Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1069 E. 2018/909 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1069
KARAR NO : 2018/909
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2015/53 D.İş 2018/75 Karar
TARİH : 14/03/2018 Tarihli Ek Karar
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/07/2018 (13/07/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen 14/03/2018 tarihli ek kararın muteriz vekilince istinafı üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP-SÜREÇ: Alacaklı tarafın, taraflar arasındaki 24 Ocak 2015 tarihli hisse devir sözleşmesini esas alarak borçlu konumundaki … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlattığı, itiraz üzerine takibin durmasına karşı alacaklı tarafın itirazın iptalini temin yönünde Milletlerarası Ticaret Odası Milletlararası Tahkim Divanı’na başvurduğu, 21 Aralık 2017 tarihinde ICC 22000/ZF/AYZ başlıklı tek hakem tarafından verilen nihai karar üzerine alacaklıların 12 Ocak 2018 tarihli başvurusu üzerine İstanbul 10. ATM’nin 19/01/2018 tarih ve 2018/53 E-2018/75 K D.İş sayılı karar ile 9.024.946,37 TL alacak üzerinden ihtiyati haciz talebi kabul edilmiş, 5.371.932,08- TL alacağın ise muaccel olmadığı gerekçesiyle talep reddedilmiştir.
İTİRAZ:Muteriz borçlu vekili ihtiyati haciz talep edenler ile 24/01/2015 tarihinde hisse alım satım sözleşmesi uyarınca itiraz edenin, adı geçen şahısların .. ..AŞ’deki hisselerinin tamamını 39 milyon TL bedelle satın aldığını,satış bedelinin yarısını 10 Şubat 2015 tarihinde alacaklılara ve dava dışı …’a ödediğini, tarafların, alacaklıların da belirttiği gibi bakiye tutarın 2016,2017 ve 2018 yıllarında 3 taksitte ödenmesi konusunda anlaştıklarını, şirketin mali durumunun, alacaklıların taahhüt ettiği gibi olmadığını ve hisse devri bedelinin olması gerekenden fazla hesaplandığının tespit edildiğini, sonuç olarak itiraz edenin, alacaklılara ayıp definde bulunarak bakiye hisse devir bedelini ödemediğini, bunun üzerine alacaklıların İst. …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve ..AŞ tarafından itiraz üzerine takibin durduğunu, sözleşme uyarınca itiraz eden ..AŞ tarafından alacaklılar ve dava dışı şahısa karşı MTO da tahkim yargılaması başlattığını, tahkim sonucunda verilen nihai hakem kararı ile alacaklıların bazı taleplerinin kabul edildiğini, nihai hakem kararının kamu düzenine aykırılıklar içerdiğinden İst. Anadolu 1.ATMnin 2018/144 esas sayılı dosyası ile iptal davası açıldığını, mahkemenin ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili ve görevli olmadığını, yetkili mahkemelerin talep tarihindeki yerleşim yeri mahkemesi olan İst.Anadolu Mahkemeleri olduğunu, nihai hakem kararının hali hazırda icra edilebilir olmadığını beyanla ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İTİRAZA YANIT: Alacaklılar vekili , borçlunun Sarıyer’deki adresini fiili işyeri olarak halen kullanması, uyuşmazlığa esas hisse satım sözleşmesinin mahkemenin yargı çevresine giren yerde akdedilmiş ve ifa edilmiş olması, bizzat borçlu tarafından düzenlenen teminat senetlerinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılınmış olması ve alacaklılarca başlatılan İst….