Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1798 E. 2018/1338 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1798
KARAR NO : 2018/1338
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/03/2018
NUMARASI : 2017/1208 Esas 2018/283 Karar
DAVA : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/11/2018 (25/11/2018 yazım tarihli )
Davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;sigortalı …’un meslek hastalığı sonucu meydana gelen maluliyet nedeniyle peşin sermaye değerli bağlanılan gelir nedeniyle kurumun uğradığı zararın tazmini açısından Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/213 esas sayılı dosya ile belirsiz alacak davası açtıklarını, davanın kabulüne karar verildiğini,kararın Kayseri …İcra Dairesinin… sayılı dosyasında takibe konduğunu, davalı şirkete tebligat yapılamaması üzerine Ticaret Sicil Memurluğundan gelen yazıdan Tasfiye Halinde ….Ltd.Şti.nin 09/01/2013 tarihinde ticaret sicilden terkin edildiğinin anlaşıldığını iddia ederek anılan şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:1- Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili ; müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde, eksik yapılan işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu,tasfiye memurunun iddia edilen eksik işlemlerini müvekkilinin tespitinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
2-Davalı …; 2012 yılında tasfiye edilip kapatılan ….Ltd.Şti.’nin tasfiye memuru olduğunu, ihyası istenen şirket ile tasfiye memuru olduğu şirket arasında ünvan benzerliği olduğunu, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/213 esas 2012/115 karar sayılı 05/04/2012 tarihli kararında bahsedilen şirket ile ilgilerinin bulunmadığını, takip borçlusunun … Ltd.Şti. olduğunu, … isimli kişinin firma çalışanı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; ihyası talep edilen şirket ile davacının bildirdiği dava ve icra takip dosyasında adı geçen şirketin bir ilgisinin bulunmadığı bu nedenle husumet yöneltilemeyeceğini,incelenen Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/213 esas 2012/115 karar sayılı 05/04/2012 tarihli kararında ve Kayseri….İcraDairesinin… sayılı dosyasında bahsedilen şirketin … Ltd.Şti. olduğu, ihyası istenilen Tasfiye Halinde….Ltd.Şti. ile bir ilgisinin bulunmadığı, … Ltd.Şti.nin şirket merkezi Ankara olup, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü ile … Ltd.Şti. tasfiye memuru aleyhine dava açılması gerektiği gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; huzurdaki davada 2 nolu …ın Tasfiye Halinde A….Ltd.Şti.nin tasfiye memuru olduğu,maddi hata ile sehven yanlış şirketin tasfiye memuru aleyhine dava açıldığını,esasında doğru hasımın … Ltd.Şti olduğunu, taraf değişikliğinin her aşamada mümkün olduğunu,aleyhlerine hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK.nun 547 maddesinde düzenlenen ek tasfiye işlemlerine ilişkin ihya davası olup,somut uyuşmazlıkta,davacı taraf,sicilden terkin edilmesi nedeniyle ihyasını talep ettikleri şirketin gerçekte … Mekanik Tesisat Mühendislik Ltd.Şti olmasına rağmen ünvan benzerliği nedeniyle maddi hataya dayalı olarak ….Ltd.Şti.ni ve onun tasfiye memurunu hasım göstererek dava açtıklarını,bunun yargılamanın her aşamasında taraf değişikliği ile giderilebileceğini ileri sürerek aleyhlerine hükmedilen yargılama gideriyle beraber kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
HMK 124 gereği maddi hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan ,dava dilekçesinde tarafın yanlış ve eksik gösterilmesinin kabul edilebilir yanılgıya dayandığı durumlarda,hakimin karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği yaparak yargılamaya devam etmesine olanak sağlayan,usul ekonomisi ilkesi gereği getirilen bir düzenlemedir.Bu düzenleme ile ancak,yukarıdaki sebeplerle davada gösterilen yanlış taraf davanın tarafı olmaktan çıkartılarak yerine doğru kişi taraf olarak alınarak yargılamaya devam edilebilecektir.Bunun haricinde,davada hataen taraf gösterilmemiş kişi davaya eklenerek ve bu şekilde taraf teşkili sağlanıp davaya devam olanaklı değildir.Somut uyuşmazlıkta davacı vekili istinaf aşamasında tarafta iradi değişiklik mümkün olduğunu belirterek hükmün kaldırılmasını talep etmekte ise de ihyası istenilmesi gereken şirketin Ankara Ticaret sicili nezdinde kayıtlı başka bir şirket olduğu,rücuya tabi tazminata hükmedilen mahkeme kararında ve icra dosyasındaki tarafın açıkça belli olması karşısında,kabul edilebilir bir yanılgının mevcut olmadığı,esasen ilk derece mahkemesine HMK 124 gereği bir talep mevcut olmadığı,hataen dava açıldığını belirterek vekalet ücretine hükmedilmeden dosyanın karara çıkartılmasının talep edildiği anlaşılmaktadır.HMK 326.(1)madde gereğiaçılan davada yargılama giderlerinin haksız çıkan taraftan alınmasına karar verilir.Tüzel kişiliğin ihyası davasında da ayrık durum sözkonusu olmadığından davanın reddine ve davada vekil ile temsil edilen İstanbul Ticaret Sicili yararına vekalet ücreti takdirinde isabetsizlik olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davalı Mehmet Ali Kaval gider avansından karşılanan 22,30-TL posta masrafının davacıdan alınarak davalı Mehmet Ali Kaval’a ödenmesine,
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.01/11/2018