla bu davayı açmış olup, sigortalı ile davalı taşıyan arasındaki hukuki ilişkiyi belirleyen konşimentodaki hükümler ile bağlı olmaktadır. Somut uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun münhasır yetki esasına göre düzenlenmiş bir konuya ilişkin olmayıp taşıma akdi ilişkisinden kaynaklandığı, taşıma sözleşmesi şartlarının yer aldığı konşimentonun 10.maddesinde taşıma sözleşmesinden kaynaklanacak uyuşmazlıkların Londra Mahkemelerinde İngiliz hukukuna çözüleceği kararlaştırıldığından, davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b/1 maddesi gereği esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Hükümden sonra davalı gider avansından karşılanan 56- TL yargı giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 29/12/2020