Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/771 E. 2018/457 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/771
KARAR NO : 2018/457
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/06/2017
NUMARASI : 2015/31 E.-2017/496 K.
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/04/2018 ( 24/05/2018 yazım tarihli)
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, davalı banka Ataköy Şubesinde müvekkiline ait emekli maaş hesabında 13.8.2014 tarihinde bazı usulsüz işlemler yapıldığı ve vadeli hesaplardaki ve döviz hesaplarındaki mevduatlarının başka hesaba aktarılarak, buradan da 22.200- TL. nın… adlı tanınmayan kişinin.. Bankası A Ş. nezdindeki hesabına aktarıldığını öğrendiğini, yapılan işlemlerin müvekkilinin irade ve bilgisi dışında usulsüz şekilde yapıldığını, müvekkilinin hesabından usulsüz yöntemlerle çekilen 22.200- TL. nın 13.08.2014 tarihinden itibaren avans faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkili bankanın işlem cihazlarının güvenliğinden sorumlu tutulamayacağını, bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, söz konusu olayda müvekkil Bankanın sistemlerine her hangi bir saldırı tespit edilmediğini, davacı …’nun şifre, parola bilgilerinin başkalarının eline geçmesinde Bankanın her hangi bir kusuru veya sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, bankanın güven müessesi olduğu, sorumluluğunun sınırsız ve kusursuz olup, internet yoluyla işlenen suçlar yönünden de aynı şekilde kusursuz sorumlu olduğu, davacının hesabından iradesi dışında başka hesaplara aktarılan paradan dolayı bankanın ağır kusurlu olup 3. şahsın yaptığı dolandırıcılık zararına da sorumlulara rücu hali saklı kalmak kaydıyla katlanmasının gerektiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; bankanın işlem cihazlarının güvenliğinden sorumlu tutulamayacağını, bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkili banka müşterilerinin internet bankacılığı hizmetinden yararlanırken imzaladıkları elektronik bankacılık sözleşmesi ile bazı yükümlülükleri taahhüt ettiğini, dava dosyasına sunulan bilirkişi raporunun eksik, hatalı ve karar vermeye yeterli olmadığını, ayrıntılı tarafların kusur oranlarını gösteren bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin istenmesine rağmen mahkemenin taleplerini dikkate almayarak karar tesis ettiğini belirterek istinaf incelemesi yapılarak kararın kaldırılmasını ve esas hakkında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davada uyuşmazlık konusu, davacı ile davalı banka arasındaki mevduat sözleşmesi kapsamında davalıya tevdi edilen mevduatın bir kısmının, internet bankacılığı ile davacının bilgisi ve rızası dışında davada ihbar olunan Armağan Kaçmaz’a transfer edilmesinde davalı bankanın sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumluluğunun kapsamıdır.
İnternet aracılığı ile sunulan bankacılık hizmeti, bankanın sorumluluğu ve hakimiyet alanındadır. Davacının sorumluluk alanı ise internet bankacılığına girme konusunda sahip olduğu müşteri bilgileri ile, kendisine verilen şifre ve parolaları üçüncü şahıslara bildirmemek ve güvenli bilgisayar-internet ortamında işlemini gerçekleştirmektir.Dava konusu olayda davacının sorumluluk alanındaki hususlara yönelik bir kasıt ve ihmali olduğu yönünde ispat vasıtası bulunmamaktadır.
Bankalar 5411 sayılı Bankacılık Kanunu hükümleri kapsamında özel izin ve donanım ile faaliyet gösteren müesseselerdir. Mevduat sahibine ait interaktif bankacılık alanında kötü niyetli üçüncü kişilerin işlem yapması, bankadan kaynaklanan nedenlerle gerçekleşecek olursa, bu işlemlerin sorumluluğu da bankanındır. Mevduat işlemlerinin internet ortamında yapılabilmesi için, banka tarafından bu amaca dönük bir sistem kurulması gerekir. Banka, bu sistemin güvenli bir şekilde işlemesini sağlamalı ve üçüncü kişilerin müdahalesine engel olmalıdır. Sistem güvenliğinin aşılmasından kaynaklanan zararların sorumluluğu, bankaya aittir. Davacı ile davalı arasında bankacılık sözleşmesi kapsamında davalı banka davacının hesabını güvenli korumak zorundadır. Davacı her ne kadar hesabına izinsiz erişimi önleme hususunda hassas davranmak zorunda ise de objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı bankanın hafif kusurlarından dahi sorumlu olduğu ve davacının bilgi ve rızası dışında transfer edilen parasını ödemekle yükümlü olduğu kabul edilmek durumundadır. Ceza davası davalı bankanın işlemi (haksız fiili) yapan kimseye rücuunu ilgilendirmektedir.
Dava konusu olayla ilgili ceza hukuku yönünden sorumlu oldukları kabul edilen ve davada ihbar edilen şahıslar hakkında bilişim sistemlerinin kullanılması yoluyla (nitelikli) hırsızlık suçundan kamu davası açıldığı ve davanın Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/503 sayılı dosyasında yürütüldüğü, davacının hesabından usulsüz para transferinin sabit olduğu,ceza davasının sonucunun, davalı bankanın eylemi bizzat gerçekleştirenlere rücuuna dayanak teşkil edebileceği kabul edilmelidir. Sonuç olarak davaya yol açan ve davacı ile davalı arasındaki bankacılık sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya tevdi edilen mevduata yönelik olarak davalı bunu muhafaza etmede hafif kusurlarından bile sorumlu olmasına rağmen, davacıya kusur izafe edilemeyecek bir şekilde üçüncü şahıslarca davacının hesabına internet bankacılığı yoluyla girilerek davacının davalıya tevdi ettiği paranın bir kısmının üçüncü şahıslara transfer edildiği, davalı bankanın bu usülsüzlükleri öngörecek ve engelleyecek tarzda bir sistem güvenliği geliştirmediği-geliştiremediği, böylelikle davacının zararının oluşmasına yol açtığı, bu durumda davanın kabulüne ilişkin hükme yönelik ileri sürülen istinaf sebeblerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına.
İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nun 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/04/2018