Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/614 E. 2018/198 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/614
KARAR NO : 2018/198
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/04/2017
NUMARASI : 2009/805 Esas 2017/509 Karar
DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/03/2018
Davanın kabulune ilişkin hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili, davalı bankanın müşterisi olan .. A.Ş’den muhtelif tutarlarda 26 adet çek aldığını, çeklerin süresi içinde muhatap bankaya ibraz edildiğini, karşılığının bulunmadığını, bankanın ödemekle yükümlü olduğu tutarın da ödenmediğini, ibraz edilen çeklerle ilgili yasal işlem yapılmadığını ve “karşılıksız şerhi” de verilmediğini, banka tarafından ödeme yapılmaması üzerine Şişli..cra Dairesinin… Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın kaldırılması için Şişli…. İcra Mahkemesi’nin…. Esas sayılı dosyasıyla dava açtıklarını taleplerinin reddedildiğini, borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, ödeme emrine itirazın 07/03/2008 tarihinde yapıldığını, İİK 67. Maddesi gereğince itirazın iptali davasının itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde açılmasının gerektiğini, davacı tarafından 28/08/2008 tarihinde Şişli 3. İcra Hukuk Mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açıldığını, söz konusu davanın 20/10/2009 tarihinde reddedildiğini, kararın davacı tarafından temyiz edildiğini, ödeme emrinde alacağın sebebinin kanuni karşılık tutarı belirtildiğini, davacının çeklere ilişkin talebi ile ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığına suç ihbarında bulunulduğunu, keşide edilen 26 adet hamiline yazılı çekin 29/01/2008 tarihinde ibraz edildiğini, ticari ilişkiden kaynaklanmadığı ve 3167 sayılı kanunun 10. Maddesindeki banka sorumluluk tutarı olan çek yaprağı başına 435-YTL ‘yi tahsil amacıyla düzenlendiği keşideci firmanın uzun süre önce faaliyetlerini durdurup kaybolması hususları ile birlikte değerlendirildiğinde, firma çeklerinin kötü niyetli 3. kişiler tarafından ele geçirilerek, banka sorumluluk tutarını tahsil amacıyla keşide edilmeleri sebebiyle banka tarafından işlem yapılmadığını, davanın reddi ile, kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, çeklerin sahte olmadığı, davalı banka tarafından keşideciye teslim edildiği, Bakırköy 12.Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/79 Esas sayılı dosyasında şirket yetkilisinin ticari ilişkiyi ve çekleri kabul ettiği şirket yetkilileri hakkında beraat karaı verildiği bankanın sorumluluk tutarını ödemek zorunda olduğu kabul edilerek, İst.l ..İcra Dairesinin (Eski Şişli ..İcra) … esas sayılı dosyasında tirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili, davacı tarafından 28/08/2008 tarihinde Şişli 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2008/626 sayılı dosyası ile itirazın kaldırılması davası açıldığını, davacının bu tarih itibariyle itirazı tebliğ almış sayılacağı, İİK’nun 67.maddesi gereğince itirazın iptali davasının itirazın öğrenilmesinden sonra 1 yıl içerisinde açılması gerektiği 1 yıllık hak düşürücü süredenn sonra açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, itirazın iptaline ilişkin olup;Davacı Şişli .. İcra Md. Nün … sayılı dosyasında 27/02/2008 tarihinde ilamsız takip yapmış, davalının 7 Mart 2008 tarihli itirazı ile takip durmuştur. Davacının itirazın kaldırılması talepli Şişli 3.İcra Mahkemesinin 2008/626 E sayılı dosyasında 28/08/2008 tarihinde dava açtığı, Mahkemenin 20/10/2009 tarih ve 2009/1246 karar sayılı kararı ile itirazın kaldırılması talebi, davacı-alacaklının İİK 68. Maddesinde yazılı belgelere dayalı olmaması nedeniyle reddedildiği ,istinaf incelemesine konu karara ilişkin ,eldeki dava ise 04/11/2009 tarihinde açılmıştır.
İtirazın iptali davası İİK 67/1. Maddede öngörüldüğü şekilde itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılması, davanın görülebilmesi için HMK 114/2 de belirtildiği şekilde bir dava şartı olup bu süre hak düşürücü niteliktedir.
Dava şartları HMK’nın 115. Maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen nazara alınırlar. HMK’nın 355/1-2. Cümle uyarınca da bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. İtirazın alacaklıya tebliğine ilişkin bir belge olmamakla birlikte davacıya itirazın en geç itirazın kaldırılması davasının açıldığı tarih itibariyle tebliğ edilmiş sayılması gerekmektedir. Davacı itirazın kaldırılması davası açtığına göre itirazı öğrenmiş-tebliğ almış sayılmalıdır. İtirazın kaldırılması davası elde ki davanya ilişkin süreyi kesmez. İtirazın iptali davası 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı için davanın görülebilmesi için HMK114/2 kapsamında gerekli dava şartı gerçekleşmemiştir. Davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı değerlendirilmeden davanın esasına girilmesi hukuka aykırı olduğundan davanın kabulune ilişkin hüküm kaldırılarak dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE;İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/04/2017 tarihli 2009/805 Esas 2017/509 Karar sayılı hükmünün HMK’nun 353-1-a-4 maddesi gereğince KALDIRILMASINA;
“Davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
Koşulları olmadığından davalı yararına kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına, “
İlk derece yargılamasına ilişkin olarak ;
“Alınması gereken 35,90- TL karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 152,30-TL harçtan mahsubu ile fazla olan 116,30- TL’nin davacıya iadesine,
Davalı vekili için takdir olunan A.A.Ü.T gereğince 2.180-TL vekalet ücreti ile 65-TL yargı giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, “
İstinafa başvuran davalı tarafından yatırılan 223,95-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/03/2018