Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/176 E. 2018/275 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/176
KARAR NO : 2018/275
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/841 Esas- 2017/1344 Karar
TARİHİ :07/12/2017
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 22/03/2018
İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin hükmün davacı … vekili tarafından istinafı üzerine düzenlenen rapor, dosya incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacı asilin yetkilisi olduğu diğer davacı şirketin İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/109 esas sayılı ilamı ile 07/09/2016 tarihinde iflasına karar verildiğini, iflas masasının şirkete ait karar defterleri ile yevmiye kebir defterlerini talep ettiğini, davacının muhasebeciden defterleri sorduğunu evrakların şirket merkezinde tutulduğunun beyan edildiğini, davacının şirket merkezinin bulunduğu binanın sahibi ile iletişime geçtiğini ancak bina sahibinin tüm evrakların çöpe atıldığını beyan ettiğini, bu nedenle ticari defter ve tüm belgelerin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacı şirketiin iflasına karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, davayı takip yetkisinin iflas idaresine ait olduğu, davacı …’un da şirketin yetkilisi olduğunun kabul edilemeyeceği, davacıların dava açma anında aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı, şirket defterlerinin ibrazı hususunun Anadolu 8. ATM.’nin 2016/109 Esas sayılı dosyasında talep edildiğinin, bir kısım evrakların ibraz edildiğini fakat ibraz edilmeyen defterlerin zayi olduğunun o tarihte öğrenilmiş sayılması gerektiğini, davanın süresinde de açılmadığı gerekçesiyle zayi belgesi verilmesine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili , mahkemece verilen kararın İ.İ.K.’nun 191/1. maddesinin sözü ve ruhuyla bağdaşmadığının, iflas açıldıktan sonra masaya ait olmayan mallar arasında yer alması gereken ticari defterlere ilişkin borçlunun (müflis şirketin) tasarruf ehliyetinin kısıtlanmış sayılamayacağını, bu itibarla dava açma ehliyetinin bulunduğunu, iflas erteleme dosyasında ticari defterlerin ibraz edilmediğini, bunda kendilerinin kusuru olmadığını, iflas masasının bu defterleri iflastan sonra şirket yetkilisi davacıdan talep ettiğini, zayi olayının kesin olarak öğrenildiği tarihten itibaren başvuru süresinin başlaması gerektiğini öne sürerek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: TTK 82/7.madde uyarınca bir tacirin saklamakla yükümlü bulunduğu defter ve belgeler yer sarsıntısı ,yangın gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni süre içinde ziyaa uğrarsa , tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren 15 günlük süre içinde işletmenin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden zayi belgesi verilmesini isteyebilir.
Kanundaki düzenlemeye göre zayi belgesi talep etme hakkı şirket tüzel kişiliğine ait olup ,şirket yetkilisinin bu davayı açma hakkı bulunmamaktadır. Davacı şirketin İstanbul Anadolu 8 Asliye Ticaret Mahkamasının 07/09/2016 tarih ve 2016/636 esas ve 2016/636 karar sayılı kararıyla iflas ettiği, kararın İstinaf ve Yargıtay incelemesinden geçerek 11/09/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.İİK 226.madde uyarınca masanın kanuni mümessili iflas idaresidir .
Davacı şirketin tüzel kişiliğine bağlı mal varlığına ilişkin hak ve fiil ehliyeti iflas masasına geçmiş olup, davacının şirketi temsil yetkisi kalmamıştır. Taraf ve dava ehliyeti HMK 114/1- d maddesine göre dava şartıdır.
Öte yandan dava konusu talebin iflas masasına giren hak ve mallara ilişkin olmadığı bu itibarla davacının hak ve fiil ehliyetinin bulunduğu yönündeki istinaf nedeni de yerinde görülmemektedir. Zira İİK nun 194.maddesinde iflas ile birlikte acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davalarının duracağı ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından 10 gün sonra devam edilebileceği,ancak şeref ve haysiyete tecavüz,vücut üzerinde ika olunan zarar nedeniyle tazminat ve evlenme ,ahvali şahsiye ve rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin davalar istisna tutulmuştur. İstisnalar gözetildiğinde bu hususlara ilişkin olmayan ve müflis şirkete ait ticari defterlere ilişkin davaların da iflas idaresi tarafından açılması ve takibi gerektiğinden davanın aktif dava ehliyeti nediniyle reddinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Aksi düşünülse dahi iflasın ertelenmesi davasında ticari defter ve kayıtların ibrazı için mehil ve akabinde kesin mehil verilmiş ise de ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmemiş olup en geç inceleme günü itibariyle zayii durumunun öğrenilmiş olması gerektiği ,TTK 82/7 maddesi gereği 15 günlük hak düşürücü süre içinde dava açılmadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesinin hükmüne yönelik ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde olmadığından başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı … vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine .
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nun 362.ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/03/2018