Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1985 E. 2018/1459 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1985
KARAR NO : 2018/1459
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/05/2018 (Ek Karar)
NUMARASI : 2018/99 D.İş 2018/142 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/11/2018 (23/12/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen 18/04/2018 tarihli ihtiyati haciz kararına karşı borçlu … ve … vekilinin itirazı üzerine verilen 23/05/2018 tarihli ihtiyati hacze itirazın kısmen kabulüne ilişkin ek kararın alacaklı ve borçlu … vekilince istinafı üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Alacaklı vekili keşidecisi .. Ltd. Şti. olan 500.000-TL tutarlı çekin müvekkili adına keşide edildiğini, süresinde ibraz edildiği, ancak keşideci imzası tutmadığı için karşılığının yazılamadığını, çekin 5.11.2017 keşideli olduğunu, çekin … tarafından temsil yetkisine istinaden imzalandığını, ancak daha sonra eşi … tarafından kötü niyetle bu temsil yetkisinin azledilmek suretiyle kaldırıldığını, bu eylem ile zarara uğratıldıklarını, alacağın rehinle teminat altına alınmadığını, borçluların menkul ve gayrimenkul, 3.kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
İTİRAZ : Borçlular … ve … vekili süresinde itirazları ile; …’ın çekle ilgisinin bulunmadığı çekin keşidecisi veya kefili olmadığını ,çekle ilgili sorumluluğu bulunmadığı, borçlu … yönünden ise çekte aval, ciro ve kefaletinin olmadığı, ancak yetkisiz temsilci iddiasının yerinde olmayıp, çeki bizzat alacaklı çalışanına … tarafından şirket adına tanzim ederek verdiğini ancak çekte müvekkilleri adına atıf bulunmadığını haksız ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece çeke dayalı olarak talebin kabulüyle tüm borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmişken itiraz üzerine verilen 23.5.2018 tarihli ek karar ile ; ihtiyati haciz taleplerinde mutlak ispat gerekmediği,yaklaşık ispat kurallarının uygulanması gerektiği,somut uyuşmazlıkta aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen şirket ile imza sahibi … hakkında yaklaşık ispat mevcut olduğu , şirket yetkilisi olan … aleyhine de ihtiyati haciz kararı verilmiş ise de mevcut durum ve belgeler itibariyle çekten dolayı sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle … hakkında ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ,borçlu … ‘ın itirazının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : 1-Borçlu … vekili; gerekçe ile hüküm kısmının çeliştiğini, …’ın ihtiyati hacze konu çeki alacaklı yana verdiği tarihte şirketi temsile yetkili olduğu, çek teslim makbuzunda yazılı 24/06/2016 tarihinde çeki verdiğinin taraflar arasında tartışmasız olduğunu,yetkisiz temsilci iddiası ile verilen kararın hatalı olup … yönünden başvurunun kabulü ile kararın kısmen kaldırılmasını talep etmiştir.
2-Alacaklı vekili; borçluların planlı olarak müvekkilini zarara uğratmak amacıyla aralarında yapmış oldukları azil sebebiyle … yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmaması gerektiğini,kötü niyetli olarak itiraz ettiklerini, …’ın şirketin tek yetkilisi ve ortağı olduğunu,eşi … tarafından imzalanıp verilen bu çekte sonrada muvazaalı olarak borçlarını ödememek için azledildiğini, bu eylemler nedeniyle borçlu gösterdiklerini, tasfiyeye girmesi kararı alındığını belirterek borçlu … yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılması kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Uyuşmazlıkta çözümü gerekenhusus,İhtiyati haciz istemine dayanak çekin keşide tarihinden daha evvel ki tarihlerde ileri tarihli olmak üzere şirket adına çek düzenlemeye yetkili vekil … tarafından tanzim edilerek alacaklıya verildiği ,çekin keşide tarihi gelmeden şirket yetkilisi … tarafından azil edildiği ve keşide tarihi itibariyle çek düzenlemeye yetkisi olmayan … ‘ın düzenlediği çekten dolayı ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceği, borçlu …’ın ise …’ı vekillikten azletmek suretiyle hileli davranışı ileri sürülerek aleyhinde çeke dayalı olarak ihtiyati haciz kararı talep edilip edilemeyeceği noktasındadır.
Talep ;keşideci imzası tutmadığından işlem yapılamadığı çek arkasına yazılan çekten dolayı ihtiyati haciz istemine ilişkin olup ; dayanak çekte keşideci borçlu şirkettir.Şirket adına imzayı şirket vekili … ‘ın attığı anlaşılmaktadır.Çek verildiği sırada geçerli vekaletnamesi bulunan … ‘ın keşide tarihinden evvel azil suretiyle hileli işlemler yapıldığı ileri sürülüyorsa bu husus ayrı bir yargılama mevzuu olup; …’ın çekin keşidecisi , avalistiolmadığı ,ihtiyati haciz talebi aşamasında yetkisiz temsilci hükümlerin incelenmesine olanak bulunmadığı ;kambiyo hukuku hükümlerine dayalı olarak sorumluluğuna gidilemez ise de ihtiyati haciz sebebi olarak gösterilen sebebler ispatlanmak suretiyle çek bedeli tahsil edilemediğinde şirket yetkilisinin sorumluluğu hükümleri dahilinde zararın tazminin talep edilebileceği sonucuna varılmaktadır.Bu sebeble … hakkında verilen ihtiyati haciz kararına alacaklı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde görülmemiştir.
Çekin alacaklıya teslimi tarihinde yetkili olan ,ancak daha sonra çekin keşide tarihi itibariyle yetkisiz olduğu anlaşılan çeki düzenleyen … yönünden ise ; çeki düzenlediği kabulünde bulunması nedeniyle mahkemenin İİK 258.madde hükmünce yaklaşık ispat ölçüsünde kanaat verici delilin mevcut olduğunu kabul eden ilk derece mahkemesinin takdirinde isabetsizlik görülmemiş muteriz borçlu … vekilinin istinaf başvurusunun esastan redddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Alacaklı ve borçlu muteriz … vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alacaklı ve borçlu muteriz … tarafından yatırılan peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/11/2018