Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/816 E. 2018/514 K. 03.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/816
KARAR NO : 2018/514
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2017
NUMARASI : 2015/1181 E.- 2017/439 K.
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 03/05/2018 (02/06/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, taraflar arasındaki ilişki gereğince, davalıya iki adet fatura kesildiğini, bir faturanın Hırvatistan-Adapazarı navlun bedeli, diğer faturanın ise Slovenya-Gebze navlun bedeli olduğunu, bu faturaların ikisinin de 30/09/2015 tarihli seri numaralarının ise 17338 ve 17339 olduğunu, 17338 seri numaralı faturanın miktarının 5.312,32-TL, 17339 seri numaralı faturanın miktarının ise 5.483,68-TL olduğu, iki faturanın toplam miktarının 10.796 TL olduğunu, İstanbul ….İcra Müdürlüğünün 2015/33076 E.sayılı takibe davalının haksız olarak davalının takipte borcun aslına ve tüm fer’ilerine itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatın mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacıya ait araçların müvekkil firmanın taşıma işlemini yaparken takograf cezasına maruz kalmasının müvekkilin sorumluluğunu doğurmayacağını, davacının vermiş olduğu taşıma hizmetinin karşılığı olan tüm fatura bedellerinin ödendiğini, davacının iddia ettiği gibi 17338 ve 17339 seri numaralı taşıma hizmetine karşılık olan bedellerin tümünün davacıya ödendiğini, haksız ve mesnetsiz olarak düzenlenen ve içerik olarak takograf cezası olduğu belirtilen fatura bedellerinin cari hesaptan mahsup edildiği vakit davacıya fazladan 4.023,44 -TL ödendiğini belirterek, davanın reddine, ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacı tarafça takibe ve davaya dayanak gösterilmeyen 17251 ve 17280 seri numaralı faturaların davalı tarafa tebliğ edilmedikleri gibi davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı da olmadıkları, 17251 seri numaralı faturanın takograf cezasına ilişkin olduğuna dair açıklama içerdiği, 17280 seri numaralı faturanın ise herhangi bir açıklama içermediği, taraflar arasında her iki faturanın da davacı tarafından gerçekleştirilen alt taşıma sırasında kesilen takograf cezalarına ilişkin olduğu hususunda ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın takograf cezalarının taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalının sorumluluğunda olup olmadığı hususunda ortaya çıktığı, davacının 31/10/2016 havale tarihli kök bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde, HMK’nun 140/5 fıkrası uyarınca verilen iki haftalık kesin süreden sonra bir takım e-mail yazışmaları sunduğu, davalı yanca süresinden sonra sunulan bu delillere muavafakat edilmediği, sonradan sunulan e-mail yazışmalarının HMK’nun 145 maddesi kapsamında da değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ve delil olarak nazara alınamayacakları, yazışma içeriklerinden taraflar arasında alt taşıma sırasında kesilecek takograf cezalarının davalı yanca karşılanacağına yönelik bir anlaşmanın varlığının da anlaşılamadığı, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kök raporda lojistik ve taşımacılık uzmanı sektör bilirkişisi tarafından, sektör uygulama ve teamüllerine göre uluslararası ve ulusal yol güzergahlarında araç sürücüsünün taşıma esnasındaki hata ve kusurlarından kaynaklanan ve denetimler sırasında düzenlenen cezaların aracın bağlı bulunduğu şirketin sorumluluğunda olduğunun belirtildiği, taraflar arasındaki ticari ilişkide takograf cezalarının davalı yanca üstlenileceği yönünde öteden beri devam eden bir anlaşmayı gösterir bir bilgi ve belgeye de rastlanılmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle davanın ve yasal koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, davalı tarafça sunulan ticari defterlerin delil niteliğine haiz olmadığını, yerel mahkemenin bu hususa değinmemiş olmasının, delillerin değerlendirilmesinde hataya düştüğünü, itirazlar değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmesinin hukuka ve kanuna aykırı olup bozulması gerektiğini,hükmün kaldırılarak İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Taraflar arasında ki ilişki de takograf cezasına ait iki fatura haricinde diğer faturaların ve ödemelerin her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu anlaşılmaktadır. Yapılan bilirkişi incelemesinde sektör bilirkişisi de trafik cezasının aracın işleticisine ait olduğu ,sektörde ki teamülün de bu şekilde olduğu yönünde kanaat belirtmiştir.Davacı cezaların davalı tarafça onaylandığı yolunda e-mail yazışmalarının varlığını ileri sürmekte ise de takograf cezalarının davalı tarafça üstlenildiğine dair yazılı sözleşme bulunmamaktadır.Bu sebeble aleyhe bir sözleşme hükmü olmadığından davacının yükümlülüğünde olan trafik cezasını davalı taşıtana yansıtamayacağı açıktır.
Davacı tarafın daha sonra, takograf cezasına dair 08/09/2015 tarih ve 17251 nolu fatura ile (3.891,37 TL) 14/09/2015 tarih ve 17280 nolu fatura (4.988,55 TL) iki adet fatura daha düzenlediği ve bunları kendi defterlerine kaydettiği fakat, bu faturaların davalı defterlerine kayıtlı olmadığı esasen bu faturaların takibe konulan faturalar olmadığı,ihtilaflı faturalar çıkarıldığında hesap bakiyesinin davalı aleyhine sonuç vermediği anlaşılmaktadır.
Davacının davalıdan olan ve ticari defterlerinde var olan alacağının dava ve takip konusu faturalardan kaynaklanmadığı, takip ve dava konusu faturalardan dolayı davacının alacaklı olmadığı ,borcun dayanağı iki faturanın kargo ile gönderildiği ileri sürülmüş ise de kargo içeriğinin fatura olduğuna dair bir belirleme olmadığından davalının bu faturaları tebliğ alarak itiraz etmediği de kabul edilemediğinden hükme yönelik olarak ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90- TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 31,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50- TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere HMK.’nun 362.a maddesi uyarınca oy birliği ile karar verildi.03/05/2018