Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1672 E. 2018/1348 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1672
KARAR NO : 2018/1348
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2018
NUMARASI : 2018/288 D. İş -2018/290 Karar
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/11/2018
İhtiyati haciz talebinin reddine yönelik olarak verilen karara karşı süresi içinde ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP:İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili ile karşı taraf …’nun … Ltd.’nin ortakları olduklarını ve bu şirketin Malta Bayraklı …isimli geminin sahibi olduğunu, ancak ortaklığın …’nun ortaklık ilişkisine ve iyiniyet kurallarına yakışmayan tutumları nedeniyle sağlıklı bir şekilde devam ettirilememekte olduğunu, …gemisinin gelir ve giderleriyle tamamen karşı taraf … ilgilenmekte olup gemi hesaplarını şeffaf tutmadığını, geminin işletilmesinden elde edilen kârdan sadece diğer ortağın faydalandığını, şirketin ticari defterlerinin talep edilmesine rağmen müvekkiline gösterilmediğini, müvekili alacağının TTK 1352/1-u maddesi uyarınca deniz alacağı vasfında olduğunu ileri sürerek geminin değerinden müvekkilinin payına isabet eden 1.550.000-Amerikan Doları bedelin teminat altına alınması amacıyla ..gemisinin ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemece; 06/07/2018 tarihli kararı ile, davacının donatan şirkette hissedar olmasının gemi üzerinde de mülkiyet hissesi bulunduğu anlamına gelmeyeceği, TTK 1064/2 maddesi dikkate alındığında şirket ortakları arasında donatma iştirakinin varlığından söz edilemeyeceği, ihtiyati haciz talep edenin gemi üzerinde mülkiyet hakkı bulunduğuna ilişkin yeterli delil bulunmadığı, davacının donatan şirketin ortağı olması nedeniyle şirketler hukukundan kaynaklanan hakları kullanabileceği, bu nedenle alacağın bir deniz alacağı olmadığı, ayrıca iddia edilen deniz alacağının değeri konusunda da yaklaşık ispat ölçüsünde delil sunulmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf dilekçesinde özetle;
1-Müvekkilinin hissedarı olduğu şirketin … isimli gemiyi uluslararası sularda işletmek üzere kurulmuş bir şirket olduğunu, müvekkili tarafından şirkete ortak olunmakla geminin de müşterek maliki olunduğunu,TTK 1362.maddesi uyarınca ihtiyati haciz talep etme hakkının doğduğunu,Karşı tarafın müvekkilinin izni ve onayı olmaksızın gemiyi yönettiğini, müvekkilinin bilgi almasını engellediğini, bu yöndeki ihtarnameye cevap vermediğini,
2-TTK’nun 1352/1-u maddesi uyarınca müvekkilinin ihtiyati haciz talep etmek hakkı olduğunu, maddede geçen “işletme” teriminin geniş yorumlanarak ortak malikler arasındaki gemiye ilişkin her türlü uyuşmazlığın deniz alacağı olarak kabul edilmesi gerektiğini, “ortak malik” teriminden de paylı mülkiyetin yer aldığı girişimin ortaklarının anlaşılması gerektiğini,
3-Ayrıca donatma iştirakinden söz edilmesi için gereken şartların TTK’nun 1064.maddesinde belirtildiğini, buna göre birden fazla kişinin gemiyi işletmesi, gemi üzerinde müşterek mülkiyet bulunması, geminin bütün paydaş donatanlar adına işletilmesi gerektiğini, geminin malikinin tek başına bir tüzelkişiliğe ait olması halinde donatma iştirakinden söz edilemeyeceğini, dolayısıyla (geminin Türk siciline kayıtlı olmadığı da dikkate alındığında) dosyada donatma iştirakine ilişkin hükümlerin uygulanamayacağını, 1352/1-u maddesinin uygulanmasının ise donatma iştiraki ile sınırlandırılmadığını,
4-Deniz alacaklarının ihtiyaten haczinde de yaklaşık ispat kuralının geçerli olduğunu, olayda şirket ticari defterleri gösterilmediği için müvekkili tarafından geminin elde ettiği gelirin öğrenilemediğini, buna ilişkin ihtarnamenin de sunulduğunu, alacak bedelinin belirlenmesi amacıyla geminin değerinin değerleme raporu ile mahkemeye ibraz edildiğini, geminin değeri üzerinden hissesi oranında 1.550.000-usd alacağın teminat altına alınması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve ihtiyati hacze karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Talep, ortağı olunan şirketle ilgili olarak şirketler hukukundan kaynaklı yönetimine katılma, bilgi alma, kâr payı alma v.b. hakların ihlal edildiği iddiasıyla, şirketin donatanı olduğu geminin TTK 1353.maddesi uyarınca ihtiyaten haczi istemine ilişkindir.
TTK’nun 1353.maddesi “(1) Deniz alacaklarının teminat altına alınması için, geminin sadece ihtiyati haczine karar verilebilir.(3) Deniz alacaklarından başka alacaklar için gemi hakkında ihtiyati haciz kararı verilemez.(4) Alacağın, 1352 nci maddede sayılan bir deniz alacağı olması, ihtiyati haciz sebebidir..” düzenlemesini içermektedir.
Ne tür alacakların deniz alacağın sayılması gerektiği hususu ise aynı yasanın 1352.maddesinde düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talep eden tarafça dayanılan 1352/1-u maddesi “u) Geminin ortak malikleri arasında çıkan, geminin işletilmesine ya da gemiden sağlanan hasılata ilişkin her türlü uyuşmazlık.” şeklinde hüküm içermektedir.Somut olayda, ihtiyati hacze konu geminin donatanı …Ltd şirketi olduğuna göre, geminin donatanı/sahibi olan şirketin ortağı olarak ortaklık haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddialar, geminin ortak malikleri arasında çıkan geminin işletilmesine veya gemiden sağlanan hasılata ilişkin bir ihtilaf olarak kabul edilemez, dolayısıyla bu iddialara dayalı alacağın da deniz alacağı olduğunun kabulü mümkün olmayıp;Açıklanan bu nedenle ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi yerinde olup, ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmadığından alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına ,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 01/11/2018