Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1641 E. 2018/1066 K. 17.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1641
KARAR NO : 2018/1066
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/05/2018
NUMARASI : 2018/61 E.- 2018/507 K.
DAVA : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 17/09/2018
Davanın kabulune ilişkin hükmün davalı Tasfiye Halinde… Ticaret Limited Şirketi tasfiye memuru Hasan Ali Uzun tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde, tasfiye halinde … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin 10/02/2016 tarihinde ticaret sicilden terkin edilmiş olduğunu, müvekkili banka ile bu şirket arasında yapılan genel kredi ve teminat sözleşmesi gereğince müvekkilinin alacağı bulunduğunu, bu hususta kesinleşmiş icra takibi bulunmasına rağmen şirketin gerçeğe aykırı olarak tasfiye neticesinde alacağı ve borcu bulunmadığı bildirilerek ilan vermek suretiyle tasfiyenin sonlandırıldığını, müvekkilinin kesinleşmiş icra takibine göre alacağının devam ettiğini belirterek ihyasına ve eksik tasfiye işlemlerinin tamamlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:1-Davalı Sicil memurluğu vekili cevap dilekçesinde, müvekkili ticaret sicilinin TTK’nın 32. maddesi gereğince işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun tasfiye memuruna ait olduğunu, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden dava gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2-Davalı tasfiye memuru … duruşmadaki beyanında özetle; davacının takibi sonrasında şirketin mal varlığına haciz konulduğunu, satıldığını, herhangi bir mal varlığı kalmadığından tasfiyenin gerçekleştirildiğini belirtmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, ek tasfiye gerektiğinden davacının davasının kabulü ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün…sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde …. Kuyumculuk İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, ihya kararının ticaret sicilde tescil ve ilanına, masrafın davacı tarafça karşılanmasına, şirketin terkinden önceki son yetkilisi olan…un tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı tasfiye memuru ;başvuru dilekçesinde, davacının dava açmakta hukuki menfaatinin olmadığını, alacaklılara yapılan üç ilanla şirketin sona ermiş bulunduğu konusunda bilgilendirilip, alacaklarını tasfiye memuruna bildirmeye çağrıldığını, ilan yapılmasına rağmen gelip müracaat edilmediğini, tasfiyeden çok uzun zaman sonra davacının icra dosyasından işlemler yaptığını, tasfiye halindeki şirketin hiçbir malvarlığının olmadığını, vergisel açısından dahil tüm yasal prosedüre uyulduğunu ve şirket tasfiye edildiğini, ihya kararı verilmesinin bir yararı olmadığını,yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:TTK’ nun 547 maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.
Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin 04/02/2016 tarihinde tasfiyenin tamamlanarak sicilden terkin edildiği anlaşılmakta ise de ;davacı banka tarafından tasfiye sürecinden çok evvel şirket aleyhinde 27.1.2012 tarihinde başlatılmış olan derdest icra takibi bulunduğu, icra takibinin sürdürülmesi ve sonlandırılabilmesi için ihya talebinde hukuki yarar bulunduğu anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamından; TTK’nın 547. Maddesi gereğince tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu ,mal varlığı olmadığından hukuki yarar olmadığı savunmasının dinlenebilir olmadığı ,tasfiye memurunca yapılacak ilanlardan sonra TTK 541.1 maddesi gereği alacaklı oldukları bilinenler ,bildirimde bulunmazlar ise alacak tutarının bir bankaya deposu gerektiği ,bu işlemin yapılmadığı anlaşıldığından tasfiyenin usulunce yapılıp tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabul edilemeyeceği gözetilerek , mahkemenin davacı tarafından başlatılan derdest icra takibi ile sınırlı olarak tüzel kişiliğin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin hükmüne yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmemiş davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 17/09/2018