Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1236 E. 2020/308 K. 12.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1236
KARAR NO : 2020/308
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2018
NUMARASI : 2016/1361 Esas- 2018/270 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/03/2020
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, müvekkili ile davalı … arasında akdedilen mal satış sözleşmesi uyarınca teminat olarak bir çekin davalıya verildiğini, ancak davalının malları temin edememesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, bu nedenle teminat çekinin bedelsiz kaldığını ileri sürerek söz konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 02.08.2017 tarihli dilekçesi ile, yargılama sırasında dava konusu çekin davalı … tarafından … Bankası’na verildiğinin öğrenildiğini belirterek … Bankası A.Ş.’nin davalı yanında davaya dahil edilmesni istemiştir. İlk derece mahkemesinin 06.09.2017 tarihli ara kararı ile, davacı tarafa HMK 125.m. uyarınca seçimlik hakkını kullanması için süre verilmesi üzerine, davacı vekili 05.10.2017 tarihli dilekçesi ile, davaya dava konusunu devralmış olan banka aleyhine devam edilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 27.02.2018 tarihli dilekçesinde ise, davaya her iki davalı aleyhine devam edilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
CEVAP: Davalı…Ticaret yasal sürede davaya cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasında dava konusu çeki davacıdan teminat amacıyla aldığını, herhangi bir mal alışverişleri olmaması nedeniyle teminatın karşılıksız kaldığını, ancak kendisinin çeki bankaya teminat amacıyla sunduğunu ve kullandığını beyan etmiştir. Davaya dahil edilen banka vekili, dava konusu çekin kredi müşterisi olan davalı … tarafından ciro edilerek kredi borcuna mahsup edilmek üzere teslim edildiğini, davacının şahsi defilerini iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının davasını yargılama sırasında dava konusu çeki devralan … Bankasına yönelttiği ve bu kapsamda talep gereği işlem yapıldığı, davalı bankanın 3. kişi konumunda olduğu ve davaya konu çekin teminat amacıyla verildiği yönündeki şahsi definin bankaya yöneltilemeyeceği, bankanın kötüniyetli olduğu hususunda ispat yükünün davacıda olmasına rağmen bu hususun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Davalı bankanın basiretli bir tacir gibi davranıp çekin teminat çeki olup olmadığını araştırması gerektiğini, bankanın çeki aldığında keşideci olan müvekkilini aramadığını, dolayısıyla bankanın kötüniyetli olduğunu,2-Ayrıca davalı … 2 adet taşınmazının banka lehine teminat olarak gösterildiğini, buna rağmen bankanın çek bedelini tahsil etmek istemesinin kötüniyetli olduğunu gösterdiğini belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, teminat olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı ileri sürülen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Dosya kapsamında mevcut deliller incelendiğinde, … Bankası’nın davacı ile davalı … hakkında dava konusu çeke dayalı olarak 14.04.2016 tarihinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davacıya (iş bu dava açılmadan önce) 13.10.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 18.10.2016 tarihinde takibin iptali talebiyle icra hukuk mahkemesine dava açtığı ve davanın reddedildiği anlaşılmıştır. Salt dava konusu çekin davalı … tarafından … Bankası A.Ş.’ne ciro edilmiş olması nedeniyle dava konusunun devri söz konusu olmayacağından HMK 125.m. koşulları oluşmadığı gibi, davacının iş bu davayı açarken çekin bankaya ciro edildiğini biliyor olması nedeniyle HMK 124/3-4 m. koşullarının oluşmadığı da açıktır. Taraf teşkili dava şartı olduğundan re’sen dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Bu durumda ilk derece mahkemesince davacının taraf eklenmesi veya taraf değişikliği taleplerinin reddi ile sadece davalı … hakkında açılan dava ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken, hakkında usulüne uygun bir dava açılmayan … Bankası A.Ş.’nin de davalı kabul edilerek hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin esasa yönelik istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)a-4 m. uyarınca hükmün kaldırılmasına ve yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/03/2018 tarihli 2016/1361 Esas 2018/270 Karar sayılı hükmünün HMK 353(1)1-4 m. gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafça yatırılan 35,90- TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 12/03/2020