Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2018/1006 E. 2018/826 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1006
KARAR NO : 2018/826
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2018 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2018/24 Esas
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/06/2018
İlk derece mahkemesince verilen 16/02/2018 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN:Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili şirketin paydaşı ve yetkilisi olan … ile davalı şirketin tek pay sahibi ve yetkilisi olan davalı … ile …’ın davalı şirketin % 50 ortağı olması ve şirketin faaliyet gösterdiği taşınmazın % 50 sinin ….’a devri konusunda anlaşma yapıldığını, bu anlaşma doğrultusunda müvekkili … tarafından davalı tarafa 1.171.364,68 ödeme yapıldığını, ödemenin davalı şirketin ticari defterlerinden sabit olduğunu, ancak geçen süreç zarfında davalılar tarafından müvekkilin yetkilisi pay sahibi ….’a anlaşma uyarınca verilmesi gereken payın verilmediğini, …’ın davalı şirketin ortağı olması için hiçbir işleminde yapılmadığını, müvekkili şirket tarafından ödenen bedelden davalı şirketin tüzel kişiliğini kendi şahsi amaçları için perde olarak kötüye kullanan, … ile organik bağ içerisinde bulunup,…’nın kurumsal kimliğini kötüye kullanan, …’nın mal varlığını kendi mal varlığına karıştıran …’ın mevcut borçtan davalı şirket ile birlikte sorumlu olduğunu bildirerek bu paranın iadesi için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini ve alacak yönünden tedbiren ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi, davanın, yerine getirilmeyen protokol uyarınca ödendiği iddia edilen bedelin iadesi için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğunu, İİK’nun 67 ve devamı maddelerine dayandığını, İİK’nun 257. Maddesinde ” rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yerinde veya üçüncü şahsa olan taşınır veya taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir… ” hükmünün yer aldığını, dava konusu uyuşmazlığın davacının iddiası doğrultusunda davalıdan talep edebileceği bir alacak bulunup bulunmadığı varsa miktarına ilişkin olduğunu, henüz varlığı ve miktarı ispata muhtaç alacak için İİK’nun 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğinden yasal koşulları oluşmayan ihtiyati haciz isteminin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili İstanbul C.Savcılığının 2017/76265 sor. nolu dosyasında alınan rapora göre borçlunun kendi elinden sadır olan defterlere göre borçlu olduğunu, davalı …’ın … şirketinin %100 paya sahip tek ortağı ve yetkilisi olduğunu …’ın ise Kariyer şirketinin paydaşı ve yetkilisi olduğunu, davalı …’nın Sultanbeyli ilçesi … parsel üzerinde kurulu fabrika binasında faaliyet gösterdiğini, Kariyer’in yetkilisi … ile davalılardan … arasında bir anlaşma akdedildiğini, anlaşmaya göre …’ın … şirketinin %50 ortağı olması ve …’nın faaliyet gösterdiği taşınmazın 1.074,16 m2 sinin devri konusunda anlaşma yapıldığını müvekkilinin bu anlaşmaya istinaden 1.171.364,68-TL ödeme yaptığını anlaşmanın gereğinin yerine getirilmediğini davalının almış olduğu parayı da ödemediğini, belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz isteminin kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE: Uyuşmazlık, davalı … ile Kariyer şirketinin yetkilisi … arasında yapılan anlaşma gereğince davacı şirket yetkilisi C… tarafından davalılara ödendiği belirtilen ancak anlaşmanın gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle bedelsiz kaldığı iddia edilen bedelin icra takibi yolu ile tahsili istemine ilişkin davada ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı …’ın … şirketinin %100 paya sahip tek ortağı ve yetkilisi olduğunu …’ın ise Kariyer şirketinin paydaşı ve yetkilisi olduğunu, davalı …nın Sultanbeyli İlçesi …. parsel üzerinde kurulu fabrika binasında faaliyet gösterdiğini, Kariyer’in yetkilisi ….n ile davalılardan … arasında bir anlaşma akdedildiğini, anlaşmaya göre …’ın… şirketinin %50 ortağı olması ve …’nın faaliyet gösterdiği taşınmazın 1.074,16 m2 sinin devri konusunda anlaşma yapıldığını müvekkilinin bu anlaşmaya istinaden 1.171.364,68-TL ödeme yaptığını anlaşmanın gereğinin yerine getirilmediğini davalının almış olduğu parayı da ödemediğini, bunun İstanbul C.Savcılığının 2017/76265 sor. nolu dosyasında alınan raporla sabit olduğunu iddia etmekte bu hususta ihtiyati haciz talep etmektedir.
İhtiyati haciz şartları İİK 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçluya ait olmakla birlikte borçlunun elinde bulunan veya 3. kişinin üzerinde bulunan taşınır ve taşınmaz mallar ile hak ve alacakları haczettirebileceği belirtilmektedir. Somut olayda davacı şirket tarafından dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan Toplantı tutanağı başlıklı 07.06.2016 tarihli belge,İstanbul Anadolu C.Savcılığının 2017/76265 soruşturma nolu dosyasında alındığı belirtilen bilirkişi raporu İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü evrakları ve tüm dosya kapsamına göre, ibraz edilen belgeler İİK 257 vd. maddelerinde ihtiyati haciz verilebilmesi için kafi kanaat verecekn belgelerden olmadığı gibi davanın geldiği aşama itibariyle delillerin henüz yeterince toplanmamış olması alacağın varlığı ve miktarının yapılacak yargılama neticesinde toplanacak deliller ve alınacak bilirkişi raporu ile ortaya çıkacağı göz önüne alındığında ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı-alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsup edilmesine başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/06/2018