Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1289 E. 2020/367 K. 03.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1289
KARAR NO : 2020/367
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2018
NUMARASI : 2015/399 Esas 2018/255 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/04/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …. satın aldığı mallara karşılık 25.000-TL bedelli bir çeki kendisine teslim ettiğini, … kendi ticari sicili bozuk olduğu için dayısı olan davalının imzasını taklit ederek çeki davalı ismiyle ciroladığını ve bu çek teminat gösterilerek davalı adına bankadan kredi alındığını, ayrıca bu şahsın malları teslim etmemesi nedeniyle çekin bedelsiz kaldığını, bu arada … kredi borcunu ödeyememesi üzerine davalının ödediğini ve çeki bankadan teslim aldığını, davalının çekin bedelsiz olduğunu bilmesine rağmen icra takibine konu ettiğini ileri sürerek müvekkilinin çeke dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, müvekkilinin çeki ciro yoluyla edindiğini, davacı iddialarının müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, ayrıca davacının icra takibi sırasında borcu kabul ederek ödemeyi taahhüt ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, takibe konu olan çekte … cirosunun bulunmadığı, son hamil olan alacaklı davalının çeke dayalı olarak başlattığı icra takibinin itiraz edilmeksizin kesinleştiği, davacının takibin kesinleşmesinden itibaren 1 yıl sonra icra dosyasına borcu kabul ettiğini ve ödeme taahhüdünde bulunduğunu bildirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Müvekkilinin dava konusu çeki satın aldığı mala karşılık … verdiğini, ancak bu şahsın çeki bir takım usulsüz işlemlerle davalı adına banka kredisine kullandığını, davalının bu durumdan haberdar olması nedeniyle çekin davalıya geçtiğini, davalının da çeki müvekkilinin icra baskısı altında tahsil ettiğini, müvekkili çeke karşılık bir şey almadığı gibi davalıyı da tanımadığını, çekin davalıya ciro yoluyla teslim edilmediğini, yani davalının çekin hamili olmadığını, davalının çekin bedelsiz olduğunu bildiğini belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE : Dava, avans olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı ileri sürülen çeke dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Davacı, çeki mal siparişinin avansı olarak dava dışı … verdiğini, bu şahsın mal teslim etmediği gibi çeki de iade etmediğini ve çek arkasına davalı adına sahte ciro imzası atarak yine davalı adına kredi çekilmesi amacıyla teminat olarak kullandığını, davalının çekin bedelsiz olduğunu bildiğini ileri sürmüş, davalı ise, davacı iddialarının kendisine karşı ileri sürülemeyeceğini, ayrıca davacının icra takibi sırasında borcu kabul ederek ödeme taahhüdünde bulunduğunu savunmuştur. İlk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu çek incelendiğinde, keşidecisi davacı olup hamiline düzenlenmiş olan, arka sayfasında davalıya atfen ciro bulunan bir çek olduğu görülmüştür. Davacı iddialarına yönelik yazılı bir delil sunmamış, dava dışı … çekte taraf olmadığı görülmüştür. Çek hamiline düzenlenmiş olduğundan arka sayfasında ciro olmasa bile çeki elinde bulunduran davalının meşru hamil olduğunun kabulü gerekir. Kaldı ki icra dosyası incelendiğinde davacının 14.05.2015 tarihli icra müdürü ve alacaklı tarafın da imzalarını içeren tutanakta borcu kabul ettiğini belirterek ödeme taahhüdünde bulunduğu görülmüş, bu borcun ikrarı mahiyetindeki beyanından sonra davacı iddialarının dinlenilmesi mümkün görülmemiştir. O halde ilk derece mahkemesince davanın reddi yönünde verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/04/2020