Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/674 E. 2018/13 K. 11.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/674
KARAR NO : 2018/13

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/05/2017
NUMARASI : 2016/923 Esas 2017/528 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 11/01/2018

Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı kendi adına işletmekte olduğu … firması olarak 2014 yılı Temmuz ayından 16/02/2016 tarihine kadar, ….. Marketler Zincirinin Marmara Bölgesinde dağıtım işini yapmakta olan davalı şirket adına alt taşeron olarak kendi aracıyla dağıtım işi yaptığını, Yapılan işin karşılığında araç kirası ve yapılan dağıtım miktarı üzerinden prim almak şeklinde anlaştıklarını, davalının Eylül 2015 tarihine kadar olan hakedişleri gecikmeli de olsa ödediğini ancak bu tarihten sonra ödemede bulunmadığını, davacının 16/02/2016 tarihine kadar hizmet ifa ettiğini,hak edişlerini alamadığını, toplam hak ediş tutarının 31/10/2015 tarihinde 3.909,48-TL, 30/11/2015 tarihinde 5.789,75-TL, 31/12/2015 tarihinde 4.877,75-TL, 29/02/2016 tarihinde 8.103,04-TL yi hak ettiğini bu hak edişlerin ödenmesi için davalı şirket müdürü olan …’ın el yazısı ile belge imzalayıp verdiğini, ödeme yapılmaması üzerine Taşova İcra Müdürlüğünün 2016/215 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı ,davalının icra dairesinin yetkisine, borca ve sözleşmedeki imzaya itirazı üzerine takibin durduğu , 22.680- TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davayı kabul etmediklerini, taraflar arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, sözleşmedeki imzayı kabul etmediklerini ayrıca borçların davacıya ödeneceğine ilişkin şirket adına kendi el yazısı ile muhasebecilerinin belge verdiğine ilişkin beyanı da kabul etmediklerini, muhasebecinin şirketi temsile yetkili olmadığını, davacıya herhangi bir borçlarının olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk Derece Mahkemesi alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamın göre her iki şirket kayıtlarının birbirini teyit ettiği bu kayıtlara göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 21.689-TL alacaklı olduğunu bu bedel üzerinden davanın kısmen kabulü gerektiğini ve bu bedele Taşova İcra Müdürlüğünün 2016/2115 E dosyasındaki takip tarihi olan 26.4.2016 tarihinden itibaren avans faizi yürütülerek davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili davacının dayanak belgeleri faturaları icra müdürlüğüne teslim etmediğini,faturaları hangi hizmet karşılığı düzenlediğini açıklayamadığını ,faturaya süresinde itiraz edilmemesinin ,faturanın içeriğinin kesinleşmesi anlamına gelmediğini , alacak, faiz, faiz oranı yönünden itirazlarının raporda karşılanmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı tarafça başlatılan icra takibininin itiraza uğraması üzerine ,davacı alacağın tahsili için elde ki davayı açmış olup ,icra takibinde fatura sunulmaması savunmasının icra takibine dayalı itirazın iptali davası açılmadığından bu davada incelenmesi gerekmez.Davacı alacağını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür.Elde ki dava da İlk Derece Mahkemesince HMK 222.madde uyarınca ticari defter ve kayıtlarda inceleme arakararı verilmiş , davacının kayıtlarında aylık olarak düzenlenen 101.283,48-TL toplam bedelli 10 adet fatura düzenlendiği ,davacının düzenlediği tüm faturaların davalının kayıtlarında mevcut olduğu ,buna göre davacının düzenlediği faturaları davalının tebliğ alarak ticari defter ve kayıtlarına işlediği ,davacı tarafından düzenlenen son fatura tarihinin 30.4.2015 tarihi olduğu davalının ilişki bittikten sonra da kısmi ödemelerde bulunduğu ve ilişki süresince de kısmi öödemelerin devam ettiği ,bu nedenle sözleşmede ki imzanın inkarının sonuca etkisi bulunmadığı, davalının ticari defter ve kayıtlarının kanuna uygun şekilde tutulduğu ve ilişkinin sonlandığı tarih itibariyle ve dava tarihi itibariyle davalı kayıtlarında alacaklıya 21.689,28-TL borçlu durumda olduğu bilirkişi raporu ile tesbit edilmiş olup ,mahkemece davalı şirketin kayıtlarında mevcut olan tutarın tahsiline karar verilmiştir.
Ticari defterlerde ki kayıtların sahibi aleyhine delil olacağı HMK 222 gereğidir.Davalı ticari defterlerine itirazsız kaydettiği fatura bedellerini ilişkin borçlarını ödediği yolunda bir delil ileri sürmemiş ,takipte bulunan eksiklikleri ileri sürerek ,sözleşmede ki imzaları inkar etmek suretiyle savunma yapmış olduğu, davalı tacir olup borçları TTK 3.gereği ticari olduğundan 3095 sayılı kanun 2.maddesi gereği avans faizi oranında temerrüt faizi işletileceği, takipten evvel temerrüt faizi talebi olmadığı gibi mahkemece de takip tarihi esas alınarak temerrüt faizine hükmedildiği anlaşılmakla davalı vekilinin hükme yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmemiş başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 1.481,58 TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 370,50- TL harcın mahsubu ile bakiye 1.111,08 -TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/01/2018