Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1218 E. 2020/239 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1218
KARAR NO: 2020/239
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2018
NUMARASI: 2017/551 Esas- 2018/230 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/02/2020
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, dava dışı … isimli işyerinin tadilat ve dekorasyon işini üstlenen davalının elektrik tesisatı malzeme alımı ve işçiliği ile ilgili olarak müvekkili ile anlaştığını, bu işe ilişkin olarak 11.11.2016 tarihinde 990-TL avans ödemesi yaptığını, iş karşılığı düzenlenen 8.401,30-TL bedelli faturanın davalıya tebliğ edildiğini, ancak davalının bakiye 7.411,30-TL borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacı tarafça sözü edilen … isimli firmanın marangozluk ve dekorasyon işlerini müvekkilinin yetkilisi olduğu … Ltd. Şti.’nin yaptığını, davacının da söz konusu yerin bir kısım elektrik işlerini yaptığını, ancak bu işlerin yapılmasının ne müvekkili ne de yetkilisi olduğu şirket tarafından talep edildiğini, davacının işleri … firmasının isteği üzerine yaptığını savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı tarafın akdi ilişkiyi ve borcu inkarı, dosyaya taraflar arasında yapılmış sözleşme,protokol vs sunulmaması, davalının oğlu tarafından davacı tarafa yapılan havalenin herhangi bir açıklama içermemesi dikkate alındığında, iddiasını ispat ile yükümlü olan davacının taraflar arasında akdi ilişkinin varlığını ve bu ilişki kapsamına takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine, davalını kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; keşif ve bilirkişi incelemesi taleplerinin dikkate alınmadığını, ayrıca işin yapıldığı işyeri sahibinin bilgisine başvurulması gerektiğini, maddi vakıayla ilgili tanık dinletme taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini, ödemeyi yapan davalının oğlunun da dinlenilmesi gerektiğini, ayrıca davalının isticvabı gerektiğini belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, davacı ile akdi ilişkisi olmadığını, kendisinin yetkilisi olduğu dava dışı şirketin dava dışı … firması için marangozluk işleri yaptığını, davacının da aynı firma için elektrik tesisatı işi yaptığını ve işin bedelini o firmadan talep etmesi gerektiğini savunmuştur. Kural olarak malın veya hizmetin teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dava konusu fatura irsaliyeli olarak düzenlenmiş ise de teslim alan kısm boş olup, davacı malın ve hizmetin teslimine ilişkin herhangi bir belge sunmamıştır. Öte yandan davacı işin başında davalı tarafından kendisine avans ödemesi yapıldığını ileri sürmüş ise de, ödeme dekontu ve dosya kapsamı incelendiğinde ödemenin davalı tarafından davacıya yapılan bir ödeme değil, davalının oğlu tarafından davacının babası olduğu kabul edilen şahsa yapılan bir ödeme olduğu ve herhangi bir açıklama içermediği görülmüştür. Bununla birlikte davalı taraf işin yapılmadığı yönünde bir savunmada bulunmamış, işin davacı tarafından kendisinin talebi değil dava dışı firmanın talebi üzerine ve bu firma için yapıldığını savunmuş olup, bu durumda söz konusu işyerinde keşif yapılmasının da sonuca bir etkisinin olmayacağı açıktır. Ayrıca mal ve hizmet tesliminin salt tanık beyanı ile ispatı mümkün olmadığından, davacının tanık dinletme talebi de yerinde görülmemiştir. O halde ilk derece mahkemesince ispatlanamayan davanın reddi yönünde verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL nin mahsubu ile bakiye 18,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362(1).a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 20/02/2020