Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1310 E. 2020/421 K. 16.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1310
KARAR NO: 2020/421
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/04/2018
NUMARASI: 2014/893 Esas 2018/210 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/04/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında müvekkilinin yurt dışından ithal ettiği kombileri bölge bayisi statüsünde olan davalıya satması ve teslimi, davalının da aynı ürünleri kendi adına ve hesabına kendi müşterilerine satması şeklinde oluşan ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişki sebebiyle davalıdan bakiye 14.619,29-TL alacaklı olduklarını, tüm ürünlerin irsaliyeli faturalarla teslim edildiğini, bu konuda davalı tarafın itirazı olmadığını, ancak davalının bakiye borcun ödendiği iddiasında olduğunu, 31/12/2011 tarihli mutabakat belgesinde davalı tarafın 15.447,40-TL borçlu olduğunu yazılı olarak ifade ettiğini, icra dosyasına yapılan itirazın haksız olduğunu beyan ederek Kocaeli … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin davalıdan kombi aldığını ve kombilere karşılık para, çek veya müşteri senetleri verdiğini, müşteri evrakları ödenmediği takdirde; müvekkiline, davacı şirket çalışanı …’nin senetleri geri getirerek ödemesini nakden aldığını ve senedi teslim ettiğini, genel senet listesinin davacı şirketin kayıtları olup kasada görünenlerin ödendiğini, …’de görünenlerin müvekkiline iade edilerek paralarının alındığını, …’nin işten ayrılması nedeniyle yaşanılan problemlerin müvekkiline yansıtılmaya çalışıldığını, aldıkları mallar ile ilgili borçları bulunmadığını, cari hareket raporuna göre de müvekkilinin davacıdan 1.309,82-TL alacaklı olduğunu beyan ederek davanın reddine ve haksız dava nedeniyle davalı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; icra takibinin 24/01/2012, 28/03/2012 ve 19/04/2012 tarihli faturalara dayalı olduğu, taraflar arasında bu fatura konusu dışında ayrıca cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğu, fatura konusu malların davacı tarafça davalıya satılıp teslim edildiği konusunda uyuşmazlığın bulunmadığı, davalı tarafça, davaya konu fatura konusu bedellerin ödendiği savunması ile davanın reddinin istendiği, davalının ödemelerini müşteri senetleri vererek yaptığını savunduğu, dava konusunu teşkil eden alacağın ise; devam eden ticari ilişki kapsamında mutabakat tarihinden sonra yapılan satışlara ilişkin düzenlenen faturalardan kaynaklı olduğu, davalının ödemeye ilişkin olarak yemin deliline dayanarak davacıya ödeme konusunda yönelttiği yemini davacı taraf eda için çağrılmasına rağmen gelmediğinden davalının ödeme savunmasını kabullenmiş sayılması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı, bu suretle davacının tahsil ettiği alacağına yönelik haksız surette takip yaptığı kabulüyle davasının reddine, her ne kadar alacak likit ise davacının ayrıca kötü niyetli olduğu kabul edilemeyeceğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı tarafın ödeme yaptığını iddia ettiği … adlı kişinin gerçekten var olup olmadığı, bu kişinin müvekkili şirket çalışanı olup olmadığının araştırılmadığını, tespiti halinde bu kişinin dinlenmesi yoluna gidilmediğini, tek yabancı ortaklı müvekkili şirketin Türkiye’deki tüm faaliyetlerinin durdurulduğunu ve tüm yetkililerin Türkiye’yi terk ettiklerini, müvekkili şirket yetkilisinin yurtdışı istinabe yoluyla yemin ifasının sağlanması mümkünken bu yolun denenmeden müvekkili şirketin aleyhine karar verildiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; fatura alacagının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verilmiş,karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Taraflar arasında kombi alım satımından kaynaklı ticari ilişki bulunduğu husussu ihtilafsızdır. Davalı dava ve icra takibine konualacağa itiraz etmeyerek borcu ödediğini ve bu nedenle davacıya borçlu olmadığını savunma olarak ileri sürmüştür. Ödeme iddiası yönünden ispat külfeti davalı üzerinde olup davalı bu idiasının HMK 200 v.d maddeleri uyarınca yazılı belge ile ispatlamak zorundadır. Ancak ispat yükü kendisine düşen taraf bütün delillerle iddiasını veya savunmasını ispatlamaya çalışıp bunu başaramadığı takdirde açıkca yemin deliline dayanılması halinde son çare olarakHMK’nın 232/2. maddesi uyarınca olarak yemin deliline başvurur(Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü 6.baskı, cilt III, sh.2493). Tüzel kişiye teklif edilen yemin, tüzel kişinin yetkili organı tarafından eda edilir. yemin deliline başvurulabilmesi için yemin deliline dayanılmış olması da gerekir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 03.3.2017 T. 2015/2 E. 2017/1 K. sayılı kararı gereğince açıkça yemin deliline dayanılmamış ise dilekçede yer alan sair deliller gibi bir ibare yemin deliline dayanıldığı anlamına gelmez. Somut olayda davacı ticari defterlerine göre davalıdan 14.619,19 TL alacaklı olup,davalı takibe konu alacağı ödediği iddiasını HMK 200 ve devamı maddeleri uyarınca yazılı delillerle ispatlayamamıştır. Davalı cevap ve delil dilekçesinde vs delil demekle yetinip açıkca yemin deliline dayanmamıştır. Bu durumda mahkemece davanın kabulü yerine davacı şirkete yemin teklif edilerek teklif edilen yemini eda edilmememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Bununla birlikte dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK 353(1)b-2 uyarınca hükmün kaldırılmasına, davacının davalıdan 14.619,19 TL alacaklı olduğu kabul edilerek davanın kabulü ile itirazın iptaline,3095 sayılı yasanın 2 maddesi uyarıce tacir olan taraflar yönünden takibin değişen oranlarda işleyecek avanzs faiz ile devamına ve, takibe konu faturadan kaynaklanan likit ve belirlenebilir alacağın %20 si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Kocaeli 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/04/2018 Tarih 2014/893 Esas 2018/210 Karar sayılı hükmün HMK ‘nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA, “Davanın KABULÜ ile ; Kocaeli … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı İcra Dosyasında 14.619,19,-TL asıl alacak yönünden İİK 67.maddesi uyarınca İTİRAZIN İPTALİ ile takibin bu miktar değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, İtirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan (2.923,83-TL)icra inkar tazminatının İİK 67 maddesi uyarınca davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 998,63-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 970,93-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından yatırılan 55,75-TL peşin harçların davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 400,-TL bilirkişi ücreti ve 315,35-TL posta ve talimat masrafı olmak üzere toplam 715,35-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, Davacı lehine taktir olunan 3.400,-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İstinaf başvurusu olmayan davalı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 54,65-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/04/2020