Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1932 E. 2020/944 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1932
KARAR NO: 2020/944
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/05/2018
NUMARASI: 2017/287 Esas-2018/558 Karar
DAVA: Menfi Tespit, İstirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/10/2020
İlk derece mahkemesince verilen davanın kabulüne yönelik hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalının müvekkilinin gümrük ve lojistik işlemlerini yürüttüğünü, müvekkilinin davalıya yurt dışından ithal edilen malların depolama işleri için müvekkiline ait 31/12/2016 vadeli 20.000,00 TL tutarlı çeki teminat çeki olarak verdiğini, çek karşılığında müvekkilinin davalıdan herhangi bir mal veya hizmet almadığını, davalının 02/01/2017 tarihinde çeki bankaya ibraz ettiğini ve çek tutarı olan 20.000,00 TL’yi tahsil ettiğini belirterek, davalının sebepsiz zenginleşmesine sebep olan 20.000,00 TL’nin çekin ibraz tarihi olan 02/01/2017 tarihinden itibaren en yüksek faiz uygulanarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkilinin deniz taşıma işlerine aracılık ettiğini, davacının bu yolla yapılan taşımalarına karşılık verilen çekin dava konusu edildiğini, davacıya ait yüklerin bşlangıçta müvekkili aracılığı ile gelmekte ve faturalandırılmakta olduğunu, davacının bilgisi dahilinde taşıma ve faturalandırmanın … Ltd. Şti. tarafından yapıldığını, çekin verildiği müvekkiline borcu kalmayan davacının, diğer şirket nezdindeki borcu için ödeme yapmaması nedeniyle söz konusu çekin ciro yoluyla dava dışı şirket alacağı için ciro edildiğini, bu hususun davacının bilgisi dahilinde yapıldığını, çekin teminat çeki olduğuna dair delil bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dava konusu edilen çekin davalı şirkete davacı tarafından aralarındaki ticari ilişki uyarınca verildiği, davacının davalı şirkete bir borcunun bulunmadığı, dolayısıyla çekin davacıya iadesi gerektiği, ancak davalının çeki davacıdan alacağı bulunduğunu iddia ettiği dava dışı … Ltd Şti’ne ciro ettiği, çek bedelinin 3. kişi şirket tarafından 03.01.2017 tarihinde tahsil edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı vekili; müvekkiline verilen taşıma hizmetinin davalı ve dava dışı şirket tarafından yerine getirildiğini, her iki şirketin ortak ve temsilcisinin aynı kişi olduğunu, bu nedenle şirketler arasında organik bağ bulunduğunu, çekin teminat olarak verildiği ispatlanamadığı gibi, davacıdan alacaklı olduklarını, davacının ticari defterleri eksik sunulduğundan kendisi lehine delil olamayacağını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava; teminat olarak verildiği ileri sürülen ve tahsil edilen çek bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Senedin teminat amaçlı verildiğinin kabul edilebilmesi için, neyin teminatı olarak verildiğinin açıkça yazılması gerekir. Kambiyo senedinin teminat senedi olarak verildiğini iddia eden bu hususu yazılı belge ile ispatlamalıdır. Teminat senedi iddiası, HMK’nın 200. maddesi uyarınca senet ile aynı nitelikte yazılı deliller ile ispatlanmalıdır. Dava konusu çek davacı tarafından keşide edilerek davalıya verilmiş, davalının ciro ile devri sonrasında dava dışı … tarafından tahsil edilmiştir. Çekin üzerinde teminat senedi olduğu ya da bu anlama gelecek herhangi bir ibare bulunmadığı gibi, çekin teminat için verildiği yönünde bir sözleşme de bulunmamaktadır.İncelenen ticari defter kayıtlarına göre; dava konusu çekin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı görülmekle, davacı defterleri tek başına çekin teminat çeki olduğu iddiasının ispatı için yeterli değildir. Kaldı ki davacının envanter defteri de inceleme için ibraz edilmemiştir. Dava dışı …’un 01.01.2017 tarihli düzeltme kaydı sonrasında ise, ticari defterlerine göre davacıdan alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda çekin teminat olarak verildiği kanıtlanamadığından, ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne yönelik hükmü isabetsizdir. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/287 Esas – 2018/558 Karar sayılı 15/05/2018 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “DAVANIN REDDİNE” İlk derece mahkemesine ilişkin olarak ; “Alınması gerekli 54,40-TL harcın; davacı tarafından peşin yatırılan 341,55-TL harçtan mahsubu ile fazla olan 287,15- TL’nin davacıya iadesine, Davalı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 3.400- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,” İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 1.366,20- TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 45,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.06/10/2020