Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1176 E. 2018/919 K. 13.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1176
KARAR NO : 2018/919
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/04/2018
NUMARASI : 2018/323 D.İş 2018/335 Karar
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/07/2018 (13/07/2018 yazım tarihli)
İlk Derece Mahkemesince verilen 02/04/2018 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN:Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği aleyhine tedbir talep edilen…A.Ş. ye …i Bankası A.Ş.’den verilme 26.02.2015 tarihli 215.000-TL tutarlı banka teminat mektubu verildiğini, müvekkilinin tedbir talep edilen şirketin bayiiliğini yaptığını karşı tarafa bayilik yaptığı dönemde müşteriler kazandırdığını, taraflar arasında akdedilen sonlandırma ve ibraname başlıklı protokolün tehdit, aldatma, gabin unsuru altında gerçekleştiğini geçersiz olduğunu, teminat mektubunun nakde çevrilmesi ihtimali olduğunu müvekkilinin nakde çevrilme halinde zor durumda kalacağını mağdur olacağını belirterek HMK 390. madde şartlarının oluştuğunu, sonlandırma protokolünün HMK 27. maddesindeki genel ahlaka aykırı olduğundan geçersiz olduğunu, belirterek 26/05/2015 Tarihli 102910000162 Sayılı, 215.000-TL bedelli kesin teminat mektubunun nakde çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,taraflar arasındaki sözleşmelere konu yükümlülüklerin yerine getirilmesinin teminatını teşkil etmek üzere düzenlenmiş teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesine ilişkin olduğunu, talep eden tarafın iddia ettiği “sözleşmenin haksız olarak feshedildiği” hususu yargılamayı gerektirdiğini, ayrıca teminat mektupları sebep-sonuç ilişkinden ari olup ihtiyati tedbire taraf olmayan banka tarafından muhataba ödenmek zorunda olunan kıymetli evrak olduğunu, taraflar arasındaki ilişki bankayı bağlamayacağından tedbir istemi yerinde olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili, “sonlandırma ve ibraname protokolünün üzerinden 10 ay geçmesine rağmen karşı tarafın teminat mektubunu halen uhdesinde tuttuğunu, tedbir kararının bankalar yönünden bağlayıcı olduğunu alınan tedbir kararını bankaların koşulsuz olarak uyguladıklarını, İstanbul 16. Hukuk Dairesinin bu gibi benzer ihtilaflarla ilgili olarak tedbir kararı verdiğini bu konuda çok sayıda emsal bulunduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak tedbire konu, 26/05/2015 Tarihli 102910000162 Sayılı, 215.000,-TL bedelli kesin teminat mektubunun nakde çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK 390.(1) Maddesine göre ihtiyati tedbir dava açıldıktan sonra ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir.
Somut olayda davacı vekilinin taraf ve konusu aynı olan taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin iptali ve tazminat istemli olarak İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/284 E sayılı dosyası ile davasını açtığı bu davadada 26.02.2015 tarih ve 215.000-TL tutarındaki banka kesin teminat mektubu bedelinin tedbiren nakte çevrilmesinin önlenmesinin talep edildiği, mahkemece ihtiyati tedbir talebi ile ilgili olarak 04.04.2018 tarihli tensip tutanağının 10. maddesine göre, tedbir talebinin kabulü ile dava değerinin %15 oranında teminat karşılığı davaya konu teminat mektubunun tahsilinin yargılama sonuna kadar durdurulmasına karar verildiği karara karşı aleyhine ihtiyati tedbir talep davalı vekili karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu, başvuru üzerine Dairemizin 2018/1254 E ve 2018/885 K sayılı ilamı ile HMK 394. Maddesine göre, ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz yoluna gidilmeden istinaf yoluna başvurulduğu , başvurunun HMK 341/1 maddesine göre inceleme imkanı olmadığı, ancak esasen ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir kararına ilişkin teminat yatırmaması nedeniyle başvuru tarihi itibariyle tedbir kararının kendiliğinden kalktığı gerekçesi ile istinaf başvurusu konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği kayıtlardan anlaşılmıştır.
Somut olayda, ihtiyati tedbir talep eden davacının aynı nedenle esas hakkındaki davasını İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2018/284 E sayılı dosyası ile açtığı, bu davada aynı nedene dayalı olarak tedbir talebinde bulunduğu, HMK 390(1). maddesine göre, dava açılmış olmakla tedbir konusunda karar verme görev ve yetkisinin esas davanın açıldığı mahkemeye ait olduğu anlaşılmakla başka bir mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden davacı vekilinin kararın istinaf incelemesi neticesi kaldırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemi hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Alacaklı vekilinin konusu bulunmayan istinaf başvurusu hakkında bir KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istinaf yoluna başvuran alacaklı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi. 13/07/2018