Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1526 E. 2018/1021 K. 07.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1526
KARAR NO : 2018/1021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/2017
NUMARASI : 2016/1700 Esas 2017/693 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/09/2018
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince davanın kabulune yönelik olarak verilen hükme karşı, süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalıya satıp teslim etmiş olduğu mallara ilişkin cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama doğrultusunda, davacının kendi ticari defterlerine göre 11.475,00 TL alacaklı olduğu, davalının ise BA formu ile dava konusu faturayı vergi olarak bildirmiş olduğu, bunun yanında davalının fatura bedelini ödediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Müvekkili borçlu olmadığı halde davanın kabul edilmiş olmasının doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Kural olarak malın teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz.
Somut olayda taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine konu fatura davacı defterlerinde kayıtlı olup buna göre davacı alacaklı görünmekle birlikte, davalı ticari defterleri incelenmemiştir. Bununla birlikte davalının dava konusu fatura dönemine ilişkin BA formu incelendiğinde faturanın vergi olarak bildirilmiş olduğu görülmüştür. Bu durumda cari hesap alacağını oluşturan faturaya konu malların davalı tarafa tesliminin ispat edilmiş olduğunun kabulü gerekir.(Yargıtay 19.HD.’nin 10/04/2017 tarihli 2016/7490 E., 2017/2932 K.sayılı emsal kararı). O halde davacı alacaklının talebi haklı olduğundan istinaf sebepleri yerinde görülmemiş, açıklanan bu gerekçelerle, HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 783,85 TL karar harcından peşin yatırılan 196,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 587,85 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 42,00 TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362/1.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/09/2018