Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1935 E. 2019/268 K. 04.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1935
KARAR NO : 2019/268
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/07/2018 (Ara Karar)
NUMARASI : 2018/472 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/03/2019
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili; müvekkili şirketin dava konusu taşınmazda süreli intifa hakkı sahibi olduğunu, bu taşıma üzerinde kurulu akaryakıt istasyonunu …. markası adı altında işletmek üzere davalı ile 01.03.2016 tarihinde 5 yıllık bayilik sözleşmesi düzenlediğini, ancak bu sözleşmenin davalının keşide ettiği Üsküdar …. Noterliğinin 04.04.2018 tarih …. nolu ihtarı ile haksız olarak feshedildiğini, taşınmazın intifa sözleşmesi kapsamında kullanım hakları müvekkiline ait olup, taşınmazı tahliye edip tüm demirbaşları ile teslim etmesi yönünde ihtara rağmen teslim ve tahliye etmediğini, davalının haksız olarak taşınmazı işgal ettiğini, bu nedenle müvekkilinin taşınmazı kullanamaması nedeniyle zararın artmasının engellenmesi için gerektiğinde teminat karşılığında taşınmazdaki istasyonun işletmek, işlettirmek üzere yediemin sıfatıyla davacıya teslimi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve haksız müdahalenin önlenmesi talebinde bulunmuştur.
CEVAP: Davalı cevabında görevsiz mahkemede davanın açıldığı, kira ilişkisinden doğan davalar da sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğunu taraflar arasında kira sözleşmesinin olduğu, davacı ile aralarında 3 adet bayilik, 2 adet kira sözleşmesi olduğu, bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, zararlarına ilişkin Anadolu 8. ATM nin 2018/585 sayılı davasının derdest olduğunu, tedbir talebinin ve davanın yerinde olmadığından reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece davacının tedbir istemine yönelik ara kararı ile HMK 389 ve 390/1, 390/2 maddeleri kapsamında değerlendirilmiş, dava dosyası ve içeriğindeki belge ve bilgilerin, dava konusu ihtiyati tedbir istemi yargılamayı gerektirir nitelikte sonuca yönelik olduğu gibi, dava kapsamına göre HMK 390/3 maddesindeki yasal koşullar oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
GEREKÇE: Dava taraflar arasındaki bayilik ve kira sözleşmesi nedeniyle davalının kullanımında olan istasyondan, davalının baylik sözleşmesini feshi sonucunda sözleşme ilişkisi kalmadığı nedeniyle haksız müdahalesinin önlemesi, davacıya yediemin olarak teslimine ilişkindir.Dava konusu taşınmaz tapu kaydında görüldüğü üzere davacının intifa hakkı bulunduğu üzerinde betonarme akaryakıt istasyonu binası bulunan taşınmazdır. Taraflar arasında düzenlenen çerçeve protokol sözleşmesi ile davacının münhasır kullanıcı hakkına sahip olduğu taşınmazdaki istasyonda ifa edilmek üzere bayiilik ilişkisi bulunduğu, bu taşınmaza ait yine tarafları aynı olan Üsküdar …. Noterliğince düzenlenen kira sözleşmesinin bulunduğu kira sözleşmesinin 6.maddesi ile ‘Kiracı ile kiralayan arasında akdedilen bayilik anlaşması ve eklerinin her ne sebeple olursa olsun sona ermesi halinde kiracı; işbu mecuru herhangi bir ihbar veya ihtara gerek kalmaksızın derhal tahliye etmek suretiyle kiralayana tüm ekipmanlar ve teferruatıyla birlikte teslim etmeyi aksi halde … Cezai şart ödemeyi kabul ve taakkut etmiştir’ denmektedir.Bayilik sözleşmesi her iki tarafında kontrolünde olduğu üzere feshedilmiş ve sonlanmıştır. Bu sözleşmeye bağlı bayiliğin icra edildiği taşınmazında bu hüküm dikkate alınarak tahliye ve teslimi gerekmektedir.6100 sayılı HMK’nın 389/1. Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden ve gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,”Tedbir talep den taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.Taşınmaz üzerinde yapılan keşif sırasında da davalı şirketin istasyonda bir başka şirketin bayiliğini sürdürmekte olduğu anlaşılmıştır.Somut olayda; iddia, savunma, sözleşme ve protokol hükümleri, ihtarname, tapu kaydı ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, sözleşmeye bağlı bayiliğin icra edildiği taşınmazın davacıya tahliye ve tesliminin gerektiği, yaklaşık ispat olgusunun gerçekleştiği sonuç ve kanaatine varılmış olup, açıklanan bu gerekçelerle davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerektiği , bu nedenle ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, davacının ihtiyati tedbir isteminin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı-ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/472 Esas 02/07/2018 Tarihli ihtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin hükmün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “İhtiyati tedbir isteminin KABULÜNE, Davacının intifa hakkına sahip olduğu … İli, … İlçesi, …. Mahallesi, …. Mevkii, … Ada … Parselde bulunan akaryakıt istasyonunun boş olarak davacıya yediemin olarak teslimine,Takdiren 100.000- TL teminat (nakit veya kesin süresiz banka teminat mektubu) alınmasına,HMK 393 maddesine uygun olarak teminatın alınması ve kararın infazına yönelik işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine” İhtiyati tedbir kararının İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğünce yerine getirlmesine.Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin harcın istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/03/2019