Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1248 E. 2019/731 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1248
KARAR NO : 2019/731
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/04/2018
NUMARASI : 2017/759 E – 2018/386 K
DAVA : Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/05/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı dava dilekçesi ile, Tasfiye halindeki … Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’nin tasfiyeye girerek, tasfiye işlemlerinin 25.04.2012 tarihinde tescilinin yapılarak yasal 1 yıllık süre sonunda 29.05.2013 tarihinde sicilden silindiğini, şirket adına kayıtlı olan 2 adet aracın tasfiye sırasında unutulduğunu, şirket adına tescilli kaldığını, bu araçların satış ve devir işlemlerinin yapılmak üzere şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesi istenmiştir.
TALEP: Davalı sicil müdürlüğü, işlemlerin TTK 32. Madde ve ticaret sicil yönetmeliğinin 34. Maddesi doğrultusunda yapıldığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda bulunduğunun, davanın açılmasına neden olmadıkları için yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacaklarını, açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacının aynı zamanda tasfiye memuru ve şirket ortağı olup, dava dışı diğer ortak … yurt dışına kaçtığı ve adresinin belli olmadığının beyan edildiği, ek tasfiyesi talep edilen şirketin, %50 ortağı ve şirketi münferiden temsile yetkilinin …olup açılan davanın 675 sayılı KHK 16/3 maddesi delaletiyle 670 sayılı KHK’nın 5. Maddesi uyarınca dava şartının bulunmaması nedeniyle reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar davacı tasfiye memuru tarafından istinaf edilmiş; kararın hatalı olduğu,şirketin 29.10.2016 tarihinde yayımlanan KHK hükümleri ile tasfiye durumuna girmediğini, 20.04.2012 tarihinde şirket ortaklar kurulu tarafından alınan tasfiye kararı ile tasfiye sürecine girip 07.06.2013 tarihinde terkin edildiğini, diğer ortak … şirketi iflas konumuna getirmekle sorumlu olup, bu hususta kendisininde mağdur olduğunun, şahsi mallarını satarak şirketin borçlarını ödediğini, ancak 2 adet aracın sehven tasfiyede unutulduğunu kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: TTK’nın 547. Maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirmesi halinde ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.Dava konusu şirketin 27.03.2006 tarihinde kurularak tescil olunduğu, ortaklarının %50 oranı 200.000 er TL sermaye ile … ve …olduğu,davacının tasfiye memuru olarak görev yaptığı, ortaklar kurulunun 20.04.2012 tarihli kararının 25.04.2012 tarihinde tescil edilerek tasfiye sürecine girdiği, tasfiye sonunun 7.6.2013 tarihli karar ile alınarak 13.6.2013 tarihinde tasfiye sonlandırılarak terkin edildiği anlaşılmıştır.Yeniden ihyaya ilişkin şirket adına tescilli araçların ….ve … plakalı araçlar olduğu, dava dışı ortak … yapılan yazışmalarda mernis adresinin tesbit edilemediği, geçen nüfus bilgi kaydında yerleşim yerinin Köln-Almanya Federal Cumhuriyeti olarak belirtildiği, adı geçenin ayrıca KHK. Hükümleri doğrultusunda aranan, kaçak olduğu bilgisininde yer almadığı görülmüştür.Somut olayda mahkemenin gerekçesinde ifade edilen 675 sayılı KHK 16/3 maddesi delaletiyle 670 sayılı KHK’nın 5. Maddesi gereğince dava şartının bulunmadığı belirtilmiş ise de; 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16/1 maddesinde düzenlenen ” 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen alağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde karar nameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/08/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/08/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. Maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilir demektedir.Anılan şirket hakkında dosyada gerek şirketin tasfiyesine, gerekse ulaşılamayan ortağa ilişkin 675 sayılı KHK’nın16/1 maddesi gereğince işlem yapıldığına dair bir dayanağın olmadığı, olmasının da mümkün olmadığı zira şirketin olağanüstü hal döneminden çok evvel önce tasfiyeye girip terkin edildiği , davacının ihya istemekte hukuki yararı bulunduğu ,halen var olmayan şirket üzerine 2 kayıtlı araç bulunduğu mahkemenin red gerekçesinin yerinde bulunmadığı istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden ihyası istenen şirketin 2 adet aracının tasfiyesi ile sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye memuru olarak davacının atanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/04/2018 tarih 2017/759 Esas 2018/386 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;”İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil no ile kayıtlı tasfiye halinde … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin tüzel kişiliğinin ,şirket adına kayıtlı bulunan … ve …plakalı araçların tasfiyesi ile sınırlı olmak kaydıyla ihyasına, tasfiye memuru olarak … atanmasına,”İlk derece yargılamasına ilişkin olarak; 31,40-TL peşin harcın karar harcına mahsubuna ,bakiye 13-TL harcın davacıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına. Davacı yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına .İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerine yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 28.05.2019