Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1037 E. 2019/29 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1037
KARAR NO : 2019/29
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/02/2018 (Ara Karar)
NUMARASI : 2018/165 Esas
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/01/2019
İlk derece mahkemesince verilen 23/02/2018 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA : Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirketi %40, davalının ise %60 hissedarı olarak kurduklarını, daha önce evli olup bilahare boşandıkları, şirketin tüm harcamalarının müvekkili tarafından yapıldığını, ancak bir süre sonra şirketle ilgili bilgi verilmediği, herhangi bir ödeme yapılmadığı, koyduğu sermayeye karşı ödeme alamadığı ve şirketle fiilen irtibatının engellendiğini, şirketin zarar ettiği, rezervasyonların iptal edildiğinin belirtildiği, oysa işlemlerin sürekli çalışılan otellerle değil, başka otellerle yapılan rezervasyon sonucu sıkıntının olduğu, şirketin kötü yönetildiği, ortaklara zarar verme amacının güdüldüğü, bu nedenle davalı şirket yöneticilerinin yetkilerinin askıya alınarak, şirkete tedbiren kayyım atanması talebinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili, açılan davanın haksız olduğu, şirket işleyişi içinde davacının uyumsuz tavırları ve ortaklık hukukuna aykırı davranışları üzerine kendisine ihtar keşide edildiğini, şirketin kuruluşunda vadettiği hiçbir edimi yerine getirmediğini, uygunsuz davranışları ile huzursuzluk yarattığı, şirketin faaliyetini yerine getirmeyince baskı ile para talep ettiğini, iddialarının asılsız olup, davanın ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :Mahkemece davacının ihtiyati tedbir istemi üzerine yapılan değerlendirme ile HMK 390 maddesine göre ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için talepte bulunanın “davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, davacının hiçbir delil sunmadığı, iddialarının yaklaşık olarak ispatlandığı sonucuna ulaşılamayacağından talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Verilen ret kararı davacı tarafından istinaf edilmiş olup, istinafı ile yönetici olan davalı eski eşinin, yine yönetici olarak kendilerine bilgi vermediği, şirkete almadığı, şirketin kasıtlı olarak zarara uğratıldığını, kayyım atanması gerektiği, atanmaması halinde zarara uğrayacağı ve ileride telafisi mümkün olmayan zararların meydana gelmesine neden olunacağı, bu nedenle ret kararının kaldırılarak, talepleri doğrultusunda tedbirin kabulüne karar verilmesi istenmiştir.
GEREKÇE :Dava limited şirket müdürünün haklı sebeple görevden alınması ve şirkete kayyım atanmasına ilişkindir. Dava henüz ön inceleme aşamasındadır.
6100 sayılı HMK’nın 389/1. Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. 390/3. maddesine göre de:İhtiyati tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
İstinafa konu uyuşmazlık mevcut delillerle ihtiyati tedbir kararı verilme koşullarının oluşup oluşmadığı, talebe dayanak olarak dosyaya sunulan delillerin yaklaşık ispat koşuluna uygun olup olmadığı noktasındadır.
Davacı tarafın verilmesini istediği geçici hukuki korunma talebine ilişkin sunduğu belgelerden 6100 sayılı HMK’nın 390/3. Maddesi bağlamında davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etme koşulunun gerçekleşmediği, kötü yönetimin varlığı iddiası nedeniyle yargılamanın sürdüğü; yargılamayı gerektiren isteme ilişkin olarak salt talep ile istenen kararın verilemeyeceği ve bu anlamda ilk derece mahkemesinin delilleri değerlendirmesinin ve takdir hakkının dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince verilen red kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olup ,mahkemenin sunulan bilgi ve belgeler somut delil kabul edilip haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uymaması nedeniyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 44,40- TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL istinaf harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine .
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/01/2019