Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/129 E. 2018/200 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/129
KARAR NO : 2018/200
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/12/2017 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2016/298 Esas
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/03/2018
07/12/2017 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacılar vekilince istinafı üzerine düzenlenen rapor ve dosya incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN:Davacı vekili sunduğu dilekçesinde; Bakırköy 2. ATM’nin 2016/673 Esas, 2016/1109 Karar ve 28/12/2017 tarihli kararı ile davalı şirkete özel denetçi atandığını, Özel Denetçilerin raporlarını 15/09/2017 tarihinde sunduğunu,davalı şirket tarafından rapora itiraz edilmeyerek kesinleştiğini,raporda davalı şirket yöneticilerinin şirkete ait arsayı değerinin altında satarak 2.725.363- TL zarara uğratıldığının tespit edildiğini,YK üyelerinin şirketlerine yapılan satışlar nedeniyle zarara uğradığını ,YK üyesi Mehmet Korumaz’ ın sermaye payını 16/04/2008 tarihinden bu yana yerine getirmediğini, YK üyelerinin davalı şirketin 8.929.638,70-TL sini zimmetlerine geçirdiklerini, paraların ancak Mahkeme tarafından atanacak kayyım tarafından tahsil edilebileceğini,davalı şirkete yönetim kayyımı atanmasına ve dava süresince alınacak sermaye artırımı kararının ticaret siciline tescilinin yasaklanmasını talep ettiklerini müvekkillerinin telafisi mümkün olmayan zararlara uğramaması için ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile yönetim kayyımı atanmasını, alınacak sermaye artırımına ilişkin kararların sicile tescilinin yasaklanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ALEYHE İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDİLEN : Davalı vekili dilekçesinde davacıların ileri sürdüğü vakıaların hiç birinin doğru olmadığını, davacıların haklarını kötüye kullandıklarını, TMK’ ya göre şirkete yönetim kayyımı atanması için şirketin organsız kalması gerektiğini, şirketin zarara uğratıldığı ve örtülü olarak davalı şirketin YK üyeliğini yapan kişilerin dava dışı şirketlerine aktarıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, şirketin sırf açılan davalar nedeniyle tasarruf yetkisinin kısıtlanmasından söz edilemeyeceğini belirterek ihtiyati tedbir talebinin ve davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davalı şirkete kayyım atanmamasının davacı yönünden hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağı konusunda mahkemede kanaat oluşmadığını,özel denetim raporunda belirlenen usulsüzlüklerin varlığının tespiti ve sonucunda yöneticilerden zararın tahsilinin her zaman mümkün olduğu, zararın ve yöneticilerin sorumluluğunun tespitinin ayrı bir davanın konusunu teşkil edip yargılamayı gerektirdiğini, olası bir genel kurulda alınacak sermaye artırımı kararının uyuşmazlık konusu olmadığını,özel denetçiler tarafından yapılan tespitlerin geçerliliğinin teyidinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili özel denetim raporuyla ; davalı şirket yönetim kurulu üyelerinin toplamda davalı şirketin 8.929.638,70 TL’sini zimmetlerine geçirdiklerinin tesbit edildiğini , davalıların özel denetçi raporunda tespit edilen aynı zamanda suç teşkil eden eylemleri nedeniyle Bakırköy 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/21 E sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını, sermaye arttırımı kararının azınlık pay sahiplerinin haklarını ortadan kaldırmak için kötüniyetli alındığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir kararının kabulünü talep etmiştir..
GEREKÇE: İstinaf incelemesine konu ara kararı; şirketin iyi yönetilmediği sürekli zarar ettiği şirket imkanlarının davalı şirketin yöneticileri tarafından kendilerinin yöneticisi oldukları dava dışı şirketlere aktarıldığı, şirket taşınmazının değerinin çok altında satılarak şirketi zarara uğrattıkları, nedenine dayalı şirketin feshi ve şirkete tedbiren kayyım tayini ve davanın devamı süresince alınabilecek sermaye arttırımı kararının tescilinin tedbiren engellenmesi istemine ilişkindir.
TTK 530 maddesi uyarınca Anonim şirket organlarından birinin eksikliği nedeniyle uyarınca mahkemeden şirketin feshi istendiğinde, mahkeme organ boşluğunu doldurmak ve belli işlerin görülmesini sağlamak üzere kayyım atanabilecektir.Somut olayda davalı şirkette organ boşluğunun söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır.Davacılar vekilinin isteme dayanak ettiği Bakırköy 2. ATM’nin 2016/673 sayılı dosyasına sunulan özel denetçi raporunda tesbit edildiği üzere YK üyelerinin şirketleri olan .. ltd. şti.nin.2005 yılında ,,….ltd.şti nin 2004 ,…ltd.şti nin de 2004 yılında kurularak kurulduğu tarihlerden bu yana ticari ilişkinin devam ettiği anlaşılmaktadır.Davacıların iddiası gibi dava açılmasına sebebiyet veren YK üyelerinin seçilmesinden çok evvel başladığı ve davacının da YK üyesi olarak görev yaptığı zamanda da devam ettiği gözetildiğinde özel denetçi raporunda yapılan tesbitlerinde mahkemece denetleneceği açıktır. Mahkemenin Özel denetçi rapor içeriğinin yaklaşık ispat koşulunu yerine getirir nitelikte olmadığı sonucuna varmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.Dava fesih ve tasfiyeye ilişkin olup ;elde ki davanın konusu olmayan ileride yapılacak sermaye arttırımı kararının tescilinin yasaklanmasına karar verilemeyeceği,eğer sermaye artırımı kararı alınır ise davacıların açacağı davada ihtiyati tedbir istenebileceği gözetilerek , mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin tümüyle reddine ilişkin kararında isabetsizlik bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90- TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 31,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50- TL istinaf harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/03/2018