Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1241 E. 2018/1491 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1213
KARAR NO : 2018/1545
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2018
NUMARASI : 2017/734 E.-2018/80 K.
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/12/2018
İlk derece mahkemesince davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin serbest meslek erbabı avukat olarak faaliyet gösterdiğini, 27/07/2017 tarihinde etkili olan fırtına ve şiddetli yağış sonrası müvekkilinin işyerinin bodrum katında yer alan arşivini su bastığını, arşivde bulunan serbest meslek kazanç defterleri ile alış faturalarının zayii olduğunu, 213 sayılı VUK 172 maddesi uyarınca müvekkilinin defter tutma zorunluluğunun olduğunu, aynı yasanın 253.maddesi uyarınca defter tutma zorunluluğu olanların defterlerini belirli bir süreyle muhafaza etmeleri gerektiğini, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği uyarınca 213 sayılı VUK’nun 13.maddesinde belirtilen mücbir sebep hali nedeniyle defter ve belgelerin zayi olduğunu TTK’nun 82.maddesine uygun olarak ispat eden mükelleflerin iade taleplerinin yerine getirileceğini, su basması afetinin de VUK 13.maddesinde sayılan mücbir sebep hallerinden olduğunu, müvekkilinin bu defter ve belgeler nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu olduğunu ileri sürerek TTK’nun 82/7 maddesi uyarınca zayii belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın, serbest meslek erbabı avukat olarak faliyet gösterilen işyerinde bulunan 2005-2006-2007-2008-2009 ait serbest meslek kazanç defteri ve 2006-2007-2008-2009 yılı alış faturalarının su baskını sonucu zayi olması nedeniyle zayi belgesi istemine ilişkin olduğu, TTK’nun 82.maddesine göre zayi belgesi verilebilmesi için davanın tacirler tarafından açılması gerektiği, avukatlık mesleğinin tacir niteliğini taşımadığı, bu nedenle tacir olmayan kişiler tarafından zayi belgesi istemiyle dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1- 213 sayılı VUK 172 maddesi uyarınca müvekkilinin defter tutma zorunluluğunun olduğunu, yani defter tutmaya mecbur bırakılan kişilerin tacirlerle sınırlandırılmadığını, aynı yasanın 253.maddesi uyarınca defter tutma zorunluluğu olanların defterlerini belirli bir süreyle muhafaza etmeleri gerektiğini, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği uyarınca 213 sayılı VUK’nun 13.maddesinde belirtilen mücbir sebep hali nedeniyle defter ve belgelerin zayi olduğunu TTK’nun 82.maddesine uygun olarak ispat eden mükelleflerin iade taleplerinin iade talebi ile igili alış ve giderlere ait KDV’nin satıcılar tarafından ilgili dönem beyanlarına dahil edilip ödendiğinin ispatına bağlı olarak yerine getirileceğini, su basması afetinin de VUK 13.maddesinde sayılan mücbir sebep hallerinden olduğunu, müvekkilinin bu defter ve belgeler nedeniyle hukuki ve cezai sorumluluğu olduğunu,
2- Mahkemenin MK 1.maddesi uyarınca kıyasen hüküm vermesi gerektiğini,
3- Çeşitli mahkemelerce avukat olan diğer müvekkilerince açılan aynı nitelikteki davaların kabul edildiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nun 82/7 maddesi uyarınca zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
TTK’nun 82/7 maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” düzenlemesini içermektedir.
Somut olayda, davacı avukat olup su baskını nedeniyle zayii olan serbest meslek kazanç defterleri ile alış faturalarına ilişkin olarak zayii belgesi verilmesini talep etmiştir. Oysa yukarıda belirtilen yasa hükmünde, iş bu davanın ancak tacir sıfatını haiz olanlar tarafından açılabileceği açıkça belirtilmiştir. Avukat olan davacının talebinin TTK’nun 82/7 maddesine dayalı olmasına ve tacir sıfatının bulunmamasına göre bu davayı açma hakkı olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları da bu yöndedir.
Dolayısıyla ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362(1).ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 06/12/2018