Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1194 E. 2019/1165 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1194
KARAR NO : 2019/1165
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2018
NUMARASI : 2017/29 E.- 2018/245 K.
DAVA : Menfi Tespit-İstirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/09/2019
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, istinaf incelemesi HMK’nın 356. maddesi uyarınca duruşmalı olarak yapılıp, düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen 13.10.2016 tarihli anlaşma gereğince davalının müvekkili için ofis mobilyası üretip teslim edeceğini, buna karşılık müvekkilinin davalıya 2.000-TL nakit ödeme yaptığını ve 28.02.2017 tarihli 5.000-TL bedelli bir çek verdiğini, ancak davalı mobilyaları 15 gün içinde teslim etmeyi taahhüt ettiği halde 20 gün geçmiş olmasına rağmen teslim etmediğini, davalı şirket yetkilisi 02.12.2016 tarihinde nakit ödenen tutarı ve çeki iade edeceğini belirttiği halde iade edilmediğini, bu nedenle davalıya 21.12.2016 tarihli bir ihtarname de gönderildiği halde olumlu sonuç alınamadığını ileri sürerek nakit ödenen 2.000-TL’nin iadesine ve 5.000-TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ispat yükü kendisinde olan davacı tarafın bedelsizlik iddiasını yazılı belgeyle kanıtlamak zorunda olduğu, çek ödeme vasıtası olup mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerektiği, bu karinenin aksinin yani çekin verilip karşılığında mal alınmadığı iddiasının ise ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalıya gönderilen ihtarnamenin yazılı delil hükmünde olduğunu, zira davalının bu ihtarnameye itiraz etmediğini, davalının bu davaya da iştirak etmediğini, müvekkilinin ticari defterlerinin de incelenmediğini, müvekkilinin davasını delillerle ispat etmiş olduğunu belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, mal alımına karşılık avans olarak verilen nakit ödemenin iadesi ve avans olarak verilip bedelsiz kalan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı, taraflar arasında yapılan 13.10.2016 tarihli anlaşma gereğince davalının müvekkili için ofis mobilyaları üretip teslim edeceğini, kendisinin de buna karşılık 2.000-TL nakit ödeme yaptığını ve 5.000-TL bedelli 28.02.2017 tarihli bir çek düzenleyerek verdiğini, ancak davalı mobilyaları teslim etmediği gibi nakit ödenen tutarla çeki de iade etmediğini ileri sürmüştür. Satış sözleşmesinde tarafların edimlerini aksine anlaşma olmadığı takdirde, aynı anda ifa etmeleri kural olduğundan, peşin satış karinesi uyarınca davacının nakit ödemenin ve çekin avans niteliğinde verildiğini ve karşılığında mal teslim edilmediğini yazılı delille kanıtlaması gerekir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 18.09.2017 tarihli 2016/10462 E., 2017/5933 K. sayılı emsal kararı).Bu kapsamda davacı tarafça dosyaya sunulan 13.10.2016 tarihli tediye makbuzları incelendiğinde, davalı şirketin 2013 yılı ve sonrası itibariyle münferiden yetkilisi olan … tarafından düzenlendiği, özellikle makbuzların bir tanesinde 2.000-TL nakit ödeme ve dava konusu çeke ilişkin bilgilerin yer aldığı, üst kısmında ise “Mobilyacı …. Ofis Kapora, Şubata Çek Kesilecek 5.000-TL” ifadesinin yer aldığı görülmüştür. Bu makbuzun geçerli olduğunun ve içeriğinin doğru olduğunun kabulü halinde, davacının avans iddiasını ispat ettiğinin kabulü gerekecektir. İlk derece mahkemesince bu tahsilat makbuzuna ilişkin bir değerlendirme yapılmamış olduğundan, istinaf incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ve bu makbuza ilişkin olarak davalı şirketin isticvabına karar verilmiştir. Davalıya gönderilen isticvap davetiyesi üzerine davalı şirket yetkilisi 25.09.2019 tarihli duruşmaya katılarak, davacı taraf ile bir alışverişe giriştiklerinin, davacıdan nakit parayla çek aldığının doğru olduğunu, kendisine gösterilen 13/10/2016 tarihli tediye makbuzundaki imzaya da bir itirazının olmadığını, işlerinin bozulması nedeniyle geriye ödeme yapamadığını, borca bir itirazı olmadığını, davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. Davalı HMK 308 m. uyarınca bu kabul beyanı ile davacının talep sonucuna muvafakat etmiş olduğundan, davanın kabul nedeniyle kabulünün gerektiği açıktır. Öte yandan dava konusu çekin son hali görülemediğinden dosyamız tarafları dışında tarafı olup olmadığı anlaşılamamış olup, bu durumda çekin iptali talebi yerinde görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvusunun kabulü ile, HMK.’nın 356., 353(1)b-3 maddesi gereği hükmün kaldırılmasına ve davanın kabulüne yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/03/2018 tarihli 2017/29 E., 2018/245 K. sayılı hükmünün HMK’nun 356., 353(1)b-3 m. uyarınca KALDIRILMASINA;“Davanın KABULÜNE;a)2.000-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, b)Davacının dava konusu … Bankası A.Ş. Avcılar Şubesi’ne ait keşidecisi … Ltd. Şti. olan … nolu 28.02.2017 tarihli 5.000-TL bedelli çek nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, çekin iptali talebi yerinde görülmediğinden REDDİNE,”İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak;”Alınması gereken 478,17- TL harçtan 119,55-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 358,62-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından ödenen toplam 119,55-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,Davacı tarafından ödenen 36- TL ilk dava gideri, 73,50- TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 109,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 2.725- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, istinaf başvuru harcı olarak yatırılan 98,10- TL’nin hazineye irad kaydına,Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 174,50- TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dairemizde birden fazla duruşma yapılmış olması nedeniyle davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 2.725- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Dair verilen karar davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, oybirliği ile HMK’nun 362(1).a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 25.09.2019