Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1336 E. 2019/888 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1336
KARAR NO : 2019/888
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/12/2017
NUMARASI : 2016/208 E.- 2017/820 K.
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/06/2019
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:Davacı vekili, müvekkili ile müvekkilinin annesi olan dava dışı … ’in dava dışı ….Ltd. Şti. hissedarları iken hisselerini davalılara devrettiklerini, ancak devir sözleşmesi yapıldığı esnada müvekkilinin devirden önce mal alımı karşılığında piyasaya vermiş olduğu yaklaşık 30.000-TL tutarlı çek ve senetleri mevcut olduğundan davalılara teminat amacıyla boş bir senet verildiğini, daha sonra çek ve senetlerin verildiği firmadan geri alındığını ve davalılar açısından bir risk kalmadığını, ancak davalıların senedi iade etmediklerini ve davalı … lehine doldurarak icra takibine konu ettiklerini, taraflar arasında hisse devrinden başka ticari veya hukuki ilişki olmadığını, davalıların muvazaalı bir şekilde haksız kazanç peşinde olduklarını ileri sürerek müvekkilinin takibe konu senet nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar yasal sürede davaya cevap vermemişler, davalı … vekili yasal süreden sonra sunduğu beyan dilekçesinde, dava konusu senedin teminat amaçlı verilmediğini, davacının bu iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş, davalı … da duruşmada alınan beyanında davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, senette ve takipte adı yer almayan davalı …’a husumet düşmeyeceği, davalı …’nin ise senet lehdarı olduğu, davacının bu davalıya yönelik teminat iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerektiği, ancak ispat edemediği, senet metninde de teminat olarak verildiğine ilişkin ibare yer almadığı gerekçesiyle davalı …’a karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı …’ye karşı açılan davanın esastan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının bu senedi hangi hukuki ilişki sebebiyle aldığını açıklaması gerektiğini, müvekkilinin piyasadan çekleri alıp almadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmadan ve ticari teamüller gereği böyle bir teminat senedi verilip verilmeyeceği araştırılmadan karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, teminat olarak ve boş olarak verildiği ancak bedelsiz kaldığı halde anlaşmaya aykırı olarak doldurularak icra takibine konu edildiği ileri sürülen senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Davacı, kendisinin ve annesinin dava dışı ….Ltd. Şti.’ndeki hisselerini davalılara devrettiklerini, ancak devir esnasında şirketin bazı firmalara verilmiş çek ve senetleri olması nedeniyle davalılara boş bir teminat senedi verildiğini, daha sonra ilgili firmalardan çek ve senetler geri alındığı halde teminat senedi iade edilmediği gibi anlaşmaya aykırı olarak doldurulup icra takibine konu edildiğini ileri sürmüş, davalılar yasal sürede davaya cevap vermemiş olmakla birlikte daha sonraki beyanlarında davacı iddialarını kabul etmemişlerdir. Dava konusu senet incelendiğinde keşidecisinin davacı, lehdarının davalı … olduğu ve nakden kayıtlı olduğu görülmüş, ayrıca bu senede dayalı icra takibinin alacaklısının davalı … ve borçlusunun davacı olduğu görülmüş olup bu durumda gerek senette gerekse icra takibinde taraf olmayan davalı …’a husumet yöneltilemeyeceği açıktır. Öte yandan dava konusu senet kambiyo vasfını haiz olup sebepten bağımsızdır, dolayısıyla davalının bu senedi ne şekilde edindiğini ispat mecburiyeti bulunmamaktadır. Davacının senedin hisse devri nedeniyle teminat senedi olarak verildiği yönündeki iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiği gibi(Emsal:Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2016/2300 E., 2016/14142 K. sayılı 01/11/2016 tarihli kararı, 2014/19921 E. 2015/13035 K. sayılı 19/10/2015 tarihli kararı), ayrıca TTK hükümlerine göre açığa senet düzenlenmesi mümkün olup, senedin boş kısımlarının anlaşmaya aykırı doldurulduğunu iddia eden davacının bu iddiasını da yazılı delille kanıtlaması gerekir (Emsal:Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2016/4254 E., 2016/14849 K. sayılı 17/11/2016 tarihli kararı), ancak davacı bu iddialarına ilişkin herhangi bir yazılı delil sunmamıştır. Davacı ile annesi … dava dışı …Ltd. Şti.’ndeki hisselerinin devrine ilişkin sözleşmeler ve şirket ortaklar kurulu kararında, teminat senedine ilişkin bir açıklamaya rastlanılmadığı gibi, senet üzerinde de teminat ibaresi bulunmamaktadır. O halde ilk derece mahkemesince davalı …’a yönelik davanın pasif husumet yokluğundan, davalı …’ye yönelik davanın ise esastan reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 427- TL ‘den mahsubu ile 382,60-TL fazla harcın talep halinde davacıya iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362(1).a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 27.06.2019