Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1311 E. 2020/363 K. 03.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1311
KARAR NO : 2020/363
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2018
NUMARASI : 2017/227 Esas 2018/381 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/04/2020
Davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili arasındaki satış işlemi neticesinde müvekkilinin satışını gerçekleştirdiği ürünleri faturalandırarak davalıya teslim ettiğini, ancak bedellerin tahsil edilememesi üzerine davalı hakkında Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün…. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacı tarafa ödenmemiş borcunun bulunmadığını, ticari defterlerin incelendiği takdirde bu hususun görüleceğini belirterek açılan davanın reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; davacı ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile davacının takip tarihi itibariyle 21.250,42- TL alacaklı olduğu, icra takibine ise 17.077- TL’yi konu ettiğinin tespit edildiği, davalı tarafından ibraz edilen banka dekontlarından 21/10/2015 tarihli 3000- TL bedelli dekonta konu ödemenin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yine davalı tarafından ibraz edilen toplam 18.000- TL miktarlı 4 adet dekontun gönderici olarak davalı …, alıcı olarak ise … yazılı olduğu, … davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili ortağı olduğu, davacı vekili tarafından şirket yetkilisi … yapılan ödemenin şahsi ilişkiden kaynaklandığı iddiası karşısında bu ödemeye dayanak temel ilişkiye dair delil ve belgelerini sunmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş ise de verilen süre içerisinde delil ve belge sunulmadığı, davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili şahıs adına banka yoluyla yapılan ödemenin takibe konu miktara ilişkin ödeme olarak kabul edildiği, yapılan ödeme mahsup edildiğinde bakiye 3250,42 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3250,42-TL asıl alacağa yönelik itirazının iptaline, takibin 3.250,42-TL asıl alacak üzerinden devamına, yıllık %10,5 oranı geçmeyecek şekilde avans faizi uygulanmasnıa, fazla istemin reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı tarafça dava konusu borcun ödendiği iddiası ile sunulan ödeme dekontlarından 18.000-TL’nin borçtan tenziline dair bilirkişi tespitinin yerinde olmadığını, bu ödemenin taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine dayalı bir ödeme olmadığından davalının cari hesabına işlenmediğini, davalının cari hesaba istinaden yaptığı ödemeleri müvekkili şirket hesabına yaptığını ve bu ödemelerin eksiksiz şekilde sisteme ve cari hesaba işlendiğini, yine dava dışı üçüncü şahıs … hesabına yapıldığı iddia edilen ödemelerin bir kısmının zaten takibe konu cari hesap alacağına konu fatura tarihleri ile de uyuşmadığını, ihtilafa konu 2014-2015 yılları arasında ödeme yapıldığı belirtilen dava dışı üçüncü şahıs …. şirketi temsil ve ilzam yetkisi bulunmadığını, yapılan ödemelerin hangi faturaya istinaden hangi açıklamayla müvekkili şirketin hangi talimatına istinaden 3.şahsa yaptığını, sair ödemeleri şirket hesabına yapmakta iken söz konusu ihtilaflı ödemeleri niçin üçüncü şahıs hesabına yaptığını ve yapıldığı iddia edilen bu ödemelerin şirket kayıtlarına girip girmediğini ispatlama yükünün davalıda olduğunu, bilirkişi raporuna itirazların değerlendirilmediğini,kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava; cari hesap alacagının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Taraflar arasında cari hesap şeklinde işleyen ticari ilişki bulunduğu hususu ihtilafsızdır. Davalı ticari ilişki uyarınca davacıya borcunu ödediğini,davacı ise davalının şirket yetkilisi olmayan davadışı 3. kişiye yapılan ödemenin şirketin alacığına ilişkin olmadığını ve davalının borcunu sona erdirmediğini idia etmektedir. Satım sözleşmesinde kural olarak olarak mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz.Ancak ödeme iddiası yönünden ispat külfeti davalı üzerinde olup davalı bu idiasını HMK 200 v.d maddeleri uyarınca yazılı belge ile ispatlamak zorundadır.Davalının dosya sunduğu ödeme belgelerinden ;3.000- TL lik kısmı davalı şırkete yapılmış ve davacı ticari defterlerinde davalı adına ödeme olarak kaydedilmiş ancak 18.000 -Tl lik ödeme davadışı şirket ortağı hesabına ve adına yapılmış olup,ticaret sicil kayıtlarından ödeme yapılan ortağın şirket temsilcisi olmadığı görülmüştür. Bu ödeme belgelerinde de ödemenin davacı şirket cari hesap alacağı için yapıldığına dair herhangi kayıt bulunmamaktadır. Ödemenin davacının talimatı ve bilgisi dahilinde davadışı şirket ortağına yapıldığına ilişkin dosyaya herhangi bir delil de sunulmamıştır.Bu durumda basiretli bir tacirin alacaklısı onayı olmadan bilgisi dışında başka birine yapılan ödemenin o borç yönünden sorumluğunu sona erdirmeyeceği ve bu ödemenin davacıya yapıldığı kabul edilemeyecegi açıktır.Kaldı ki 3 ayrı makbuz ile yapılan ödemelerin 2014 yılına ait olduğu ,ancak borcun doğumunun ileri tarihli olduğu da anlaşılmaktadır.Davacının davalı tarafından yapılan 3000- TL ödemenin mahsubu sonucu davalıdan 21.250,42 TL alacaklı olduğu, davalının ödeme idiasını usulüne uygun ispatlayamadığından taleple bağlı kalınarak takibe konu 17.077- TL alacaklı olduğu ve takibe konu alacağın faturadan kaynaklanan likit ve belirlenebilir olduğu gözetilerek davanın kabulü ile itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır.Bununla birlikte dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)b-2 uyarınca hükmün kaldırılmasına, davanın kabulü ile itirazın iptaline ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE;Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 16/04/2018 Tarih 2017/227 Esas 2018/381 Karar sayılı hükmün HMK ‘nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA, “Davanın KABULÜ ile ; Büyükçekmece … . İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasında 17.077,00-TL asıl alacak yönünden İİK 67 Maddesi uyarınca İTİRAZIN İPTALİ ile takibin bu miktar üzerinden %10,5 oranını geçmemek kaydıyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,İtirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20 si oranında hesaplanan 3.401,40-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, “İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 1.166,52-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 291,64-TL harcın mahsubu ile bakiye 874,88-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yatırılan 327,64-TL peşin harçların davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından yapılan 600-TL bilirkişi ücreti ve 101,25-TL posta masrafı olmak üzere toplam 701,25-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı lehine taktir olunan 3.400-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 73-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/04/2020