Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/641 E. 2018/119 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/641
KARAR NO : 2018/119
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2017
NUMARASI : 2015/848 Esas 2017/277 Karar
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/02/2018
Taraflar arasında görülen dava neticesinde davanın kabulune ilişkin verilen hükmün davalı şirket ve … vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde; bankanın Topçular Şubesi kredi müşterisi olan davalılardan … Ltd. Şti. lehine diğer davalılar … ve …’ın müteselsilen GKS sözleşmesine kefil olduklarını, borçluya çek karnesi verildiğini, borçların ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edilerek karşı tarafa tebliğ edildiğini belirterek gayri nakdi çek hesabından kaynaklı toplam 9.600- TL gayri nakdi alacağın depo edilmesiyle dava sürerken çek yapraklarının ibraz edilerek tazmini halinde bu tutarların temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıların usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya karşı cevap vermedikleri HMk 128 gereği davayı inkar ettikleri varsayılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi, davalı bankanın çek taahhüt kredileri dahil risk ve alacakları için rehin ve hapis hakkının bulunduğu, bunları bloke etmeye veya bloke bir hesaba almaya yetkisinin olduğunun düzenlendiği sözleşme davalı müşterek borçlu müteselsil kefiller tarafından imzalandığı,kredi sözleşmesi uyarınca her çek yaprağı başına bankanın ödemekle sorumlu bulunduğu bedelin depo edilmesinden davalı kefillerin de yükümlü olduklarının kabulü gerektiğini, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/18300 Esas 2015/2934 Karar sayılı 04/03/2015 günlü kararı) Bir başka söyleyişle, sözleşmede kefillerin gayrinakdi kredilere ilişkin bedelin hesaba nakden depo edilmesinden sorumlu tutulacağına dair ayrıca ve açıkça bir sözleşme hükmü bulunmasa dahi TBK’nın 582. maddesi uyarınca müşterek ve müteselsil kefilliğin GKS’den doğacak her neviden alacağı kapsadığını 6 adet çek sorumluluk bedellerinin bankaca hamiline ödendiğini, bu bedelin davalı borçlu ve kefillerden ödeme tarihinden itibaren yürütülecek faizi ile birlikte tahsili gerektiğini yine 2 adet asgari tutarı ödenmeyen karşılıksız çıkan çek nedeniyle bankanın riski bulunduğundan bu bedellerinde depo edilmesinin gerektiği belirtilerek davanın kabulüne karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı şirket ve … vekili, bilirkişi raporlarının teknik değerlendirmeden yoksun olduğunu, davacının aynı konu ile ilgili aynı tarihlerde Eyüp Noterliğinden iki ayrı ihtarname gönderdiklerini, aynı konuda iki ihtarın gönderilmesinin hukuka aykırı olduğunu, …’in çek karnesi ile ilgili bir kefaletinin bulunmadığını bu konuda alınmış bir eş rızası da olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE: İstinafa konu hüküm , davacı banka ile davalı şirket arasında akdedilen ve diğer davalının müşterek ve müteselsil kefil olduğu Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı şirkete verilen çek yaprakları nedeniyle bedelin hamiline bankaca ödenmesi ve karşılıksız kalan çek yaprakları yönünden bankanın riski bulunması iddiası ile açılan alacak istemine ilişkindir.
Somut olayda; 12/01/2016 tarihinde … numaralı çek için 1.200- TL, … numaralı çek için 1.200- TL, … numaralı çek için 1.200 TL, … numaralı çek için 1.200 TL ; 07/04/2016 tarihinde .. numaralı çek için 1.200- TL , .. numaralı çek için 1.200-TL asgari sorumluluk tutarlarının yetkili hamiline bankaca ödendiği, -.. seri numaralı çeklerin karşılıksız çıktığı bu çekler yönünden bankanın riski bulunduğu, davalı asıl borçlu şirket ve müteselsil kefili davalıların 500.000-TL bedelli genel kredi sözleşmesini imzaladıkları,keza yine karşılıksız kalan çeklerinde bankanın riski bulunması nedeniyle asgari sorumluluk tutarlarının depo edilmesi gerektiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Sözleşmenin 21. maddesine göre, sözleşmede imzası bulunan kefillerin her ne sebepten doğmuş olursa olsun bankaya karşı tüm borçlardan asıl borçlu ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağının düzenlendiği, somut olayda davacı bankanın sözleşmeye göre, çek taahhüt kredileri dahil risk ve alacakları için rehin ve hapis hakkının bulunduğu bunları bloke etmeye veya bloke bir hesaba almaya yetkisinin olduğu, anlaşıldığından bedeli ödenen 6 adet çek yönünden ödeme tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline iki adet çek yönünden çeklerin asgari sorumluluk tutarı olan 2.400-TL gayri nakdi alacağın depo edilmesine ilişkin kararında bir isabetsizlik bulunmamakla yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı ….ve Tic.Ltd.Şti. ve … vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 655,77 TL harçtan davalı tarafından peşin yatırılan 94,20- TL harcın mahsubu ile bakiye 561,57- TL’nin davalı …. Tic.Ltd.Şti. ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
İstinaf yoluna başvuran davalılar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 33,-TL posta masrafının davalı … ..Ltd.Şti. ve …’den alınarak davacıya ödenmesine,
Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362.a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/02/2018