Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1534 E. 2019/1396 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1534
KARAR NO : 2019/1396
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2018
NUMARASI : 2016/1148 E.-2018/406 K.
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/11/2019
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalıya fermuar ürünü satıp teslim ettiğini, davalının yasal sürede faturalara itiraz etmediğini, ancak tüm uyarılara rağmen bakiye borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacı müvekkiline fatura teslim etmediği gibi ürün de teslim etmediğini, ayrıca davacının hangi ürünü ne zaman teslim ettiği hususunu somutlaştırması gerektiğini savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, icra takibinin dayanağı cari hesap ekstresinde davalı şirkete atfen atılmış bir imza ve isim bulunmadığı, davacı tarafça davalının imzasını taşıyan cari hesap mutabakat belgesinin ya da cari hesaba ilişkin sözleşme ilişkisini ispatlayacak fatura ve irsaliye de sunulmadığı, davacının ticari defterlerinde alacağı kayıtlı ise de, davacının her zaman tek taraflı düzenleyebileceği nitelikteki defter ve kayıtlarına dayanamayacağı, diğer delillerle bu alacağını ispatlaması gerektiği, davacının alacağını yazılı delil ve belgelerle ispatlayamadığı gibi yemin deliline de dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Satışa konu ürünlerin davalıya fatura karşılığında teslim edildiğini, faturaların aslının ise davalı şirkette olduğunu, davalı ürünleri teslim alıp kullanmasına rağmen bedellerini ödemediğini, bilirkişi raporu ile alacağın sübut bulduğunu,2-Davalının kısmi ödemeler yaparak borcunu kabul ettiğini,3-Davalının ihtara rağmen ticari defterlerini sunmaktan imtina ettiğini, dolayısıyla bu durumun davalı aleyhine delil teşkil etmesi gerektiğini belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, cari hesabı oluşturan faturalara konu malların kendisine teslim edilmediğini savunmuştur.Kural olarak malın teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz.Somut olayda davacının lehe delil vasfını haiz olan ticari defter kayıtlarına göre davacı alacaklı görünmekte ise de, davalı ticari defterlerini sunmamıştır. HMK 222/5 m. uyarınca bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak buna dayanmasına bağlı olup(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12/10/2016 tarihli 2014/11-1159 E., 2016/967 K. sayılı emsal kararı), davacı davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmadığından, davalının ticari defterlerini sunmamış olması aleyhine sonuç doğurmaz ve davacının cari hesabı oluşturan tüm faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini yazılı delille ispatlaması gerekir. Ne var ki teslime ilişkin davalı imzasını taşıyan irsaliyeli fatura, sevk irsaliyesi vb. bir belge sunmamış, salt faturaya dayalı alacak talebinde bulunmuştur. Öte yandan davacı defterlerinde icra takibinden ve davadan sonra yapılan bir kısım ödemelere ilişkin kayıtlar bulunmakta ise de, borca itirazdan sonra yapılan bu ödemelerin borcu kabul anlamına gelmeyeceğinin kabulü gerekir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 11.04.2019 tarihli 2017/2920 E., 2019/2483 K. Sayılı emsal kararı)O halde ilk derece mahkemesince ispatlanamayan davanın reddi yönünde verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL nin mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362(1).a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 07/11/2019