Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1100 E. 2020/319 K. 12.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1100
KARAR NO : 2020/319
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/11/2017
NUMARASI : 2014/1093 Esas 2017/1229 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/03/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket …. San.ve Tic.A.Ş. ile … San.ve Tic.Ltd.Şti. arasında 20.02.2012 tarihinde imzalanan sözleşme ile Aydın-Germencik Jeotermal santralinde kuyulardan çıkan ortalama 160 c ve 170 c sıcak suyun debisinin ölçülmesi için … Marka, … tipi değişik çaplarda 18 adet manyetik debimetre satın aldığını, 23.05.2012 tarihinde müvekkil şirkete teslim edildiğini, 6 adedinin arıza yaptığını, bu debimetrelerin arızalı olan 000002640 stok kodlu 4 adet ve 000002642 stok kodlu 2 adet olmak üzere arızalı olan ve tamiri mümkün olmayan 6 adet debimetrenin davalı şirkete teslim edilerek satış bedeli olan 35.758- euronun 23.05.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete ödenmesine, her türlü talep haklarının saklı kalmak şartıyla karar verilmesini dava ve talep etmişlerdir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirket ile müvekkili şirket arasında dava konusu cihazların satımı ile ilgili olarak 20/02/2012 tarihinde sözleşme imzalandığını, imzalanan sözleşmece akış ölçülerinin 180- C sıcaklığa kadar çalışacağının taahhüt edildiğini, imzalanan sözleşmede satış işleminin … ambarına teslim olarak gerçekleştiğini, mekanik ve elektriksel montaj yine davacı şirketin kendisi tarafından gerçekleştiğini, arıza öncesinde davacı şirketin danışman firmasının yapmış olduğu inceleme raporlarındaki sonuçlar cihazın mutlak suretle 180 -C’nin üzerindeki sıcaklıklara maruz kaldığını doğruladığını, bu nedenle davacının açmış olduğu hukuki dayanaktan yoksun soyut iddialardan oluşan mesnetsiz davasının reddine karar karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; üretim hatasının veya montaj hatasının varlığını ispat etme yükümlülüğü davacıya ait olduğu, davacının bu davada alınan teknik raporlarla bunu ispat edemediği, arızanın kullanım hatasından mı üretim /montaj hatasından mı olduğunun belirsiz olduğu, debimetrelerin teknik şartnamenin hangi maddesine aykırı imal edildiği veya yüklenicinin dayanak şartnamedeki hangi taahhüdünün yerine getirilmediğinin açık olarak ortaya konması gerektiğini, ispat yükünün davacıda olduğunu, gelinen aşama itibariyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece debimetrelerin arızalı olduğunun tespiti yapılmış olunmasına rağmen eksik inceleme sonucu davanın reddine karar verildiğini, belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulması yoluna gidilmeden hatalı karar verildiğini, Yargıtay’ın, ayıbın niteliğini saptaması gerektiğine ve yetersiz rapor halinde ek rapor alınması, bunun da yetersiz olması halinde yeni bir heyet oluşturarak hükme esas alınabilecek bilirkişi raporu alınması gerektiğine hükmettiğini, davalının ikrar niteliğinde olan mail yazışmalarının 02/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda da dile getirilmesine rağmen mahkemece dikkate alınmadığını, maillerde, davalı tarafından dava konusu ürünlerin arızalı olduğunun kabul edildiğini ve iade alınacağının belirtildiğini, davalının iddialarının bilirkişi raporlarında çürütülmesine rağmen mahkemece gözardı edildiğini, hatalı montaj veya basınç farkından dolayı ürünler arızalanmış olsaydı bu hususun cihazların devreye alınması sırasında ortaya çıkacağının aşikar olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava; satın alınan ve ayıplı olduğu idia edilen 6 adet manyetik debimetre için ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. 