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası nedeniyle İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu, borçlunun fiili iş yerinin halen Maslak’ta bulunduğunu, hakemlerin itirazın iptali davası görmeye ve icra inkar tazminatına hükmetmeye yetkili olduğunu, hakemin 10/02/2018 tarihli taksit hakkında eda değil tespit hükmü verdiğini beyanla, borçlunun tüm itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yabancı hakem kararları kesinleşmeden infaz edilemez ise de, bu hususun ihtiyati haciz kararı vermeye engel teşkil etmediği, ihtiyati haciz kararı vermenin hakem kararının infazı ve icrasından farklı hukuki işlemler olduğu, hakem kararı ile davacının davalıdan alacaklı olduğunun güçlü bir delille yaklaşık olarak ispatlandığı, alacağın talep tarihi itibariyle kabul edilen kısmının muaccel hale geldiği, red edilen kısım yönünden ise muaccel olmadığı bu sebeble kısmi kabul kararı verildiği, davacı tarafça mahkemenin yetki ve görevine de itiraz edilmişse de, MTK, HMK ve 6545 sayılı Yasanın 45.maddeleri uyarınca ihtiyati hacizde mahkemenin görevli olduğu, yine davacı tarafından yetkiye yönelik itirazda bulunulmuş ise de, davacının bizzat kendi dilekçelerinde dahi Sarıyer adresini kullandıkları,mahkemenin yargı çevresi içinde kaldığı, yetki itirazının reddi gerektiği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran muteriz vekili, itiraz sebeblerini tekrar ederek mahkemenin görevli ve yetkili olmadığını , ihtiyati haciz kararı vermeye yetecek nitelikte güçlü deliller olmadığını, borçlu şirketin merkezinin Kadıköy’de olduğu HMK 6.ya göre talep konusunda borçlunun yerleşim yerindeki mahkemenin yetkili olduğunu, borçlunun nihai hakem kararının iptali yönünde İstanbul bölge adliye mahkemesi 14. H.D de iptal davası açtığını, ihtiyati haczin tamamlayıcı merasiminin İİK 264/1–7 gün yahut İİK 264/3–1 ay içinde yapılmasının gerektiğini,ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Mahkemenin vermiş olduğu 19/01/2018 tarih ve 2018/53 D.İş esas 2018/75 D.İş karar sayılı ihtiyati haciz kararının İst. …İcra Dairesinin …esas sayılı icra dosyasında (29/01/2018 tarihinde yapılan başvuru ile) infazının sağlandığı, alacaklı tarafın ihtiyati haciz kararı alınmadan önce yaptığı İst. .. İcra Dairesinin … sayılı takibin ihtiyati haciz kararının infazının yürütüldüğü İst. … İcra Dairesinin … sayılı dosyası ile birleştirildiği anlaşılmaktadır. İhtiyati haciz kararının …İcra Dairesinde ilamsız takibe konu edilen alacağı kapsadığına göre takip mevcutken alınan ihtiyati haciz kararı yönünden 7 gün içinde yeniden takip başlatma zorunluluğu bulunmamaktadır.İhtiyati haciz kararı icra takip işlemi olmadığından takibin durmuş bulunması ihtiyati haczin uygulanmasına engel değildir.bu sebeble ihtiyati haczi tamamlayan merasimin yapılmadığına ilişkin itiraz yerinde değildir.
MTKnuna tabi olarak verilmiş bir hakem kararı sözkonusu olduğu , İhtiyati haciz kararının dayanaklarından olan Milletlerarası Ticaret Odası Milletlerarası Tahkim Divanı’nın 21 Aralık 2017 tarih ve ICC 22000/ZF/AYZ Dosya No.lu tek hakem kararının 14 Şubat 2018 tarihli ek kararı ile bazı bölümlerinin tashih edildiği anlaşılmaktadır.
Öncelikle 19/01/2018 tarihli ihtiyati haciz kararı sadece MTO Milletlerarası Tahkim Divanı’nın 21 Aralık 2017 tarih ve ICC 22000/ZF/AYZ Dosya No.lu tek hakem kararına dayanılarak verilmemiştir. İhtiyati haciz kararının (karara dayanak belgeler olarak yazılı) 24/01/2015 tarihli hisse alım satım sözleşmesi, teminat senetleri, icra takip talebi ve ödeme emri, borçlunun ödeme emrine itirazı, 21/12/2017 tarihli nihai hakem kararı ve tercümesi, hakem kararının 29/12/2017 tarihinde tebliğ evrakı)faiz oranları, TCMB kurları, Yargıtay ilamları, e-mail yazışmaları ve 08/01/2014 tarihli sicil gazetesi suretleri esas alınarak verildiği kararda yazılıdır.
