Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1144 E. 2018/878 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1144
KARAR NO : 2018/878
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/01/2018 (Ara Karar)
NUMARASI : 2018/88
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/07/2018
İlk derece mahkemesince verilen 23/01/2018 tarihli ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Esas dava, keşidecisi davacı, lehdarı davalı, muhatabı … Bankası Körfez/Kocaeli Şubesi olan 10/02/2018 tarihli 42.500 USD bedelli … no.lu çek ile 08/03/2018 tarihli 23.000 USD bedelli 8500113 no.lu çekin bedelsizliğine dayalı menfi tespit davası olup, istinafa konu olan talep açısından ise çeklerin ödenmesinin durdurulması ve ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talep edilmiştir.
CEVAP: Davada cevap alınmadan istinafa konu karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, 23/01/2018 tarihli dosya üzerinden verilen ara karar ile çekin bir ödeme vasıtası olduğu, teminat olarak verildiği ve karşılığı olan edimin yerine getirilmediğini ispat yükünün davacı tarafa ait olduğu, Borçlar Kanunu’na göre edimlerin aynı anda yerine getirilmesinin asıl olduğu, davacı tarafın çeklerin teminat olarak verildiğini ispata yönelik yazılı bir delil sunmadığı bu durumun ispat yönünden yargılamayı gerektirdiği, mahkemece yeterli kanaat oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin HMK 396 uyarınca yeni delil sunumu nedeniyle ihtiyati tedbir kararının değiştirilmesi yönündeki 30/01/2018 tarihli dilekçesi mahkemece verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı olmadığı gerekçesiyle istinaf dilekçesi olarak kabul edilmiş ve 07/02/2018 tarihli ara karar ile davacı vekiline istinaf harçlarını yatırması hususunda kesin süre verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, mahkemenin gerekçesinin hukuka aykırı olduğu, davacının davalı ile Türkiye’den yurt dışına inşaat malzemeleri taşınması hususunda anlaşma yapıldığını, karşılığının dava konusu çeklerle ödendiğini fakat davalının edimini yerine getirmediğini, mahkemenin kararının değiştirilmesi yönünde taleplerinin hukuka aykırı olarak değerlendirilmeden istinaf dilekçesi olarak kabul edildiği, davacının davayı açmada hukuki menfaatinin olduğu gerekirse %100 teminatı yatırmaya hazır olduklarını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava İİK 72. maddeye göre menfi tespit davasıdır. Davacı verdiği çeklerin karşılığını alamadığını öne sürerek bedelsizlik nedeniyle borçlu olmadığını öne sürmekte bu bağlamda İİK 72/2 kapsamında icra takibinden önce ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmektedir.
Dava yargılamayı gerektirmekle birlikte (Bütün davalar esasen yargılamayı gerektirir) davanın tarafları arasında geçerli olmak üzere ihtiyati tedbir kararı verilip verilmemesi dosya kapsamına göre değerlendirilecektir. Bir şirketin verdiği çeklerin karşılığında alması gereken edimi almadığının ispatı ticari defter ve kayıtların incelenmesini gerektirmektedir. Davalının çeklerin bedeli kadar fatura düzenlediği görülmektedir. Karine davalı yararına olup çeklerin avans olarak verildiğini ispat yükü davacı üzerindedir.
Sonuç olarak mahkemenin vermiş olduğu 23/01/2018 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararına karşı davacının vermiş olduğu 30/01/2018 tarihli dilekçesi ihtiyati tedbir kararı verilmesi yönünde yeni bir talep olarak değerlendirilebilecek nitelik taşımakla birlikte harcı yatırıldığından dilekçe kararın istinafı olarak kabul edilmiş olup, İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için HMK’nın 390/3. Maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden taraf davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Davalının düzenlediği fatura karşısında davacının haklılığını yaklaşık olarak ispat ettiğini kabul etmek hukuken mümkün görülmemektedir. Zaten dava konusu çeklerin lehdarı davalıdır. Lehdarın keşideci adına düzenlediği verdiği fatura sebepten mücerret çekin taraflar arasındaki verilmesine yol açan esas ilişkiyi göstermekle birlikte davalı lehdarın edimini yerine getirip getirmediği konusunda bir ispat niteliği taşımamaktadır. Sonuç olarak ilk derece mahkeme kararı usul ve yasaya, dosya içeriğine uygun olup istinaf nedenleri yerinde olmadığından başvurunun reddi doğrultusunda aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/07/2018