6098 sayılı TBK’nın satım sözleşmesinde alıcının seçimlik hakları başlıklı TBK.nun 227. maddesinde; “satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı; 1-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, 2-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, 3-Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, 4- İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme, Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” hükmü düzenlenmiştir.Tacirler arası satış sözleşmelerinde 6102 sayılı TTK’nun 23. maddesi ile, bu madde yollamasıyla 6098 sayılı TBK’nun satış sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanacaktır. Gizli ayıp yani kullanımla ortaya çıkan bir ayıp söz konusu olduğundan ayıp ihbar süreleri bakımından TBK’nun 223. maddeleri hükümleri dikkate alınacaktır. Taraflar arasında 18 adet akış ölçer(debi metre)satımı konusunda 20.02.2012 tarihinde sözleşmesi imzalandığı hususu ihtilafsızdır. Mahkeme sözleşmeyi imalat ve montaj edimini içermesi nedeniyle eser sözleşmesi olarak değerlendirmiş ise de sözleşme içeriğinde davalının montaj edimi bulunmadığı gibi ürün özelliklerinin davalı satıcı tarafından bildirildiğinden aradaki ticari ilişki nitelikli satış olarak kabulü gerekmiştir. Sözleşmeye konu 18 adet debi metre 23.05.2012 tarihinde davalı şirket tarafından davacıya teslim edilmiş ve ürünler teslimden itibaren 24 ay süre ile garanti kapsamına alınmıştır. Davacı davaya konu 6 adet debi- metrenin ayıplı olduğunu ve davalının ürünlerin değişimini kabul ettiğini iddia etmektedir. Taraflar arasındaki e-posta yazışmaları içeriklerinden davalının yeni teklifinin kabul edilmesi halinde ürünlerin ürün satış fiyatı üzerinden iade alınmasını kabul ettiği görülmüş olup,davalı beyanı ayıp nedeniyle ürünün iadesini kabul niteliğinde olmayıp bu anlama gelmeyeceği de açıktır. Davacı ürünlerin arızasının için ayıp ihbarında bulunmuş, mahkemece teknik bilirkişi tarafından yaptırılan incelemede debimetrelerin alın kısımlarında montaj esnasında olabileceği düşünülen yırtılmalar bulunduğunu, iç kısımlarda büzülme kabarma deformasyonu bağlı yüzeyden kalkmalar niteliğindeki hasarın bölgesel olması nedeni ile sıcaklık farkından kaynaklanmadığı tespit edilmiş yine bu tür hasarların basınç değişiminden kaynaklanabileceğini bu durumda da debimetrelerin bağlanma şekline önünde bir kontrol valfı’nın bulunup bulunmamasına bağlanabileceği belirtilmiştir.Bilirkişi raporundan hasarın debimetrelerdeki hasarın oluşumunda yapılan montajın etkili olduğu anlaşılmaktadır. Davaya konu debimetrelerin montajı ve devreye alınması sözleşme uyarınca davalının edimi kapsamında olmayıp, davacı debimetrelerin arızalandığı tarihte montajın usulüne uygun yapıldığı ve kontrol valfi bulunduğu yönünde yerinde tespit yaptırmamıştır. Buna göre davacı davaya konu debimetrelerin montajı ve devreye alınmasının davalı tarafından yapıldığı ya da ürünlerin montajının usulüne uygun olarak yaptırıldığını ve ürünlerde meydana gelen arızanın üretimden kaynaklı açık ya da gizli ayıp ayıptan kaynaklandığını dosya kapsamında usulüne uygun deliller ile ispatlamadığından reddi yerine yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Bununla birlikte ,gerekçe düzeltildiğinden hükmün kaldırılarak yeniden hüküm verilmesini gerektirdiğinden dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353(1)b-2 uyarınca hükmün kaldırılmasına,davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1093 Esas-2017/1229 Karar sayılı ve 09/11/2017 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın REDDİNE” İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak ; Alınması gerekli 54,40 TL harcın ; davacı tarafından peşin yatırılan 1.707,75-TL harçtan mahsubu ile fazla olan 1.653,35-TL’nin davacıya iadesine,Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, Davalı vekili için takdir olunan 10.750 -TLnispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine, ” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.12/03/2020