6100 sayılı HMK’da tahkim yargılamasında görevli mahkeme konusunda 410 ve 439. maddelerde düzenlemeler yer almakta iken 15.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 7101 sayılı Kanun 57. maddesiyle HMK 410. madde, 60. maddesiyle de HMK 439. madde değiştirilmiştir. Ayrıca 53. madde ile 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 15. maddesinde yapılan değişiklik ve 54. madde ile bu Kanuna eklenen ek 1. madde ile de görevli mahkeme konusunda ihtiyari tahkim ve milletlerarası tahkim arasında paralellik sağlanmıştır. Kanunun 55. maddesiyle de 5235 sayılı Kanun’un 5. maddesinde değişiklik yapılmış ve iptâl davaları ticaret mahkemesinin heyet halince göreceği davalar arasından çıkarılmıştır.
Hakem kararı ile hisse devrinden kaynaklanan alacaklar için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptaline karar verilmesi nedeniyle; diğer alacak dayanakları da gösterilmek suretiyle 12/01/2018 tarihinde ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş,mahkemece 19/01/2018 tarihli ihtiyati haciz kararıyla talep kısmen kabul edilmiş , muterizin 06/02/2018 tarihli itirazı da 14/03/2018 tarihli ek karar ile reddedilmiş, İstanbul BAM 14.Hukuk Dairesinin(2018/1-1 esas-karar) ilamından anlaşıldığına göre iptal davası Bölge Adliye Mahkemesinde 19/03/2014 tarihinde açılmış bulunmaktadır.Yukarıda yazılı kronolojik sıralamaya göre ihtiyati hacze ilişkin talep ve karar süreci henüz 7101 sayılı kanunun yürürlüğünden hemen evvel gerçekleştiğinden ve iptal davası henüz açılmadan ihtiyati haciz talebinin karara bağlandığı anlaşılmakla mahkemenin görevine yönelik istinaf sebebleri yerinde bulunmamaktadır.
İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında talep edilen alacağa ilişkin olarak ihtiyati haciz kararı verildiğine 27/06/2016 tarihinde takibe itiraz eden borçlu (istinaf eden) şirketin icra dairesinin yetkisine itiraz etmediği icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği buna göre ,ihtiyati haciz kararı verilmeden evvel mahkemenin yargı alanındaki icra dairesinde takibin mevcut olduğu gözetildiğinde yetkiye itiraz etmesi yerinde görülmemiştir.
İst.BAM 14. Hukuk Dairesinde görülen iptal davası 10/05/2018 tarih ve 2018/1-1 e-k sayılı kararı ile reddedilmiştir.MTK.nun 15.maddesi uyarınca “iptal davası açılması ,kendiliğinden hakem kararının icrasını durdurur.Ancak geçici hukuki korunma taleplerinden olan ihtiyati haciz kararı verilmesi hakem kararının icrası anlamına gelmediği,ihtiyati haciz kararı bir icra takip işlemi olmadığından sunulan diğer belgeler ile birlikte İİK 258/1 maddesinde yazılı olduğu üzere alacağın varlığı hususunda mahkemeye ” kafi kanaat verici belgeler” mevcut olduğundan ihtiyati hacze itirazın reddine karar veren mahkemenin takdirinde isabetsizlik bulunmadığı hakem yargılamasında itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğine yönelik itirazın;ancak iptal davasında incelenebilecek bir husus olduğu gözönüne alınarak muteriz borçlu şirketin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Muteriz vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Muteriz tarafından yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/07/2018