Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1637 E. 2020/467 K. 07.05.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1637
KARAR NO : 2020/467
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/06/2018
NUMARASI : 2017/752 Esas 2018/578 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:07/05/2020
Davanın kabulüne ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili ; müvekkili ile davalı arasında akdedilen alım-satım sözleşmesine göre davacı malların bedelini peşin ödeyecek ve davalı ödeme tarihinde belirtilen malları teslim edeceğini, 25/10/2016 tarihli sipariş formunun karşılıklı olarak onaylanması sonucu 116.500 USD bedelli alım konusunda anlaştıklarını, bedelin tamamının ödendiğini, davalının zamanında teslim etmeyerek temerrüde düştüğünü, müvekkilinin yaptığı anlaşmaya güvenerek malları müşterilerine sattığını, mallar zamanında hazır edilmediğinden nakliye ve diğer masrafları kendisinin ödemek zorunda kaldığını, teslimin davalı tarafından ispatı gerektiğini, 4.519,40 TL’lik masrafın davalıya yansıtıldığını, Büyükçekmece …İcra Dairesinin … esas sayılı icra takibinin davalının itirazı ile durduğunu belirterek davalının itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı tarafa borçlarının olmadığını, faturanın tebliğ edilmediğini, önceye dayalı ticari ilişkilerinin ödeme ve mutabakat ile son bulduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; taraflar arasında alım-satım ilişkisi kurulduğu, ürün sipariş formuna göre 28/10/2016 tarihinde teslim edileceği, davalının mal bedelini tahsil etmesine rağmen malı teslim edemediği, bilirkişi raporu ile dava dışı taşıyıcıların fazladan navlun faturası, bekleme ve sözleşme feshi taşıma iptalı kaynaklı fatura düzenlemelerinin somut olaya uygun olduğu, davacının da bu faturaları davalıya temerrüt kaynaklı zarar olarak yansıttığı, davalının ödemenin kendisine yapıldığı tarihte malın tamamını tek seferde teslim etmesi gerekirken 25/10/2016 tarihli anlaşmaya aykırı olarak ürünleri teslim tarihi olan 28/10/2016 tarihinde teslim etmediği gerekçesiyle 4.519,40- TL’yi ve 24,14 TL , işlemiş faizi isteyebileceği gerekçesiyle itirazın iptaline,takibin devamına ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili; takibe konu faturaya yasal sürede itiraz edildiğini, davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını , bilirkişilerce ticari defterler incelenmeden cari hesap dökümü incelenerek rapor hazırlandığını, satım sözleşmesine konu malın ithal mal olması sebebiyle gümrükte yaşanan bekleme sebebiyle 2. seferde tesliminin yapıldığını, ilk teslimin kararlaştırılan günde 2.teslimin ise sadece bir gün geç teslim edildiğini, bu gecikmenin ticari teamüllere uygun olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; satıcının teslim borcunda temerrüde düşmesi nedeniyle yapılan masraflar için düzenlenen fatura alacağının davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Satım sözleşmesinde kural olarak mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti satıcıya aittir. 6098 sayılı TBK’nın 112. maddesi uyarınca borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklı bundan doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Somut olayda taraflar arasında satıma konu malların davalı deposunda 28.10.2016 tarihinde teslim şeklinde satım sözleşmesi bulunduğu ve satım bedelinin davacı tarafından ödendiği hususu ihtilafsızdır.Davalı ticari ilişkiyi inkar etmeyip satım sözleşmesine konu malların 1 gün gecikmeli olarak teslim edildiğini ve bu durumun ticari teamüllere uygun olduğunu savunmuştur. Davalı vekili ticari defterlerini incelenmeden sadece cari hesap incelenerek rapor tanzim edildiğini iddia etmiş isede mahkemece davalının ticari defterleri vergi denetim kurumundan celp edilerek bilirkişi heyetince incelenmiş, takdiri delil niteliğinde olan bilirkişi raporunda da davalının iddiasını doğrular mahiyette takibe konu taraf ticari defterleri arasında farka yol açan 4.519,40 TL bedelli davacı yansıtma faturasının davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edilmesi nedeniyle bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Satım sözleşmesinde satıma konu malların davalı deposunda 28.10.2016 tarihinde teslim edileceği kararlaştırılmış olup,davalı sözleşmede belirlenen tarihte satıma konu malları teslim ettiğini ispatlamalıdır. Davalı davaya konu malları süresinde teslim ya da iddia ettiği gibi ticari teamüllere uygun 1 gün gecikmeli olarak teslim ettiğini (ya da teslimin gecikeceğini davacıya bildirerek zararın oluşumuna engel olduğunu ) ispata elverişli herhangi bir delil dosyaya sunmamış ve iddiasını ispatlayamamıştır.Takibe konu fatura, teslimin süresinde yapılmamaması nedeniyle gerçekleşmeyen nakliye bedelleri (bekleme-sözleşme feshi ) için davadışı firmaların düzenlediği ve davacının katlandığı masrafların yansıtılmasına ilişkin olup; davalının teslim borcunda temerrüde düşmesi nedeniyle oluşan zarardan kaynaklanmaktadır.TBK 112.maddesi uyarınca davalı teslim borcunda temerrüde düşmesi nedeniyle davacının oluşan zararından sorumlu olup, konusunda uzman sektör bilirkişi tarafından somut olaya uygun olduğu belirlenen yansıtma faturasının düzenleme koşulların oluştuğunun ve davacının davalıdan fatura bedeli kadar alacaklı olduğunun kabulü gerekmiştir. Bu durumda mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esestan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 310,37- TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 77,60- TL harcın mahsubu ile bakiye 232,77- TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davalı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davacı yan gider avansından karşılanan 30,10-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/05/2020